Yazdır
Habertürk'ün haberine göre, zamanaşımına oynayan İktisat Bankası’nın eski patronu batık bankacı Erol Aksoy’un temyiz duruşması öncesinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Yargıtay 7. Ceza Dairesi’ne gönderdiği tebliğnamede davanın zamanaşımına yakın olduğu uyarısında bulundu.
İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi, 1.2 milyar doları zimmetine geçirdiği günden bu yana 13 yıl geçmesine karşın 1 gün bile hapis yatmayan Erol Aksoy’a 9 Ekim 2013’te 12.5 hapis cezası vermişti. Bu kararın ardından batık bankacı Erol Aksoy kararı Yargıtay’a götürmüş ve temyiz duruşması için 2 Temmuz tarihi verilmişti.
Tıpkı diğer batık bankacılar gibi oyamala taktiği uygulayan Aksoy için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Yargıtay 7. Ceza Dairesi’ne gönderdiği 7 Nisan 2014 tarihli tebliğnamede “Zamanaşımı yakın” notu dikkat çekti. Başsavcılık, Erol Aksoy’un 12.5 yıl hapis ve para cezasının onanmasını talep etti.
TEMYİZ TALEBİ KABUL EDİLİRSE EROL AKSOY DA KURTULACAK
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bu uyarıyı yapmasının elbette hayati bir önemi var. Yargıtay 7. Ceza Dairesi temyiz talebini redderse Erol Aksoy’a 12.5 yıllık hapis yolu görünecek ve devleti milyarlarca zarara uğratan batık bankacının oyalama taktikleri boşa çıkmış olacak.
Ancak Yargıtay 7. Ceza Dairesi’nin, talebi kabul edip kararın yeniden gözden geçirilmesini istemesi halinde ise zamanaşımı için Erol Aksoy’a gün doğacak. Zira zaten 13 yıl önce işlenmiş zimmet suçunun taraflarının da hayli kalabalık olduğu düşünüldüğünde kararın yeniden görüşülmesi demek aynı zamanda da Aksoy’un zamanaşımı taktiğiyle işlediği suçlardan kurtulması anlamına gelecek.
Nitekim yapılan hesaplamalara göre İktisat Bankası’nda işlenen zimmet suçlarının son tarihi Aralık 2000’e işaret ediyor. Bu tip davalarda da en fazla 15 yıllık zamanaşımı süresi olduğu düşünüldüğünde Aksoy’un Aralık 2015’e kadar vakti olduğu ortaya çıkıyor. Mahkemenin yeniden dosyayı incelemesi ve karara bağlaması için 1.5 yıldan az bir süresi kalıyor. Hal böyle olunca da batık bankacı Erol Aksoy için ‘kurtuluş’un yolu açılmış oluyor.
BİR BANKACININ YAPMAMASI GEREKEN NE VARSA YAPMIŞ
İşte Aksoy da Cumhuriyet tarihinin en büyük krizini Türkiye’ye yaşatan aktörlerden biri olarak bu hesabın peşine düşüyor.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, dosya üzerinde yapılan genel değerlendirme sonucunda “Mahkumiyet Yönünden Yapılan İnceleme”de şu değerlendirmede bulundu:
“Sanıklardan Erol Aksoy’un Trade Deposit Bank’ın yönetim kurulu üyesi olduğu, yönetim kurulu tarafından grup firmalarına çeşitli tarihlerde kredi kullandırıldığı, kredi kullandırılmadan önce firmaların kredibilitelerinin bulunup bulunmadığının tespitine yönelik yeterli ön istihbarat
