Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, acılı annelere Köşk'teki kabulünde,  "Nihayetinde hepsi de bizim  çocuklarımız. Çocuklarınızı sağ salim getirip sizlere teslim etmek için elimizden  gelen her şeyi yapacağız, yapıyoruz.  Aklıselimle 'artık bu işler bitsin. kavga dövüş bitsin' diye çok  uğraşılıyor. İnşallah bunlar neticeye ulaşacaktır. Şundan siz bir kez daha emin  olun ki biraz önce siz söylediniz, tabii büyük bir sorumluluğu omzunuza koydunuz.  Zaten bu sorumluluk omzumuzda bizim" dedi. Gül, şunları söyledi:

"İnanın hepinizin acısı, bizim acımız. Hepinizin acısı toplanıyor,  buraya geliyor. Bu acılar uzun sürmesin diye ne gerekirse bunları yapmaya devam  edeceğiz ve yapacağız. Bundan emin olun kardeşim. Sizi bir kez daha tebrik  ederim. Çünkü siz Türkiye'yi sarstınız. Şimdiye kadar çocuğu zorla götürülenler  veya çocuğu bir yanlışa saparak dağa çıkanlar, bunların annelerinin, babalarının  meydana çıkıp da 'ne olur şu çocuğumu getirin, bırakın' deme cesareti olmuyordu.  Siz inanın ki çok cesur davrandınız. Sizin bu davranışınız herkesin vicdanında  çok büyük bir yer edindi. İnşallah, şundan emin olun, bir kez daha söylüyorum: Ne  gerekirse bunu yapmaya devam edeceğiz ve bu güzel çocuklarınızı, inşallah,  oğullarınızı, kızlarınızı, kardeşlerinizi size sağ salim geri getirmek için her  türlü çabayı gösteriyoruz, göstermeye devam edeceğiz."



Köşk'ten fotoğraflı mesaj

Cumhurbaşkanlığı'nın internet sitesinde, Çankaya Köşkü'nün Basın Merkezi'nden Murat Çetinmühürdar'ın bir fotoğrafına, Günün Fotoğrafı bölümünde yer verildi. Bu fotoğrafın sembolik ve mesaj içeren anlamı yüksekti. Çünkü bu fotoğrafta, bir annenin elinde tuttuğu fotoğraftaki çocuk, sıradan bir çocuk değildi. PKK'nın Kandil Dağı'na kaçırdığı bir çocuğun fotoğrafı, Çankaya Köşkü'nün objektifine acılı bir annenin elinden takılıp buradan kamuoyuna yansıyordu.