Yazdır
Kadife Şahin'in Milliyet'teki haberine göre kendilerinin daha çok sanayici olduklarını ve bankacılığın kolay bir sektör olmadığını kaydeden Özilhan, CBQ gibi her an sermaye desteği yapabilecek güçlü ve kredibilitesi yüksek bir ortağın olmasının önemli kapılar açtığını ifade etti. Katar’ın başkenti Doha’da 100’e yakın Türk ve Katarlı işadamlarını bir araya getiren ABank etkinliği öncesi gazetecilerle bir araya gelen Özilhan, “Hiçbir zaman kendimizi bankacı olarak hissedemedik ve dolayısıyla hep tereddütlü ve ucundan tuttuk.
Belki de 2001 krizini yaşamamızın da çok etkisi var. 2001 krizinden sağ ve salim çıkmak kolay iş değildi. En büyük bankaların da çektiği sıkıntıları biz de çektik. Bankacılık öyle bir sektör ki devamlı büyümeniz lazım ve devamlı sermaye isteyen bir sektör. Getirisi yüksek olsa bile büyütme imkanınız temettüyü içeride tutarak olabiliyor.
Bizim sanayicilik ve hizmet tarafımız daha fazla bastığı için şimdi böyle bir ortakla çok rahatız. Artık rahat ve konforluyuz. Zengin baban oldu mu keyifli ve rahat oluyor” diye konuştu.
‘Ortakla kimyamız tuttu’
Bir buçuk yıl önce çoğunluk hisseleri Katarlılar’a satarken ‘kimyamız tuttuğu takdirde ortaklık gerçekleştireceğiz’ dediğini hatırlatan Özilhan, “CBQ ile 1.5 yıllık tecrübemiz kimyamızın tuttuğunu gösteriyor” dedi. Bu dönem zarfında CBQ’nun Türkiye ve Abank’ı daha iyi tanıma imkanı elde ettiğini kendilerinin de CBQ’nun imkanlarını ve bölgedeki potansiyelini daha iyi gördüklerini kaydeden Özilhan şöyle konuştu:
Türklere finansman
“Önemli bir yapının oluştuğunu ve hem sermaye yönünden kuvvetli bir yapının oluşmasının Abank’a ve Türkiye’ye sağladığı avantajları gördük. CBQ dünya finansal yapısı içerisinde itibarı yüksek bir kurum. Katar mevduat açısından önemli bir ülke. Dolayısıyla faizler burada çok düşük. Bireyselde Katarlılar’ın mevduat yapması ihtimali çok güçlü. Bu tarafımızı geliştiriyoruz. Onlara uygun ürünler çıkartacağız.”
Türkiye’nin önemli kuruluşlarının Katar’da ve Körfez Bölgesi’nde büyük işler yaptığını söyleyen Tuncay Özilhan, bu firmalarının ihtiyaçlarını karşılamak istediklerini söyledi. Türkiye ile Katar’ın 800 milyon dolar olan ticaret hacminin 2015’te 1.5 milyar dolara çıkarılmasının hedeflendiğini belirten Özilhan, çok önemli tüccarların QCB’nin müşterisi olduğunu belirterek şöyle konuştu:
“Bu gelişmede Abank çok önemli pay alacak. 2022’de Katar’da yapılacak dünya futbol şampiyonası için 4 tane stadyum inşaatı ve metro inşaatı yapılıyor. 50 milyar dolar civarında yatırım yapacaklar. Metro ihalelerine 2 Türk firmasının katıldığını öğrendik. İnşaat firmalarımızın da bölgeye ilgisini gördük. Ayrıca CBQ’nun büyük Türk firmalarına doğrudan kredi verme imkanı var. 3-4 böyle büyük proje gerçekleştirdik. O şirketler Abank’ın müşterisiyken bir anda birinci ikinci bankaları konumuna geldik.”
‘İstediğimizi parayı aldık’
Anadolu Grubu olarak Abank’ta kalmaya devam etmek istediklerini ve kendisinin de hissedar olarak kaldığı sürece Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini sürdüreceğini kaydeden Tuncay Özilhan, bir buçuk yıl önce yapılan anlaşma sırasındaki yaşananları da şöyle aktardı: “Aslında anlaşma sırasında biz hisselerin tamamını verelim dedik ve bir rakam istedik. Onlar da bizim hissedar olarak kalmamız şartıyla istediğimiz rakamı verdiler. Biz de kalıyoruz dedik. Kimyamızın tuttuğunu görünce de kaldığımıza da iyi yaptığımızı inanıyorum.”