çalışmalarının yapılmadığı, mevcut olan istihbarat çalışmalarının olumsuz ve firmaların mali durum, analiz raporlarına göre, bilançolarının zararda, özkaynaklarının olumsuz eksi durumda ve firmaların mali durumunun bozuk olup, kredilerin vadelerinde ödenmediği halde, yasal takibata da geçilmediği, kullandırılan krediler için alınan taminatların yeterli olmadığı, teminat olarak genelde Avrupa ve Amerika Holding’in şahsi kefaletinin alındığı, açılan kredilerde ipotek gibi gerekli ve yeterli teminatların alınmadığı, söz konusu kredi ilişkilerinde firma risklerinin sürekli arttığı, firmalara verilen döviz kredilerinin devre faizlerinin tahsil edilmediği, grup firmalara kullandırılan kredilerin donuklaştığı, buna rağmen kredi tahsisine devam edildiği, grup firmalarından birine kullandırılan kredinin havale ve virman aracılığı ile nakit sıkıntısı çeken diğer grup firmalarına aktarılması işlemine başvurulduğu, kredilerin teminatına alınan genel kredi sözleşmeleri ile taahhütnamelerinde maddi
teminat olarak alınan nakit blokajların oldukça yetersiz, ipoteğin ve menkul rehninin maddi değerinin son derece şüpheli ve hakkında ekspertiz çalışması yapılmamış kıymetler üzerinden alındığı, hisse senedi rehinlerinin mali yapısı bozuk olan grup firmalarının hisse senetleri üzerinden tesis edildiği, bu nedenlerden dolayı söz konusu teminatların gerçek teminat fonksiyonunun bulunmadığı ve kullandırılan kredilerde teminat açığının olduğu, kredilerin usulsüz kredi olduğu, sanıkların yasaların ve bankacılık ilkelerinin kendilerine yüklediği özen gösterme yükümlülüklerini göz ardı ederek bankayı toplam 543.068.180 TL zarara uğratarak hâkim hissedar lehine menfaat temin ettikleri ve zimmet suçunu işledikleri banka teftiş kurulu raporları ve bilirkişi raporları ile tespit edilmiştir.”
Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet Selçuk Varol imzalı tebliğnamede, Erol Aksoy’un temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan mahkeme hükmünün onanması da talep edildi.
EROL AKSOY 1.2 MİLYAR DOLARI ZİMMETİNE NASIL GEÇİRDİ?
İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nin tespitlerine göre kamuya 1.2 milyardolar borcu olan Erol Aksoy, parayı iki ayrı bankası ve şirketleri üzerindenzimmetine geçirdi.
1) 4 Aralık 2000’de İktisat Bankası Malta Şubesi ile birleştirilen Aksoy’un offshore bankası Trade Deposit Bank üzerinden zimmete geçirilen para miktarı 521 milyon doları aştı. İşte TDB üzerinden zimmet suçu işlenen o işlemler:
- İktisatbank’ın Trade Deposit Bank’a (TDB) yaptığı 193 milyon 535 bindolarlık (Suç tarihindeki kurla 131.704.244 TL) depo miktarı bu bankanın 04.12.2000 tarihinde aktif ve pasifi ile İktisatbank Malta şubesine devredilmesi sonucunda zimmete geçirildi.
- Trade Deposit Bank’ın İktisatbank’a devri sonucunda Euro Film şirketineverilen kredinin teminatsız kalmasına yol açarak devir tarihi itibarıyla1 milyon 35 bin 453 dolar (Suç tarihindeki kurla 704.645 TL) zimmetegeçirildi.
- Trade Deposit Bank’ın İktisatbank’a devri sonucunda 299 milyon 932 bin 382dolar (Suç tarihindeki kurla 204.109.685 TL) mevduat zimmete geçirildi.
- TDB’nin İktisatbank’a devri sırasında Doğuş Çelik Civata AŞ’ye kullandırılan kredinin mevduat rehni olarak TDB’de bulunan 16 milyon dolar’ın (Suçtarihindeki kurla 10.888.304 TL) İktisatbank’a devredilmeyerek, CapitalTrust Bank’a aktarılıp sonra da buradan çekilerek zimmete geçirildi.
- Aksoy Grubu’na ait olan 5 şirketin TDB’de bulunan hesaplarına kredi adıaltında 5 Ocak 2000’de aktarılan toplam 11 milyon 42 bin 930 dolar (Suçtarihindeki kurla 5.946.938 TL) zimmete geçirildi.
