ABD’den gelen veriler, petrol fiyatlarında ardı ardına yaşanan düşüşler ve Avrupa’da yaşanan durgunluk sonrasında alınan 1,1 trilyon dolarlık parasal genişleme kararı ile birlikte son birkaç haftadır yükselişte olan altın, yatırımcısının yüzünü tam güldürmeye başlarken bu sefer de geçtiğimiz günlerde Yunan darbesi yedi.

Tarihi seçim sonucu sonrasında Yunanistan'ın Euro'dan çıkmayacağı yönündeki spekülasyonlar altına yeni yılın en sert düşüşünü yaşattı.

Yunan etkisi ile bin 300 dolar seviyelerinden 25 dolarlık sert bir düşüş ile bin 275’li seviyelere kadar inen altın da bu düşüş çok uzun sürmedi. Çok kısa bir zaman içinde yeniden toparlarak bin 290 seviyelerine geri dönmeyi başaran altının kilogramı ise 98 bin seviyelerini test için hazırlanmaya başladı bile...

Haber7'nin haberine göre, uzun süre yaşadığı şok düşüşler sonrasında yükseliş eğilimine girmesine rağmen yatırımcısını tedirgin eden altının nereye gideceği ise merak ediliyor. Altının akıbeti ile ilgili farklı tarih ve detaylara dikkat çeken altın piyasaları uzmanı Volkan Kuğucuk, altının kilogramında 100 bin TL, Ons'un da ise bin 530 dolar seviyelerinin hayal olmadığını belirtiyor.

100 BİN TL HAYAL DEĞİL

Altının bin 150 dolar seviyesinden başlayan bir yükseliş yaşadığını ve bu yükselişin teknik anlamda düzelteme olarak ifade edilen ve karların cebe alındığı bir süreç olarak görüldüğünü aktaran Kuğucuk, altında bin 300 dolar seviyelerine dikkat çekti. Kuğucuk, doların 2,36 seviyelerinde kalması altının ise bin 300 dolar seviyelerini görmesi halinde altının kilogramında 3 haneli yani 100 bin lira hedefinin uzak olmadığını vurguladı.

ALTINI OLANIN İÇİ RAHAT ETSİN

Dünyada faizlerin düşmeye devam ettiği sürece altının ön planda olmaya devam edeceğini ve şu anda da tüm ülkelerin faizleri düşürmeye başladığını aktaran Kuğucuk, "Dünyada faizler baskılandığı ve ucuz para olduğu sürece kısa vadede altın tarafında olanların içi rahat olabilir." dedi.

PARA GÜVENLİ LİMANA KAYABİLİR

Avrupa Merkez Bankası’nın da aldığı parasal genişleme kararının bir anlamda portföylerdeki varlıkların çeşitlenmesine yol açacağını da söyleyen Kuğucuk, önümüzdeki aylarda bunun etkisinin daha net görüleceğini belirterek, "Paranın nereye gideceğine bakacağız. Para bu noktada hem Amerika tarafı hem de Avrupa tarafından daha güvenli liman olan altına kuvvetle ihtimal kayabilir.  Çünkü dünyada faizler özellikle de Avrupa'da çok düşük." diye konuştu.

NİSAN SONRASINA DİKKAT!

Altını şu anda etkileyecek tek şeyin Amerika’daki faiz artırım kararı olacağını da sözlerine ekleyen Kuğucuk, kritik tarih olarak Nisan sonrasına işaret etti.

Amerikan Merkez Bankası FEDin Nisan sonrası için piyasalara gün verdiğini söyleyen Kuğucuk, "O gün geldiği zaman Amerika bir faiz artırımı yapacak mı, yapmayacak mı? Bu iki soru üzerinden senaryolar üretilecek. Eğer ABD faiz arttıracaksa ne kadar arttıracak ve ne mesaj verecek? bunlar çok önemli. Eğer FED 0,25 puan faizleri arttırıp "ölçülü" ve " sabırlı" kelimesini kullanmaya devam ederse altını çok etkilemeyebilir." diye konuştu.

DOLAR ANAVATANINA GERİ DÖNEBİLİR

Diğer bir senaryonun gerçekleşmesi ve FED'in agresif bir faiz politikası izlemesi halinde altının bundan olumsuz yönde etkilenebileceğine de vurgu yapan Kuğucuk, böyle bir durumda ise doların altından çıkıp anavatanına geri dönebileceğini söyledi.

BİN 530 DOLARA KADAR YÜKSELEBİLİR

Bahsedilen tüm gelişmelerin pozitif yönde seyretmesi halinde altınla ilgili muhteşem bir öngörüde bulunan Kuğucuk, şöyle konuştu;

"Altın tarafında grafik anlamında bakıldığında çok önemli bir bölgedeyiz. Bin 330 - bin 350 burası bir bant. Burada kalmaya devam ederse bin 450- bin 480 onun üzerinde ise bin 520-bin 530 bandına kadar altın yükselişine devam edebilir."