18 Eylül'de yapılacak İskoçya bağımsızlık referandumu öncesinde yapılan anketler "evet"e doğru bir kayış olduğunu gösterdi. Sonuçları hafta sonu açıklanan bir ankete göre, kararsızlar hariç tutulduğunda "bağımsızlığa hayır" oyu kullanacağını söyleyen İskoçların oranı 2 puan düşerek yüzde 55'e gerilerken "evet" oyları yüzde 45'e yükseldi. Başka bir anket ise yüzde 52'ye yüzde 48, evet oylarının önde olduğunu gösterdi. Ancak anketlerin sonuçları evet ile hayır oyları arasındaki farkın giderek azaldığını göstermesi İskoçya'nın bağımsızlığıyla ilgili tartışmaları alevlendirdi.

The Guardian'ın haberine göre, İskoçya’nın İngiltere ile 307 yıldır süren politik birliğinin kaderini belirleyecek olan referandum öncesi yapılan tartışmalarda para birimi öne çıkan bir husus olmaya devam ediyor. İskoçya Bölgesel Yönetimi Başbakanı Alex Salmond, bağımsız İskoçya'nın sterlin kullanmaya devam edeceğini söyledi.

Ancak Avrupa Merkez Bankası (AMB) ve Ulslararası Para Fonu'na (IMF) danışmanlık yapan ünlü ekonomist Ronald Macdonald, bağımsız İskoçya'nın sterlini kullanmaya devam etmesi durumunda İskoç ekonomisinin 2023'e kadar 100 milyar sterline kadar bir kaybı olacağını savundu. 

"Evet" oyu kullanacaklarını söyleyenlerin vurguladığı en önemli noktalardan biri sağlık meselesi ve İngiltere'de ulusal sağlık hizmetlerinde öngörülen kesintiler nedeniyle özellikle kadınların referandumda bağımsızlığa 'evet' demeye ittiği belirtiliyor.

Bağımsız İskoçya'ya karşı çıkanlar, bağımsızlığın ortak pazarın bölünmesine yol açarak iş dünyası için kısa vadede belirsizlik doğuracağını, bunun da yatırımları olumsuz etkileyeceğini savunuyor.

Referandumdan "evet" çıksa bile resmi olarak ayrılık Mart 2016’ya kadar gerçekleşmeyecek, ancak bağımsızlığın İskoçya ve İngiltere için ne gibi sonuçlar doğuracağı tartışılıyor. Bağımsızlık referanduma çok az bir vakit kalmış olsa da, İskoçya'nın bağımsızlığını kazandıktan sonra Avrupa Birliği üyeliğini sürdürüp sürdürmeyeceği, ulusal borcun ne kadarını üstleneceği bellisizliğini sürdürüyor. Ayrıca bağımsız bir İskoçya'nın kamu borcunun tahvil piyasalarında nasıl derecelendirileceği de merak konusu olmaya devam ediyor.

"Evet" oyu İskoçya'nın en önemli bankası ve İskoçya için simgesel bir anlamı olan Royal Bank of Scotland için de ne gibi sonuçlar doğurabileceği de tartışma konusu. Royal Bank of Scotland finans krizinde 45.5 milyar sterlinlik bir destek paketiyle batmaktan kurtarılmış ve bankanın yüzde 80'i İngiltere'nin mülkiyetine geçmişti. Bağımsızlık durumunda bankanın mülkiyet yapısının nasıl değişeceği henüz bilinmiyor.