Kuzey Irak’ta IŞİD militanlarının Kerkük ve Musul’a kadar ilerleyişinin Erbil sınırına gelmesi, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (KGR) sınırları içinde 2003 yılından beri yaşanmayan güvenlik sorununu gündeme getirdi. Habertürk'ten Serpil Yılmaz'ın haberine göre; KGR bölgesinin önemli petrol ve doğalgaz üreticilerinden Genel Enerji’nin İcra Kurulu Başkanı Mehmet Sepil, dün itibarıyla alınan kararı açıklıyor: “Bölgede 7 petrol sahasında arama, sondaj ve üretim lisansına sahibiz. Dün itibarıyla bizim gibi Kuzey Irak’ta faaliyet gösteren petrol şirketleri arama ve sondaj çalışmalarını durdurdu. Petrol üretimimiz ise artarak sürüyor. Önümüzdeki bir hafta ya da 10 günlük sürede gelişmeleri izleyeceğiz.”

Chevron ve Exxon Mobil de, Genel Enerji ile aynı saatlerde petrol sahalarında elemanlarının tahliyesine başlamıştı. Petrol üretim sahalarında artan güvenlik önlemlerine dikkat çeken Sepil, Genel Enerji’nin Tag Tag ve Tawke sahalarından çıkan petrolün Türkiye üzerinden ihracatının da sürdüğünü belirtiyor. Merkezi hükümete bağlı Irak’ın kanıtlanmış 143 milyar varil, KGR’nin ise 45 milyar varil petrol rezervi bulunuyor. Türkiye’nin 300 yıllık ihtiyacını karşılayacak kapasitede, toplam 3.5 trilyon metreküp de doğalgaz rezervinin üzerinde oturan KGR’nin, Irak Başbakanı Maliki yönetimi ile “petrol gelir paylaşımı” uzlaşmazlığı ise sürüyor.

STATÜKOYA DEVAM UZLAŞMASI
Genel Enerji’nin Erbil’deki konumu, Çukurova Grubu’nun Turkcell’deki konumunu da hatırlatıyor. Kamuoyuna, Çukurova Grubu’nun Rus Alfa Grubu’na 1.6 milyar dolarlık ödeme yaparak hisseler üzerindeki rehini kaldırırken, Ziraat Bankası’na Turkcell hisselerinin yanı sıra Genel Enerji’nin yüzde 24’lük hissesini de teminat olarak verdiği yansımıştı.

KGR yönetiminin Türkiye üzerinden Genel Enerji’nin çıkardığı petrolün dış piyasalara ihracatı operasyonunu sürdürmesi Bağdat yönetimi tarafından dava konusu olmuştu. Irak’ın bütünlüğünü savunan ABD de KGR’nin Bağdat yönetiminin onayı dışında petrol ihracatına karşı çıkmıştı. IŞİD’in hem Maliki, hem de Barzani yönetimindeki bölgeleri hedef alan saldırıları, parçaları birleştirici bir görev de görebilir. Nitekim ABD’nin dün öğlen saatlerinde Kürt bölgelerini korumak için başlattığı hava saldırısı, Türkiye-Bağdat-Erbil-Washington hattında inşa edilen statükonun devamına yönelik uzlaşmayı hatırlatıyor.

ERBİL’DE HAYAT DURDU, HALK GIDA VE BENZİN STOKLUYOR
Irak’ın ‘Huzur Adası’ olarak görülen Erbil’e yaklaşan IŞİD saldırıları halkta panik yarattı; metrelerce benzin ve gıda kuyrukları oluştu.

Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) terörü, Irak’ın “en güvenli bölgesi” Erbil sokaklarında paniğe yol açıyor. Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Mithat Yenigün, Ekonomi Bakanlığı’nın oluşturduğu “Kriz Masası”na dikkat çekerek, “Dohuk’ta bir yurt inşaatımızı durdurduk. Benzin ve gıda sıkıntısı başladı, halk stok yapıyor” diyor. Dohuk-Zaho arasında tünel inşaatını üstlenen Limak İnşaat’ın Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir, Kuzey Irak’tan aldığı bilgileri aktarıyor: “Beklemedeyiz, çalışanlarımız tedirgin.” Dohuk’a da yeni bir havaalanı inşaatına başlayan Makyol Başkan vekili Adnan Çebi de meslektaşlarının izlenimlerini paylaşıyor. Çebi, Ocak 2014 başından beri petrol gelirlerinden payını alamayan Erbil hükümetinin ekonomik sıkıntısına da işaret ederek Ocak 2014’ten bugüne aksayan ödemelere dikkat çekiyor.

KGR İZİN VERİYOR
Erbil’de perakende ve inşaat sektöründe yatırımları bulunan işadamı Abdullah Alagöz, göç yolunu anlatıyor:

“Pazar günü (yarın) yapılacak seçimler için İstanbul’a dönmek istedim ama uçakta yer bulamadım. Erbil-Dohuk arası yarım saat olan yol, 8 saatte alınabiliyor. Pazartesi günü gelebileceğim. Erbil’in zenginleri bölgede daha güvenli olarak gördükleri yerlere gittiler. KGR yönetimi TC vatandaşlarının göçüne izin veriyor. Kendi vatandaşlarının çıkışını engelliyor. Erbil halkında, Irak Kürdistan Bölge Yönetimi (KGR) Başkanı Mesud Barzani ve yönetimine karşı güven sorunu yaşandığı aşikâr. Musul’u işgal ederek dünyanın gündemine oturan IŞİD terör örgütünün, Ezidi Kürtlerini hedef alması, Erbil’in otoritesini tartışmaya açıyor. IŞİD öncesinde, Irak’ın “Şii Sünni Kürt” olarak 3 bölgeye ayrılan federe yönetimine, Ezidi Kürtlerinin eklenmesi ihtimali üzerinde duruluyor.

BÖLGESEL GÜÇLER DEĞİL SON SÖZ PENTAGON’UN
“KGR’nin, 10 bin kişilik IŞİD militanlarına yenilmesi ancak iyi yönetilememekle açıklanabilir. Bölgesel yeni inisiyatif kaçınılmaz olarak doğacak” diyenlerin ayakları, ABD’nin son hava saldırısı ile yere değecektir. PKK, YPG ne kadar gücünü ortaya koyarsa koysun; son sözü Pentagon söylüyor!