Erol Aksoy hakkında şok iddialar
Tarih: 26 Haziran 2014 - 07:54
Erol Aksoy çöpünü İktisat'a döktü, devlet garantisini kaptı
Zimmetine 543 milyon 68 bin 182 TL geçirerek İktisat Bankası'nı batıran Erol Aksoy, suçların büyüğünü şeytanın bile aklına gelmeyecek yöntemlerle İktisat Bankası Malta Şubesi ile birleştirdiği Trade Deposit Bank'ta (TDB) işlediği belirlendi. Habertürk'ün haberine göre, 9 Ekim 2013'te Aksoy'un 12.5 yıl hapis cezasına çaptırılmasına karar veren İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi, gerekçeli kararında Aksoy Grubu şirketlerine verilen kredilerin nasıl gizlendiğini ve TDB daha sonra İktisat Bankası bünyesine alındığında tahsil kabiliyeti olmayan değersiz bu alacakların nasıl suyüzene çıktığını çarpıcı bir biçimde ortaya koyuyor. Aksoy, batık nitelikteki 'çöp' kadar değeri olmayan grup kredilerini İktisat Bankası'na aktarmış, karşılığında da birleştirme ile yüksek faiz verdiği müşteri mevduatlarını da dolaylı yoldan devlet güvencesine sokmuş. Aksoy, 4 Aralık 2000'de İktisat Bankası henüz Fon'a devdedilmeden önce yine kendisine ait olan ve offshore bankacılığı yapan Trade Deposit Bank'ı İktisat Bankası Malta Şubesi ile birleştirmişti. İktisat Bankası'na 15 Mart 2001'de el konulmuştu. Bugün devlete 1.2 milyar dolar borcu olan Aksoy'un bu operasyonlardan zimmetine geçirdiği tutar ise tam 493 milyon dolar.
DEĞERSİZ ALACAKLAR IRAK VE RUSYA'DAN GELDİ
Karar metninde bu durum şöyle özetleniyor: "TDB'nin pasifinin bankaca devalınması ile birlikte borç-alacak aynı kişi (İktisat Bankası) üzerinde birleşmiş, bankanın aktifinde yer alan TDB'a yapılan depo tutarı, TDB'nin pasifinde yer alan aynı meblağdaki mevduat ile karşılıklı olarak mahsup edilmiştir. Böylece değinilen devirler neticesinde, TDB'a yapılmış bulunan 193.830.680 dolar tutarındaki depo ile TDB nezdinde olduğu savıyla 299.932.382 dolar tutarındaki mevduat, yani toplamda 493.763.062 dolar tutarındaki meblağ İktisat Bankası pasifine, daha açık bir anlatımla İktisat Bankası'nın yükümlülüklerine ilave edilmiştir. Bu yükümlülükler karşılığında TDB'nin tasfiye edilerek aktif ve pasifinin İktisat Bankası Malta Şubesi ile birleştirilmesi kararı ile 411.798.220 dolar tutarındaki Erol Aksoy Grubu kredisi ve 35.888.600 dolar tutarındaki "Irak ve Rusya" bankalarından kaynaklanan değersiz alacaklar (tahvil vs) da İktisat Bankası aktifine devredilmiştir. Daha açık bir anlatımla İktisat Bankası'na TBD tarafından devredilen ve devlet garantisi altında ödenmek durumunda olan (ve ödenen) yükümlülükler (mevduat vb) karşılığında, banka aktifine tahsil kabiliyeti bulunmayan kaydi bir takım alacaklar aktarılmıştır. Yönetim kurulu üyeleri yaptıkları banka birleştirme operasyonunun İktisat Bankası tarafından ne anlama geldiğini bankadaki mevduatların devlet tarafından karşılanacağını bilmektedirler. Bu itibarla her iki zararın banka birleştirme kararıyla birlikte ortaya çıktığını kabul etmek suretiyle tek bir zimmet suçunun oluştuğu sonucuna varmak gerekir. Bir başka deyişle ortada TDB'nin İktisat Bankası'na devdedilmesi şeklinde tek bir zimmet suçu bulunmaktadır. Rus bankalarının tahvillerinden ve Irak alacaklarından doğan borçlar da bu kararın sonuçlarıdır."