‘Devletten ucuza borçlandık’
Abank’ta yüzde 25 hissedar olarak kalmalarını ‘akıllı iş yaptık’ diye değerlendiren Özilhan, “Hakikatten borçlanmalarda, sendikasyonlarda, ratinglerde dünya finans piyasasındaki güçlü bir ortağın farkını hissettik ve gördük” dedi. İtibarlı ortaklık yapısının en büyük gücünü 2014 yılında yaptıkları eurobond ihracında gördüklerini belirten Özilhan, yaptıkları 5 yıl vadeli 250 milyon dolarlık eurobond ihracına 6 kattan fazla talep geldiğini, ve Türkiye eurobondlarının 40 baz puan altında maliyetlerle bu kaynağı Türkiye’ye getirdiklerini söyledi.
“Türk hazinesinden daha ucuza borçlandık” diyen Tuncay Özilhan, CBQ ortaklığı ile Abank’ın fonlama maliyetlerinin ciddi şekilde düştüğünü belirtti.
BÜYÜK ŞİRKETLERE KREDİ VERECEKLER
Toplantıda konuşan ABank Genel Müdürü Meriç Uluşahin ise önümüzdeki dönemde ticari ve kurumsal bankacılıkta sektörden daha hızlı büyürken, bireysel tarafta dijital bankacılığa yatırım yapacaklarını söyledi. Bu yıl aktifte yüzde 23, kredilerde yüzde 36 ve mevduatta yüzde 40 büyüme planladıklarını, kurumsal ve ticari müşteride ise yüzde 50 artış hedeflediklerini anlatan Uluşahin, odaklandıkları alanlarda ilk 3 bankadan biri olmak istediklerini açıkladı.
Ticaret hacmi yaratmanın yanı sıra, Katarlı bireylere dönük özel bankacılık hedeflerinin de olduğunu kaydeden Uluşahin, “2015’te büyüyeceğimiz alanlardan biri bu olacak” dedi. Katarlı ticari sermaye kadar, bireyleri de özel servislerle Türkiye’ye çekmek istediklerini belirten Uluşahin, “Bireysel düzeyde önemli miktarda mevduat yatırımı yapmak isteyenler olduğunu biliyoruz. Buna göre mevduat ve fon ağırlıklı bir takım ürünler geliştiriyoruz. Dolayısıyla 2015’te Katar’ın Türkiye’de yatırım yapmak isteyen bireysel müşterilerine yönelik ürün ihracatımız olacak” diye konuştu.
Uluşahin, 2013 yılında Abank’a ana hissedar olan CBQ’nin ülkenin ikinci en büyük bankası olduğunu ve şimdiye kadar Türkiye’ye satın alma dahil 11 milyar TL kaynak aktardığını söyledi. Uluşahin, sadece Abank dolayısıyla aktarılan kaynağın ise 4 milyar TL düzeyinde olduğunu söyledi.
Migros’la sinerji yaratılacak
Anadolu Grubu, Migros’u satın alırken grup şirketleri arasında sinerji yaratılıp yaratılmayacağının sorulması üzerine Meriç Uluşahin, “Hem finansman tarafında da rol almak istiyoruz hem de o havuzdan. Biz de Abank olarak rekabetçi bankacılık ürünleri ile bireysel müşterilerine talip olacağız” dedi. Abank’ın Katar’daki ilk yönetim kurulu toplantısı da ziyaret sırasında gerçekleştirildi. Yönetim Kurulu’nda Abank’a 150 milyon dolarlık sermaye benzeri bir kredi sağlanması kararlaştırıldı.
KOBİ bankacılığına devam edeceklerini kaydeden Uluşahin, büyük ticari ve kurumsal segmente daha fazla odaklanacaklarını vurguladı. Bankanın 3 yıllık stratejik planını açıklayan Uluşahin, ana sermayedarları CBQ’nun gücünü her iki ülkedeki müşterilerine yansıtmak istediklerini ve ticari tarafta iki ülke arasındaki ticarete köprü olarak dış ticaretin finansmanında lider banka olmak istediklerini söyledi.
KATARLILARA ÖZEL BANKACILIK
Uluşahin ayrıca Katarlı bireylerin mevduatına talip olduklarını da ifade ederek “Bireysel düzeyde önemli miktarda mevduat yatırımı yapmak isteyenler olduğunu biliyoruz. Buna göre mevduat ve fon ağırlıklı bir takım ürünler geliştiriyoruz. Dolayısıyla 2015’te Katar’ın Türkiye’de yatırım yapmak isteyen bireysel müşterilerine yönelik ürün ihracatımız olacak” dedi. Uluşahin, Katar’da ‘1 yıllık mevduat yüzde 1’in altında’ faiz getirisi alırken Türkiye’de ‘Aylık dolar mevduat faizi yüzde 2.5-3’ aralığında olduğu bilgisini verdi.