Yazdır

Altının ayarı için şok uyarı

Tarih: 18 Ağustos 2014 - 06:49

İstanbul Kuyumcular Odası (İKO) Başkanı Norayr İşler, altında ayar kontrolünü konusunda önemli açıklamalarda bulundu

Bazı şirketlerin kendi mücevherini kendisinin denetlediğini söyleyen İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı İşler, “Mal uçakta iken, fiziki kontrol yapmadan rapor veriliyor. Özel ayar evleri izni sakıncalı bir noktaya doğru gidiyor” dedi.

Habertürk'ün haberine göre, İstanbul Kuyumcular Odası (İKO) Başkanı Norayr İşler, 2007 yılında ihracat ve ithalat işlemlerini hızlandırmak için verilen özel ayar evleri kurma izninin sakıncalı bir noktaya geldiğini, özel ayar evlerinin, mal uçakta iken, fiziki kontrol yapmadan analiz raporu düzenlediklerini ileri sürdü. İşler, ayar kontrolünün sadece İstanbul Kuyumcular Odası veya Darphane gibi bağımsız bir kuruluş tarafından yapılması gerektiğini söyledi.

Norayr İşler, yurtdışından ithal edilen veya dışarıya ihraç edilen altın, gümüş ve kıymetli taşların beyan edilen ayar ve karatta olup olmadığının ekspertiz raporuyla analiz edildiğini vurguladı. 14 ayar olduğu beyan edilen altının gerçekten 14 ayar olup olmadığına ilişkin analizin daha önce sadece İKO bünyesindeki ayar evi tarafından yapıldığını kaydeden İşler, 2007 yılında tebliğ çıkartılarak, ihracat ve ithalat işlemlerini hızlandırmak amacıyla özel ayar evleri kurulmasına izin verildiğini söyledi.

23 AYAR EVİ VAR

Şu anda sektörde İstanbul Altın Borsası ve İKO ile birlikte toplam 23 ayar evi bulunduğunu kaydeden İşler, bazı firmaların kendi ithal ettikleri ürünlerin analizini kendi ayar evlerinde yaptırdıklarını, ancak bunu yaparken fiziki kontrol yapmadıklarını ileri sürdü. İşler, bazı ayar evlerinin mal daha uçakta iken, henüz malı görmeden analiz yaptıklarını iddia etti. İşler, Türk kuyumculuk sektörünün Anadolu’da 5 bin yıllık bir geçmişe sahip olduğunu, 2.2 milyar dolarlık ihracat, 30 bini aşan firma sayısı ve 1 milyona yakın doğrudan istihdam potansiyeliyle ülkenin önemli bir endüstri kolu olduğunu vurguladı.

BAĞIMSIZ BİR AYAR EVİ GEREKLİ

Norayr İşler, şüpheleri ortadan kaldırmak açısından herkesin aynı standartlara tabi olması gerektiğini, bütün şirketlerin ithalat ve ihracatta bağımsız bir ayar evinden ekspertiz raporu almaları gerektiğini söyledi. Yurtdışından getirilen pırlantalı ürünün zirkonlu diye rapor edilebileceğini, bu durumda da vergi ödenmeyeceği için haksız rekabet doğacağını kaydeden İşler, “Bağımsız ayar evi gerekli” dedi.

‘GÜVENİLİRLİK SORGULANIR HALE GELDİ’

İhracatta dünyada birinciliğe oynadıklarını belirten İşler, ancak bu özel ayar evleri konusunun sektörün gelişmesini engellediğini savundu. İşler, kamu kurumu niteliğinde olmayan, özel sektör mensubu firmalara ait özel ayar evlerinin, ayar kontrol işlemlerinde ve ekspertiz raporlarında objektif ve tarafsız olmama olasılıklarının göz ardı edilmemesi gerektiğini söyledi. Ekspertiz raporlarının güvenilirliğinin tartışmaya açık bir konu haline gelebileceğini kaydeden İşler, her firmanın kendi ürününü kendisinin analiz etmesinin aynı kişinin hem hâkim hem de savcı rolünü oynaması anlamına geldiğini belirtti.

DÜNYADAKİ UYGULAMA NASIL?

- Fransa’da ülkede satılan tüm altın ürünlerinin, ülke çapındaki 24 ayar ofisinden (assay offices) birinde damgalanması gerekiyor.

- İngiltere’de Londra, Birmingham, Sheffield ve Edinburgh’da bulunan 4 ayar ofisinin birinde damgalanmış olması zorunlu.

- İspanya’da hem ayar damga ofisleri aracılığıyla zorunlu ayar sistemi hem de lisanslı üreticilerin sorumluluğuna bırakılan damga ayar sistemi uygulanıyor.

- İsviçre’de, ayar damga işlemi, Bureau Central du Controle des Métaux Precieux tarafından yürütülüyor.
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/altinin-ayari-icin-sok-uyari/421453