TABLOLARI TESLİM ETMEMEK İÇİN DEĞERSİZ ESERLERİ FON'A GÖTÜRMÜŞ
İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından İktisat Bankası’nın içini boşaltmaktan 12.5 yıl hapis cezasına çarptırılan Erol Aksoy, bankanın sahibi olduğu sanat eserlerini vermemek için türlü yöntemi denemiş.
Mahkeme, Aksoy hakkında; bankaya ait toplam 88 tablo ve 78 sanat eserini zimmete geçirdiği iddiasıyla açılan davadan delil yetersizliği nedeniyle beraatine karar verdi ancak hazırladığı gerekçeli kararda çok önemli tespitlerde bulundu. İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Aksoy’u mahkûm ettiği davanın gerekçeli kararının “Bankaya ait tablo ve sanat eserlerinin iade edilmemesinden kaynaklanan suçlar” bölümünde şu ifadeler dikkat çekti: “Bu dosya kapsamında sanık Erol Aksoy’un İktisat Bankası’nda görev yaptığı yıllarda banka adına alıp demirbaş olarak kaydettirdiği ve kendisinin muhafaza, bakım ve sorumluluğu altında bulunan çok değerli tabloları ve antika sanat eserlerini bankaya iade etmeyerek zimmetine geçirdiği iddia edilmiştir. Bu incelemeler neticesinde bankada kaydı olan 430 adet tablodan 75 tanesinin, 104 adet antika sanat eserinden ise 78 adedinin iade edilmediği sonucuna varılmıştır. Sanık, bankaya ait olan ve kendi sorumluluğu altında bulunan bu eserlerin bir kısmını bankanın fona devredilmesinden sonra teslim etmemiştir.”
Mahkemenin gerekçeli kararında Erol Aksoy’un bazı eserleri Fon’a teslim etmediği gibi teslim ettiklerinin de bazılarının kayıtlardakine uygun olmadığı yerlerine değersiz tablolar getirdiği tespitinde bulunuluyor. Bu durum kararda şöyle ifade edildi: “Her ne kadar bankanın fona devir tarihinden sonra Erol Aksoy’un 16.04.2001-24.04.2001 ve 04.05.2001 tarihlerinde bankaya bir kısım tabloları teslim ettiği belirlenmişse de bunların 16 adedinin ekspertiz değerlerinin çok düşük olduğu, banka muhasebe kayıtlarında yer almadığı, teslim edilen bazı tabloların bankaca satın alınan eserler olmayıp, onun yerine konan değer biçilemeyen eserler olduğu bazılarının da kayıtlardakine uygun olmayan tablolar olduğu yapılan incelemeler neticesinde ortaya çıkmıştır.”
Karar metninde bu durumun 4389 sayılı Bankalar Kanunu’nun 22. maddesinin 3. fıkrasında düzenlenen zimmet suçunu oluşturduğuna da işaret edilirken 409 adet tablonun aktifleştirme değerinin 8.1 milyon dolar, 322 adet tablonun alınış tarihi değerinin 5.2 milyon dolar, 104 adet antika sanat eserinin 4.2 milyon dolar ve sayımda sonradan ortaya çıkan 26 adet antika sanat eserine de 88 bin 200 dolar değer biçildiği ifade edildi.
İKTİSAT ÖDEMİŞ FATURA AKSOY ADINA KESİLMİŞ
TMSF’nin el koyduğu eserler arasında daha sonradan 5 milyon dolara satışa çıkarılan Osman Hamdi Bey’in “Kaplumbağa Terbiyecisi” eseri, Antoine de Favray’a ait “A View of Constantinople” gibi ünlü tablolar da bulunuyordu. Favray’a ait tablo ile ilgili önemli bir iddia da karar metnine yansıdı. İşte o iddia: “Banka tarafından Christies’den 14 Şubat 1996 tarihindeki müzayedede satın alınan Antoine de Favray’a ait ‘A View of Constantinople’ adlı tablo için bankaca firmaya 607 bin 500 dolar ödendiği halde, tablonun faturasının sanık Erol Aksoy adına düzenlendiğinin tespit edilmesi de sanığın suç kastının varlığını göstermektedir.”
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/erol-aksoy-hakkinda-sok-iddialar/417337