Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Merkez Bankası eski Başkanı Durmuş Yılmaz'a yönelik eleştirilerine, Yılmaz'ın eski çalışma arkadaşından destek geldi. Akşam'ın haberine göre, Merkez Bankası eski Dış İlişkiler Genel Müdürü Selahattin Altıer, modası geçmiş teorilerle Türkiye'ye özgü bir durumun anlatılamayacağını belirterek, "Biz gelişmekte olan bir ülkeyiz ve kendimize has özelliğimizin değerlendirilmesi lazım" dedi. Merkez Bankası'nın enflasyon hedeflerinin son yıllarda hiç tutmadığına dikkat  çeken Altıer, bazı ülkelerde olduğu gibi enflasyon hedefinin tutturulamaması durumunda yaptırımların devreye sokulmasını önerdi. Altıer, şunları söyledi:

CUMHURBAŞKANI HAKLI

 Yaşanan tartışmada sayın Cumhurbaşkanı'nı haklı buluyorum. Modası geçmiş, yüzlerce yıl önceki teorilerle Türkiye'ye özgü bir durumu anlatamazsınız. Adam Smith, Keynes teorileri, tamamen varsayımlara dayanan, gelişmiş ekonomiler için oluşan teoriler. Oysa biz gelişmekte olan bir ülkeyiz ve kendimize has özelliğimizin, çok daha güncel, modern teorilerle değerlendirilmesi gerekiyor. Günümüzde artık sadece faiz veya döviz faktörleriyle değil, inovasyon, müteşebbis gibi faktörleri de göz önüne alarak gerekli analizlerin yapılması lazım.

'Büyüme' maddesi konulmalı

Merkez Bankası’nın Eski Dış İlişkiler Genel Müdürü Selahattin Altıer , “Enflasyon hedeflemesinin son yıllardaki isabet değerlendirilmeli. Yüksek olduğu söylenen faizlerin enflasyonu yüzde 2 gibi makul düzeye indiremediği görüldü. Yeni Zelanda gibi bazı ülkelerde, Merkez Bankası başkanlarının, hükümetle enflasyon hedefi için mukavele yaptıkları geçmişte görülmüştür. Oran tutmazsa müeyyide konulmuştur. Bu değerlendirilmeli” dedi. Selahattin  Altıer, gelişen ülkeler, Merkez Bankası yasalarında kalkınma ile ilgili hükümler bulunduruyor. Tek fiyat istikrarı ABD gibi çok gelişmiş ülkelerde var. MB Yasası'na "büyümeye katkı yapar" diye bir madde eklenmeli diye konuştu.

Selektif kredi politikası

Selahattin Altıer, "Merkez Bankası'nın faiz indirmesi sanayiye ve reel sektöre hemen yansıtılmak isteniyorsa, Merkez Bankası kaynaklarından sağlanan fonlarla, sanayici, ihracatçı, KOBİ kredileri tahsis edilmeli. Yani selektif kredi politikası uygulanmalı. Merkez, faizi, büyüme için acilen ama selektif olarak indirmenin yolunu aramalıdır. Şu anda IMF'ye borcumuz olmadığı için hemen yapılabilecek bir uygulama" dedi.