AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, Kanal 7 ve Ülke TV ortak yayınında gazetecilerin sorularını yanıtladığı programın son bölümünde, Başbakan Davutoğlu'nun eşi Sare Davutoğlu da canlı yayına katılarak, seyircilere sürpriz yaptı. 

Davutoğlu, çocuklarının kendi hayatlarından bazen çok etkilendiklerini, eşinin, kendi yaptığı fedakarlıktan çok daha fazlasını yaptığını söyledi. 

"ANNE BABA OLDUĞUNUZU DA HATIRLAYIN"

Ailesiyle ilgili bir anısını anlatan Davutoğlu, şunları aktardı:

"Kandil gecesiydi. Saat 12 olmuş, kızım Hacer kandil tebriği için bekliyor. Biz de Diyarbakır mitingindeyiz. Erken gelebilmemiz mümkün değil. Bize mesaj attı. Çok dokunaklı bir mesajla ikimizi de tam 12’den, yüreğimizin içinden vurdu. 'Bazen bir Başbakan ya da Başbakan eşi değil de anne baba olduğunuzu hatırlarsanız iyi olur' mesajı verdi. Mehmet biraz daha büyük tabii daha olgun davranıyor ama onun da özlediği, çok beraber olmayı arzuladığı oluyor. Ehliyet aldı. Mesela babasıyla hiç araba kullanmamış olmanın eksikliğini hep hissetti."

"EŞİMİN EN SEVMEDİĞİ HUYUM DAĞINIKLIK"

Davutoğlu, eşi Sare Davutoğlu'na, "Eşinizin en çok hangi huyunu beğenmiyorsunuz?' diye sorulması üzerine, "Ben onun yerine söyleyeyim, dağınıklık. Hiç bunu dışarı yansıtmaz. Bana da yansıtmamıştır ama Sare Hanım ne kadar düzenli ise ben o kadar dağınığımdır" diye konuştu. 

Çocuklarının, bir şey için izin almak istediklerinde, "doğru zamanı" kolladığını belirten Davutoğlu, "Ben her zaman çalışırken izin veririm. Çocuklar da bunu bildiği için annelerinden alamadıkları zaman, beni kolluyorlar. Çalıştığım zaman izin istiyorlar. Ben de 'tamam' diyorum. Sare Hanım ise her şeyi tertipli şekilde, düşünerek yapar. Kadınların en güçlü yanı budur. Sare Hanım'da bunu çok gördüm" değerlendirmesinde bulundu.

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, erkeklerin, birden fazla işi aynı anda yapamadığını anlatarak, "Sare Hanım ve tüm kadınlar bunu yapabiliyor. Doktorluğu, çocuklarla ilgilenmeyi, seçimlerde kampanya sırasında bir Başbakan eşi olmayı başarmasını, hayranlıkla izlediğim bir kompozisyonla yapabiliyor" ifadelerini kullandı.   

"HER BAŞARILI ERKEĞİN YANINDA BİR KADIN VARDIR"

"Her başarılı erkeğin yanında bir kadın vardır" diyen Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Ben 'arkasında' değil de böyle diyorum. Sanki kadınlar böyle arkada kalıyor gibi oluyor. Latife olarak söylüyorum ancak gerçekten öyle. Dün Yalova’dan gelirken, hayatta birbirimize nasıl katkılar yaptığımızı, bunların katkıdan çıkıp, ortak bir serüvene, ortak yaşama dönüştürdüğümüzü konuştu. Sare Hanım olmadığı zaman bir şeyin eksik olduğunu hissediyorum hayatımda. O anda çevrenizde olması bir kere rahatlatıyor. O varsa mesele çözülmüştür. 'Varsa Sare, her şeye çare' diye bazen takılıyorum. Ama Sare Hanım ne kadar yandan da olsa siyasetle ve kampanya ile tanıştıysa ben de o kadar 'yandan' kadın doğum uzmanlığıyla tanıştım. Mesela bazen gece saatlerinde hastaneye gitmesi gerekiyor. Beraber gideriz. O içerde doğum yaptırırken, ben de dışarıda kitap okurum. Buna çok şaşıran, 'Hocam burada ne yapıyorsunuz?' diyen olmuştur. Ben de 'Hayırlı bir haber için bekliyorum içerden' falan diyordum."

