Seçim meydanlarında altın klozet polemiği. Kılıçdaroğlu'nun meydanlarda dilinde düşürmediği iddiaya Erdoğan, "Eğer bulursa ben Cumhurbaşkanlığı görevimi bırakacağım" restiyle karşılık verdi.

Beştepe'nin hamlesi bununla sınırlı kalmadı.  Kılıçraroğlu, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga tarafından  iddialarına ilişkin inceleme yapmak üzere Cumhurbaşkanlığı Sarayı'na davet edildi.

Erdoğan cephesinden gelen restine Kılıçdaroğlu, bugün Kars'tan isim vermeden cevap verdi:

"Altın klozetli tuvalet dedin onu da aldın, saraylar dedin onu da aldın, uçak dedin onu da aldın. Bu nasıl mağduriyet ya bırak biraz da böyle mağduriyet varsa vatandaş mağdur olsun"

Kılıçdaroğlu, partisinin Kars Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlediği mitingde vatandaşlara hitap etti. CHP liderinin gündeminde çerez parası açıklaması ve seçim vaatlerine yönelik kaynak eleştirileri vardı

KAÇAK SARAYA BAĞLANAN HORTUMLARI KESECEĞİM

Emekliye iki bayramda ikramiye vereceklerini, ülkede refahı ve huzuru sağlayacaklarını kaydeden Kılıçdaroğlu, şu görüşleri savundu:

"Koro halinde bağırıyorlar, 'Bu parayı veremezsin' diyorlar. Bakın nasıl yönetiyorlar devleti. Bunlardan birisi kalkıp diyor ki 'Biz hazineyi doldurduk, Kılıçdaroğlu gelip boşaltacak'. Ne yapacak? Halka dağıtacak. Öbürü de diyor ki 'Vallahi hiç para yok. Kılıçdaroğlu, parayı nereden bulacak'. Hangisi doğru söylüyor? İkisi de yalan söylüyor, ikisine de inanmayın. Türkiye, zengin bir ülkedir, kaynakları doğru kullanılmıyor. İsraf almış başını gidiyor. Milyarlık arabalara bile 'çerez parası' diyorlar. Ben o çerez parasını size göstereceğim, hiç merak etmeyin. 'Parayı nereden bulacaksın diyorlar' bana. Sözüm söz o kaçak saraya bağlanan bütün hortumları keseceğim ve millete vereceğim."

MAĞDURUM DA MAĞDURUM DİYE GEZİYORLAR

Asgari ücreti bin 500 liraya çıkaracakları vaadini yineleyen Kılıçdaroğlu, hükümet yetkililerinin bunu eleştirdiğini anımsattı.

Kılıçdaroğlu, "Diyorlar ki 'Asgari ücretliye bin 500 lira vermek zulümdür'. O Ankara'da oturan beyler söylüyor. 'Zulümdür' diyen beye sesleniyorum, sen ayda 14 bin lira alırken zulüm değil de ben işçiye bin 500 lira verince mi zulüm oldu" diye konuştu.

AK Parti hükümetinin işçiye bin 500 lirayı fazla gördüğünü öne süren Kılıçdaroğlu, "Bu beyler otursunlar bin 500 lirayla geçinsinler bakalım. Ev kirasını versinler, dolmuş parası versinler, çocuklarının ve mutfak masrafını karşılasınlar bakalım nasıl geçiniyorlar? Ben sizin halinizi biliyorum, sorunlarınızın nasıl çözüleceğini biliyorum" dedi.

Refahı tabana yayacaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Ecevit'in geleneğinden geliyorum. Ne diyordu Ecevit? 'Ne ezen ne ezilen, insanca, hakça bir düzen' diyordu. İnsanca, hakça bir düzeni Türkiye'ye getireceğim" ifadesini kullandı.

Kılıçdaroğlu, "Kefen edebiyatı yapıldığını" kaydederek, "(Ben mağdurum da mağdurum) diye geziyorlar. Ne mağdurusun sen kardeşim? 'Araba' dedin aldın, 'kırmızı plaka' dedin aldın, 'altın klozetli tuvalet' dedin onu da aldın, 'saraylar' dedin onu da aldın, 'uçak' dedin onu da aldın, 'Mercedes' dedin onu da aldın. Bu nasıl mağduriyet ya bırak biraz da böyle mağduriyet varsa vatandaş mağdur olsun. Onun da hanı olsun, hamamı olsun, sarayı olsun" görüşünü savundu.

Bunlara inanılmamasını isteyen Kılıcdaroğlu, "Din iman edebiyatı yapıyorlar bunlara inanmayın. Herkesin inancına saygılıyım. Her vatandaşın başımın üstünde yeri var. Tüm vatandaşlarıma sesleniyorum, sizleri seviyorum, sizlere hizmet etmek istiyorum. En temel özelliğim, ben kul hakkı yemem ve yedirmem" dedi.