2) Erol Aksoy’un hortumladığı İktisat Bankası ile kendi şirketlerine kredi kullandırmış gibi yapıp 543 milyon 68 bin 182 TL’yi zimmetine geçirdiğini tespiti yapıldı.
İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi, 1.2 milyar doları zimmetine geçirdiği günden bu yana 13 yıl geçmesine karşın 1 gün bile hapis yatmayan Erol Aksoy’a 9 Ekim 2013’te 12.5 hapis cezası vermişti. Bu kararın ardından batık bankacı Erol Aksoy kararı Yargıtay’a götürmüş ve temyiz duruşması için 2 Temmuz tarihi verilmişti.
Tıpkı diğer batık bankacılar gibi oyamala taktiği uygulayan Aksoy için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Yargıtay 7. Ceza Dairesi’ne gönderdiği 7 Nisan 2014 tarihli tebliğnamede “Zamanaşımı yakın” notu dikkat çekti. Başsavcılık, Erol Aksoy’un 12.5 yıl hapis ve para cezasının onanmasını talep etti.
TEMYİZ TALEBİ KABUL EDİLİRSE EROL AKSOY DA KURTULACAK
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bu uyarıyı yapmasının elbette hayati bir önemi var. Yargıtay 7. Ceza Dairesi temyiz talebini redderse Erol Aksoy’a 12.5 yıllık hapis yolu görünecek ve devleti milyarlarca zarara uğratan batık bankacının oyalama taktikleri boşa çıkmış olacak.
Ancak Yargıtay 7. Ceza Dairesi’nin, talebi kabul edip kararın yeniden gözden geçirilmesini istemesi halinde ise zamanaşımı için Erol Aksoy’a gün doğacak. Zira zaten 13 yıl önce işlenmiş zimmet suçunun taraflarının da hayli kalabalık olduğu düşünüldüğünde kararın yeniden görüşülmesi demek aynı zamanda da Aksoy’un zamanaşımı taktiğiyle işlediği suçlardan kurtulması anlamına gelecek.
Nitekim yapılan hesaplamalara göre İktisat Bankası’nda işlenen zimmet suçlarının son tarihi Aralık 2000’e işaret ediyor. Bu tip davalarda da en fazla 15 yıllık zamanaşımı süresi olduğu düşünüldüğünde Aksoy’un Aralık 2015’e kadar vakti olduğu ortaya çıkıyor. Mahkemenin yeniden dosyayı incelemesi ve karara bağlaması için 1.5 yıldan az bir süresi kalıyor. Hal böyle olunca da batık bankacı Erol Aksoy için ‘kurtuluş’un yolu açılmış oluyor.
BİR BANKACININ YAPMAMASI GEREKEN NE VARSA YAPMIŞ
İşte Aksoy da Cumhuriyet tarihinin en büyük krizini Türkiye’ye yaşatan aktörlerden biri olarak bu hesabın peşine düşüyor.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, dosya üzerinde yapılan genel değerlendirme sonucunda “Mahkumiyet Yönünden Yapılan İnceleme”de şu değerlendirmede bulundu:
“Sanıklardan Erol Aksoy’un Trade Deposit Bank’ın yönetim kurulu üyesi olduğu, yönetim kurulu tarafından grup firmalarına çeşitli tarihlerde kredi kullandırıldığı, kredi kullandırılmadan önce firmaların kredibilitelerinin bulunup bulunmadığının tespitine yönelik yeterli ön istihbarat
çalışmalarının yapılmadığı, mevcut olan istihbarat çalışmalarının olumsuz ve firmaların mali durum, analiz raporlarına göre, bilançolarının zararda, özkaynaklarının olumsuz eksi durumda ve firmaların mali durumunun bozuk olup, kredilerin vadelerinde ödenmediği halde, yasal takibata da geçilmediği, kullandırılan krediler için alınan taminatların yeterli olmadığı, teminat olarak genelde Avrupa ve Amerika Holding’in şahsi kefaletinin alındığı, açılan kredilerde ipotek gibi gerekli ve yeterli teminatların alınmadığı, söz konusu kredi ilişkilerinde firma risklerinin sürekli arttığı, firmalara verilen döviz kredilerinin devre faizlerinin tahsil edilmediği, grup firmalara kullandırılan kredilerin donuklaştığı, buna rağmen kredi tahsisine devam edildiği, grup firmalarından birine kullandırılan kredinin havale ve virman aracılığı ile nakit sıkıntısı çeken diğer grup firmalarına aktarılması işlemine başvurulduğu, kredilerin teminatına alınan genel kredi sözleşmeleri ile taahhütnamelerinde maddi