Paylaşmanın güzel bir duygu olduğunu vurgulayan Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Biz de kadınların çalışması, yanlış bir şekilde, sanki ekstra bir şeymiş gibi görüldüğü için onların yaşamına bu anlamda katkıda bulunmak erkekler için sorumluluk değil de 'erkeğin bir kadına katkıda bulunması' gibiymiş görülüyor. Halbuki bir huzuru sağlayacak şey, istediği bir mesleği yapabilmesidir. Orada da erkeğin ne kadar hakkı varsa kadının da o kadar hakkı var. Herkesin bunu hayatında çözebilmesi lazım. Mesele, yaşanılan olayın size düşen payın hakkını vermektir. Biz bunu hayatımızda zorlanmadan yapabildik."

"Çalışırken bazen kendini kaybediyor"

Sare Davutoğlu da programda, Davutoğlu ailesinin günlük yaşamı konusunda bilgi verdi. 

Seçim süreci nedeniyle, ilk kez hastalarından bu kadar uzak kaldığını vurgulayan Davutoğlu, Başbakan Davutoğlu'nun Ankara'da olduğu dönemde İstanbul'a döndüğünü ve hastalarıyla ilgilenme imkanı bulduğunu ifade etti. 

"Sayın Başbakan Davutoğlu, sizin sağlıkla ilgili önerilerinizi, tavsiyelerini dikkate alıyor mu?" şeklindeki soruya Sare Davutoğlu, her zaman olmasa da tavsiyelerine uyduğunu dile getirdi. 

Başbakan Davutoğlu'nun sesini bol sıvı alarak, odayı nemli tutarak ve bitki çayı tüketerek koruduğunu aktaran Sare Davutoğlu, "Bitki çayları hazırladık ama aslında tabii biraz da kendisi sesini kullanmayı öğrendi, biraz daha dikkatli kullandı. Onun da çok katkısı oldu" dedi. 

Başbakan Davutoğlu ise sesi kullanma eğitiminin daha çok pratik içinde gerçekleştiğini ifade ederek, kendisine en büyük desteğin Sare Davutoğlu'ndan geldiğini ifade etti. 

"Başbakan Davutoğlu size ev işlerinde yardımcı olur mu?" şeklindeki soru üzerine Sare Davutoğlu, "Yemek konusunda, güzel yaptığı peynirli yumurta vardır. Onun dışında çok yardımcı olmaz. Olması da gerekmiyor tabii. Aslında mutfağa gelip yemek yapmak değildir yardım. O ortamı hazırlamak, size zevkle muhabbetle yemek yapma ortamını hazırlaması da bize yeterli oluyor aslında" cevabını verdi. 

Başbakan Davutoğlu ise mutfak konusunda iddialı olmadığını belirtirken, Malezya'da bulunduğu dönemde eşini arayarak "Her gün ayrı yemek yiyorum, bir gün peynirli yumurta, öbür gün peynirli yumurta" şeklinde espri yaptığını belirtti.

Davutoğlu, eşinin evlendikten sonra rahmetli annesinden Konya'nın yöresel yemeklerini öğrendiğini ve "müthiş bir aşçı" olduğunu söyledi. 

Sare Davoğlu, "Eşinizin en beğenmediğiniz huyu nedir?" sorusuna, "Hiç öyle düşünmedim. İnanın hiç düşünmedim. Hakikaten karşılıklı anlayışla giden bir şey. Ancak, bazen çok ölçüsüz bir şekilde kendisini yıpratabiliyor. Kimseye 'hayır' demek istemiyor. Sürekli hatırlatmamıza rağmen bazen kendisini yıpratabiliyor. Hakikaten bundan muzdaripim. Çalışırken bazen kendini kaybediyor" yanıtını verdi.

Davutoğlu, "Mitinglere siz de katıldınız. Selamlamadan sonra aşağıya iniyor, oradakilerle sohbet ediyorsunuz. Orada neler konuşuyorsunuz?" sorusu üzerine, şunları kaydetti:

"Bütün Türkiye’yi gezmek çok güzel bir şey oldu benim için. Adeta Türkiye’nin resmini görmüş oldum. Farklı yerlerdeki bazı problemlere şahit olmuş oldum. Engellilerin mitinglere gelmesi beni çok mutlu ediyor ve gururlandırıyor. Onlarla çok konuştum. Yardıma ihtiyacı olduğunu söyleyenler oluyor. Onlara elimizden geldiği kadar yardım ediyoruz."