Yazdır

Dinçer: Cumhurbaşkanı muhattabımız değil!

Tarih: 29 Aralık 2014 - 06:31

TÜSİAD Başkanı Haluk Dinçer verdiği röportajda TÜSİAD ve hükümet ilişkilerine yönelik çok kritik açıklamalarda bulundu

Yedi ay önce Muharrem Yılmaz’ın istifası üzerine TÜSİAD Başkanlığı koltuğuna oturan Haluk Dinçer , 22 Ocak’taki Genel Kurul’da yola devam edip etmeyeceğine yöneli k  tüm sorulara  ‘Genel Kurul’un takdiri’ diye zarafetle geçiştirdi.  TÜSİAD Başkanı Haluk Dinçer Hürriyet’ten Cansu ÇAMLIBEL’in sorularını yanıtladı. İşte o röportajdan bazı bölümler...

 17 ARALIK İŞ DÜNYASI İÇİN ŞAŞIRTICI DEĞİL
 
- Son hafta içinde 17 Aralık konusunda birkaç tane kritik gelişme oldu. Reza Zarrab’ın el konulan paraları faiziyle iade edildi. Meclis Araştırma Komisyonu raporunu açıklamayı erteledi. Bu arada Başbakan Davutoğlu’nun 4 bakana ‘Yüce Divan’a kendiniz gidin’ şeklindeki telkinin Ak Parti cephesini böldüğü konuşuldu. Bu resim TÜSİAD için ne ifade ediyor?

 
Bir kere şunu çok net biliyoruz; Türkiye’de yolsuzluklar var ve artma eğiliminde. OECD’nin çalışmaları da bunu gösteriyor. Uluslararası şeffaflık örgütü Türkiye’yi 11 basamak geriletti. Bizim 800 tane iş insanıyla yaptığımız ankette; yüzde 37’si faaliyet gösterdikleri sektörde yoğun biçimde yolsuzluk olduğunu, yüzde 46’sı ise bu yolsuzlukların artma eğiliminde olduğunu söylüyor. Dolayısıyla 17 Aralık sürecinde yaşananlar iş dünyası açısından çok da şaşırtıcı değil. o kişilerden bağımsız konuşuyorum ama yolsuzlukların oradan veya buradan çıkmasını biz aslında normal görüyoruz.
 
- Cumhurbaşkanı Erdoğan ile TÜSİAD’ın ilişkileri son yıllarda çok inişli çıkışlı oldu. Bu tercihin TÜSİAD’a yönelik bir cezalandırma olduğunu düşünüyor musunuz?

 
Yok, ben cezalandırma olarak görmüyorum. DEİK’in şekil değiştirmesi sırasında biliyorsunuz TOBB Başkanı yönetimde yer almadı ve istifa etti. Ama B-20 tercihinin daha kapsamlı bir tercih olduğunu düşünüyorum. Bağımsız bir kuruluş olan TÜSİAD’a vermektense esasında herkesin üye olmak zorunda olduğu TOBB’a verilmesinin daha kapsayıcı bir model oluşturacağını düşündüler sanırım.
 
- ERDOĞAN EL UZATTI, HAVADA BIRAKMADIK
- CUMHURBAŞKANI’YLA İLİŞKİLERİ NORMALLEŞTİRDİK
- FAKAT BİZİM MUHATABIMIZ CUMHURBAŞKANI DEĞİL BAŞBAKANDIR
 
- Erdoğan 4 yıl aradan sonra ilk defa bu yıl sizin Yüksek İstişare Konseyi toplantınıza geldi. 2014 yılı sonu itibarıyla TÜSİAD’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ilişkisini nasıl tanımlarsınız?
 

Bugün itibarıyla gayet iyi tanımlarım. Bugün itibarıyla bizim Cumhurbaşkanımızla hiçbir sorunumuz yoktur. Cumhurbaşkanı devletin başıdır. TÜSİAD’ın muhatabı zaten cumhurbaşkanı değildir, TÜSİAD’ın muhatabı başbakandır. Bizim çalışma alanlarımızla ilgili bakanlardır. Sayın Cumhurbaşkanı ile ben kendim göreve geldikten sonra yaptığım görüşmede, o geçmişte yaşanan gerginlikleri unutup ilişkilerimizi normalleştirme teklifi yaptım. Kendisi de bunu olumlu karşıladı. Kendisini YİK toplantımıza davet ettim, oraya da geldi. Orada tabii yine bazı sert açıklamalarda bulunduğu doğrudur. Ama bütün metni dikkatlice okursanız gayet olumlu söylem de var. Bir el uzatmıştır, biz de o eli havada bırakmadık ve ilişkilerimizi normalleştirdik. Bizim ilişkilerimiz artık, Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil eden devletin başı ve Türkiye’nin özgür, bağımsız, etkili bir iş dünyası örgütü ilişkisidir.
 
- Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ilişkileriniz kesin olarak normalleşti öyle mi?
 
Normalleşme yaşandı, bugün itibarıyla ilişkilerimizde herhangi bir gerginlik yoktur. Ama bizim muhatabımız da Sayın Cumhurbaşkanı değildir. Herhangi bir eleştiride, bir politika önerisinde ya da bir raporda muhatabımız Sayın Cumhurbaşkanı değildir, hükümettir. Biz 62. hükümetin programına baktık ve onunla ilgili görüşlerimizi paylaştık.
 
İKTİDARLA EL SIKIŞMAMIZ DOĞAL, TÜRKİYE’NİN YARARINA
 
- Orta sınıfların TÜSİAD’a yönelik şöyle bir algısı var; ‘Arada hükümetle atışıyorlar, demokrasiden dem vuruyorlar ama işin ucunda servetleri olduğu için günün sonunda otokrat olduğunu düşündükleri liderlerle bile el sıkışabiliyorlar’.

 
Bir kere böyle bir tespiti kesinlikle kabul etmiyoruz. Türkiye’de TÜSİAD son derece etkili, bağımsız, gönüllü iş insanlarının örgütüdür. Bu insanları bir araya getiren sadece büyük sermaye ya da para değildir. Bu insanları bir araya getiren ortak savundukları ilkelerdir. İnsan hakları evrensel ilkeleridir, düşünce özgürlüğüdür, inanç özgürlüğüdür, girişim özgürlüğüdür. Katılımcı bir demokrasidir, laik bir hukuk devletidir. Tabii ki serbest piyasa koşullarıdır. TÜSİAD her zaman doğruları söylemiştir. Raporları ortadadır, Türkiye’nin demokratikleşmesi için de çok ciddi çaba göstermiştir. TÜSİAD ile iktidar partisinin sağlam bir iletişim içinde olması Türkiye’nin yararınadır. TÜSİAD bu ülkedeki sanayi üretiminin, istihdamın çoğunluğunu yapıyor, ödenen vergilerin yüzde 80’ini ödüyor. İktidarla olan ilişki Türkiye’nin yararınadır. Dolayısıyla el sıkışmamız son derece doğaldır sonunda.
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/dincer-cumhurbaskani-muhattabimiz-degil/431932