Başbakan ve Cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara’da halka seslendi. Erdoğan’ın konuşmasının satırbaşları şöyle:

“Bakın kardeşlerim, 10 Kasım 1938’de Gazi Mustafa Kemal hayata gözlerini yumdu. Hemen ertesi gün şurada Ulus’ta İkinci Meclis binasını askerler kuşattı. Neden biliyor musunuz? İsmet İnönü’yü cumhurbaşkanı seçtirebilmek için. Bu CHP zihniyetinin gidecek yeri yok. Çankaya milletten, diğer vilayetlerken koptu. Çankaya görmez oldu, duymaz oldu, milletin derdiyle dertlenmez oldu. Bazı kendini bilmezler çıktı, ‘Kabe Arap’ın olsun, bize Çankaya yeter’ diye şiirler yazmaya kalktı.”

''MECLİS'İ MİLLETTEN KOPARMAK İSTEDİLER''
“Sadece Çankaya’yı değil, Meclis’i de milletten koparmak istediler. Merhum Menderes geldi milletle Meclis’i kucaklaştırdı. Merhum Celal Bayar geldi, Çankaya ile milleti kucaklaştırdı. Şimdi inşallah 10 Ağustos’ta millet ile Çankaya arasındaki bütün engeller tamamen kalkıyor. Millet, Çankaya ile arasındaki kilitleri kaldırıyor. Kardeşlerin televizyonda yeni reklam filmimizi seyrettiniz mi? Nasıl buldunuz? Evet, sürgün artık sona eriyor. Millet sahip olduğu yıldızı getiriyor ehline teslim ediyor. Kardeşlerin bu izlediğiniz film var ya MHP’lileri rahatsız etti. Neden biliyor musunuz? Ezan varmış, seccade varmış. YSK’ya MHP şikayet etti. YSK 6’ya 4 oy çokluğuyla onların istediği gibi karar verdi. Verdiniz de ne oldu? Buradan sesleniyorum. Bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli, ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli. Hadi şimdi gel beni sustur. Bu benim İstiklal Marşım ya. Böyle bir anlayış olabilir mi?”

''MİLLETİN FERYADINI DUYMADILAR''
“Bu CHP’nin peşine takılırsan olacağı bu dur. Bunlar Kuran-ı toplatmadı mı, bunlar ezanı susturmadı mı? Bu ülkede inancını yaşamak isteyenlere inancını yaşatmadılar. Ey CHP senin mazin bu kadar karanlık. Şimdi ne oldu? MHP’de onun peşine takıldı. Başkent Ankara on yıllar boyunca milletin gündeminden farklı gündemlerle meşgul oldu. Milletin yoksulluğunu görmediler, ezanla uğraştılar. Milletin feryadını duymadılar, camilerle uğraştılar. Ekonomiyi büyütmek yerine sermayeye yeşil dediler, kızıl dediler, milletin ekmeğiyle oynadılar. Biz 3 Kasım 2002’de buna son verdik. Yolsuzluğa, yoksulluğa, yasaklara savaş açtık. Bu Kılıçdaroğlu denen zavallı siyasette çırak dahi olamadı. Bu Kılıçdaroğlu’na, bu Bahçeli’ye, bunların peşine takılan Ekmel’e, Pensilvanya’ya bu Pazar adeta sandıkları patlatırcasına demokratik bir tokat atalım.”

''NE GÜZEL ŞEYLER OLUYOR''
“Ankara şu anda bölgesinde demokrasinin, özgürlüklerin başkenti. Kılıçdaroğlu rahatsız olmuş, ‘bu ayrımcılıktır’ diyor. Niye ayrımcılık? Çık rahat rahat ‘Ben Aleviyim’ de. Ben de söylüyorum, Sünniyim diyorum. Milleti aldatmayalım. Ya göründüğün gibi ol, ya olduğun gibi görün. Ey MHP, bankaları boşalttın bankaları. Ziraat, Halk, Vakıfbank hepsi gidiyordu. Geldik hepsi güçlendi. Yolsuzlukların olduğu bir Türkiye’de bu olabilir miydi? CHP Genel Müdürü, Allah’ın adını anıyor. Ne güzel, güzel şeyler oluyor. HDP’nin adayı hutbelerden bahsediyor. Diyor ki, ‘Diyanet Hutbeleri merkezden gönderiyor.’ Allah Allah senin camiyle işin var mı? Bunlar göründüğü gibi olanlar değildir.

“Keşke bu Ortak Aday iki ay önce ortaya çıksaydı. Millet daha çok eğlenirdi. Her gün gaf, her gün dil sürçmesi. Ben inanıyorum ki Ankara’da CHP’ye MHP’ye, Saadet Partisi’ne BBP’ye gönül kardeşlerin ben inanıyorum ki bu monşer adaya destek olmayacaklar. 10 Ağustos Ankara’yı değiştirecek, 10 Ağustos Çankaya’yı çok daha fazla güçlendirecek. Güçlü Türkiye için, yeni Türkiye için mutlaka sandığa gidin.”