teminat olarak alınan nakit blokajların oldukça yetersiz, ipoteğin ve menkul rehninin maddi değerinin son derece şüpheli ve hakkında ekspertiz çalışması yapılmamış kıymetler üzerinden alındığı, hisse senedi rehinlerinin mali yapısı bozuk olan grup firmalarının hisse senetleri üzerinden tesis edildiği, bu nedenlerden dolayı söz konusu teminatların gerçek teminat fonksiyonunun bulunmadığı ve kullandırılan kredilerde teminat açığının olduğu, kredilerin usulsüz kredi olduğu, sanıkların yasaların ve bankacılık ilkelerinin kendilerine yüklediği özen gösterme yükümlülüklerini göz ardı ederek bankayı toplam 543.068.180 TL zarara uğratarak hâkim hissedar lehine menfaat temin ettikleri ve zimmet suçunu işledikleri banka teftiş kurulu raporları ve bilirkişi raporları ile tespit edilmiştir.”
Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet Selçuk Varol imzalı tebliğnamede, Erol Aksoy’un temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan mahkeme hükmünün onanması da talep edildi.
EROL AKSOY 1.2 MİLYAR DOLARI ZİMMETİNE NASIL GEÇİRDİ?
İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nin tespitlerine göre kamuya 1.2 milyardolar borcu olan Erol Aksoy, parayı iki ayrı bankası ve şirketleri üzerindenzimmetine geçirdi.
1) 4 Aralık 2000’de İktisat Bankası Malta Şubesi ile birleştirilen Aksoy’un offshore bankası Trade Deposit Bank üzerinden zimmete geçirilen para miktarı 521 milyon doları aştı. İşte TDB üzerinden zimmet suçu işlenen o işlemler:
- İktisatbank’ın Trade Deposit Bank’a (TDB) yaptığı 193 milyon 535 bindolarlık (Suç tarihindeki kurla 131.704.244 TL) depo miktarı bu bankanın 04.12.2000 tarihinde aktif ve pasifi ile İktisatbank Malta şubesine devredilmesi sonucunda zimmete geçirildi.
- Trade Deposit Bank’ın İktisatbank’a devri sonucunda Euro Film şirketineverilen kredinin teminatsız kalmasına yol açarak devir tarihi itibarıyla1 milyon 35 bin 453 dolar (Suç tarihindeki kurla 704.645 TL) zimmetegeçirildi.
- Trade Deposit Bank’ın İktisatbank’a devri sonucunda 299 milyon 932 bin 382dolar (Suç tarihindeki kurla 204.109.685 TL) mevduat zimmete geçirildi.
- TDB’nin İktisatbank’a devri sırasında Doğuş Çelik Civata AŞ’ye kullandırılan kredinin mevduat rehni olarak TDB’de bulunan 16 milyon dolar’ın (Suçtarihindeki kurla 10.888.304 TL) İktisatbank’a devredilmeyerek, CapitalTrust Bank’a aktarılıp sonra da buradan çekilerek zimmete geçirildi.
- Aksoy Grubu’na ait olan 5 şirketin TDB’de bulunan hesaplarına kredi adıaltında 5 Ocak 2000’de aktarılan toplam 11 milyon 42 bin 930 dolar (Suçtarihindeki kurla 5.946.938 TL) zimmete geçirildi.
2) Erol Aksoy’un hortumladığı İktisat Bankası ile kendi şirketlerine kredi kullandırmış gibi yapıp 543 milyon 68 bin 182 TL’yi zimmetine geçirdiğini tespiti yapıldı.
