Avrupa Birliği (AB) Bakanlığı'na atanan HDP Milletvekili Ali Haydar Konca, Avrupa'dan gelen oylarla son anda milletvekili seçilmesi nedeniyle AB Bakanı yapılmasının kendisi için anlamlı olduğunu belirterek, parti ilkelerinden ödün vermeden programlarına bağlı olarak öncelikle ellerin tetikten çekilmesi ve akan kanın durması için çalışacaklarını söyledi.

Namık Durukan'ın Milliyet'teki haberinde, geçmişte partisinin Türkiye'yi Avrupa'ya şikayet ettiği iddialarna da yanıt veren Konca, "Demokratik bir ülkede aksaklıkların dile getirilmesi ve yansıtılması asla şikayet değildir" dedi. Kalkınma Bakanlığı'na atanan Müslüm Doğan ise bölgeler arasındaki ekonomik uyumsuzluğu gidermek için çaba göstereceklerini, kalkınma programını parti programı temelinde hayata geçireceklerini söyledi. İki bakan da yeni görevlerini kabine açıklanmadan önce arayan Başbakan Ahmet Davutoğlu'ndan öğrendiklerini ifade etti.
 
Başbakan Davutoğlu'nun açıkladığı yeni kabinede iki önemli bakanlığa atanan Konca ve Doğan, duygularını Milliyet'e aktardı. Avrupa oyları ile Kocaeli'den Milletvekili seçilen AB Bakanı Konca, "Ben Avrupa oyları ile seçildim. Kocaeli emek kenti. Kadirşinas kent takdir ve değer verdi. Sonuçta Avrupadaki yurttaşlarımızın oyları ile seçildim. Denk anlam içeriyor. O anlamda mutlu olduğumu belirtiyorum. Biz makamları tatmış insanlarız. Benim için kabinede yer almak, o koltukta oturmak çok anlamlı değil" dedi. 
Konca, şiddet olaylarının sürdüğü, yeniden ölümlerin başladığı bir dönemde göreve geldiğine dikkat çekerek, birinci önceliğinin akan kanın durmasına katkı sunmak olduğunu söyledi. Konca, şöyle devam etti:
"Şu anlamda katkım olacaksa büyük değer atefederim. Akan kanı durdurmak için çaba göstereceğim. Türkiye'deki 7 Haziran  süreci sonrası çok zorlama sonucu ile varılan noktadır. Keşke o iradeden bir hükümet çıksaydı, çıkmalıydı. Zorlandı bu noktaya gelindi.  Biz parti ilkelerimizden ödün vermeksizin programımıza bağlı olarak öncelikle akan kanın durması, ellerin tetikten çcekilmesi, barış ve huzurun olması için elimizden ne gelirse yaparız. Seçim güvenliği birinci önceliğimizdir. Onun içinde barışın yeniden sağlanması, akan kanın durması, silahların susması birinci şarttır. İnat edeceğiz, çaba göstereceğiz. Bu doğrultuda herkesin elini vicdanına koyması, şiddet sarmalının durması için elimizden geleni yapmamız gerekir. Bu temelde kendi anlayışımıza uygun bir bakanlık icraatı, yönetimi ortaya kaymaya çalışacağız."
 
AB ihlallere karşı seyirci kalmaz

Konca, HDP'nin taipçisi olduğu siyasi partilerin geçmişte Türkiye'yi AB'ye şikayet ettiği, şimdi AB Bakanlığı'nı yönetmeye çalışacakları yönündeki değerlendirmeler için de "Şikayet diye bir şey söz konusu değil. Demokratik bir ülkede aksaklıkların dile getirilmesi, yansıtılması asla şikayet değildir. Artık dünya  bir entegrasyon içerisindedir. İnsan hakları ihlallerinin sınırı ve tartışması yoktur. İhlallere karşı tepkilerin de sınırı yoktur. AB ülkelerinin Türkiye'deki ihlallere ve hukuksuzluklara seyirci kalması söz konusu olamaz. Asıl olan, bizim ülke içerisinde birlikte konuşarak ve tartışarak demokratik yapı içinde sorunlarımızı çözmenin yollarını bulammızdır. Biz eğer konuşabilirsek, yumruklarımızı gevşetebilirsek, kaşlarımızı çatmaktan vazgeçersek çözülmeyecek sorunumuz yoktur. Yeter ki empati yapalım, diyalog içerisinde olalım" diye konuştu. 
 
Parti programımız kalkınmada önemli bilgiler içeriyor

Kalkınma Bakanlığına atanan HDP Milletvekili Müslüm Doğan ise parti programını Türkiye'nin kalkınma programına uygulayacağını söyledi. Doğan, "Partimizin kalkınma porgramı, Türkiye'nin kalkınması için önemli program içeriyor.  kalkınmada parti programımızı yaşama geçirmeye çalışacağız. Kalkınma ve ekonomik anlamda bölgeler arasında uyumsuz gelişmeler var. Bölgesel anlamda uyumsuzluğu gidereceğiz. İki ay içinde elimizden geldiğince sorunları çözmeye çalışacağız. Ülke ekonmisinde elimizden gelen kalkınma programmını parti porgramı temelinde hayata geçirmeye çalışacağız. Bu konuda çok ciddiyiz. İki ay boyunca ülke kaynaklarının homojen bir şekilde dağılımını sağlamaya çalışacağız" dedi.