Berkin Elvan’ın cenazesinin defnedildiği 12 Mart’ta, Okmeydanı’nda 21 yaşındaki Burak Can Karamanoğlu başından silahla vurularak öldürülmüştü.

Burakcan’ın ölümüyle ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma tamamlandı. İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mesut Erdinç Bayhan tarafından hazırlanarak İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen iddianamede, soruşturma kapsamında tutuklanan Doğukan Gezer ve Oğuz Kartal hakkında faili belli olmayacak şekilde kasten öldürme suçundan müebbet, DHPKP terör örgütü üyesi olmaktan 7.5 yıldan -15 yıla kadar ve Ateşli Silahlar Kanunu’na muhalefet suçundan da 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası istendi. Soruşturma kapsamında tutuklanan Zafer Karadağ ile tutuksuz şüpheli Mustafa Tamer hakkında ise silah temin etmek suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Mahkeme 15 günlük süre içerisinde iddianamenin kabul edilmesine ilişkin kararı açıklayacak. 

NASIL SANIK OLDULAR
Burakcan Karamanoğlu’nun ölümüyle ilgili soruşturmada en önemli delil, Burakcan’ı başından  vuran merminin çıktığı tabancaydı. Tabanca ele geçirildikten sonra üzerinden Volkan Gezer ve Oğuz Kartal’ın parmak izleri çıkmıştı. Her ikisi de ifadelerinde tabancayla Burakcan’ın vurulduğu gün ateş ettiklerini söyledi. Ancak hangisinin Burakcan’ı vurduğu tespit edilemediği için dava her ikisine birden açıldı. 

“HAVA OLSUN DİYE HAVAYA ATEŞ ETTİM”
26 yaşındaki Oğuz Kartal nöbetçi mahkemede verdiği ifadesinde, şunları söylemişti: “Mahallede ateş yakıldığını gördüm. Ben de onların yanına gittim. Arkadaşlarım vardı. Bunların hepsinin kamera görüntüleri mevcuttur. Üzerimde 9 mm çapında Beretta marka tabancam vardı. Seri numarasını bilmiyorum. Onunla havaya 8-9 el ateş ettim. Orada kızlar falan vardı. Kalabalıktı. Hava olsun diye havaya ateş ettim. Volkan Gezer de yanımdaydı. Benden silahı istedi. Vermedim ancak hemen sonra aynı silahı verdim. O da iki el havaya ateş etti. Herhangi bir kimseyi hedef almadık. O esnada herhangi bir olay yoktu. Herkes oturuyordu.

“BURAKCAN’I TANIMAM” 
“Burakcan Karamanoğlu’nu tanımam. Ona yönelik bir eylemim olmadı. Mahalleden tanıdığım G.K. bu arada yanıma geldi. Elimdeki silahı istedi. Ben de kalsın dedi. Benden büyük olduğundan biraz da baskı yapmış gibi kabul edip silahı verdim. Yanımdaki Volkan Gezer de gördü silahı teslim ettiğimi. Oradan arkadaşım C.C. ve nişanlısı H. ile üçümüz Etiler’e gittik. Nişanlısını eve bırakmaya gittik. Aynı mahallemize geri geldik. Olaylar çıktığını TOMA araçlarının insanlara müdahale ettiğini, su sıktığını gördüm. Bir süre sonra oradan ayrılıp evime gittim. Olaydan bir gün sonra G. K.’yi gördüm. Silahım onda kalmıştı. Silahımı bana geri verdi.”

“BİN 200 TL’YE SATTIM”
Bana ‘silahı sat’ dedi. ‘Neden?’ diye sorduğumda ‘bu silah yaramaz’ dedi. ‘Tamam’ dedim ve bir gün sonra bizim mahalleden Zafer Karadağ adlı şahsa bu silahı bin 200 TL’ye sattım. 10 gün kadar sonra evime polis geldi. Beni aldılar, silahı sordular. Silahın olmadığını söyledim. Polisin ısrarı sonucunda dün silahı kime sattığımı polise bildirdim, silah bu şekilde dün itibari ile Z.K.’den polis tarafından teslim alındı.  Silah Zafer Karadağ’da 10 gün kadar kalmış oldu. Suçlamayı kabul etmiyorum. Hedef gözeterek kimseye ateş etmedim.

“İKİ EL HAVAYA ATEŞ ETTİM”
Olaylarla hiçbir ilgisinin olmadığını belirten Volkan Gezer ise ifadesinde şunlara yer vermişti: “Olay günü oğlumun rahatsızlığı nedeniyle ilaç almak için Okmeydanı’ndaki sağlık ocağına gidecektim. Yanımda eşim ve küçük oğlum da vardı. Saat 16.00 gibi arkadaşım Oğuz’u aradım. Mahallede Anadolu Kahvesi’nin önünde arabası ile ilgilendiğini söyledi. Arkadaşım Oğuz ile aynı gün tahminen saat 18.00 civarında buluştum. ‘Araba ile ilaç alalım’ dedi. O arada etrafa bakarken mahallede çocukların ateş yaktığını toplandıklarını gördüm. Gösteri yoktu, olay da yoktu. Bir ara kalabalıktan silahla ateş edenler oldu. Arkadaşım Oğuz belinden silahı çıkarttı. O da havaya ateş etmeye başladı. Kendisinden silahı ben de istedim. Önce vermedi daha sonra verdi. Ben de iki el havaya ateş ettim. Polis falan yoktu. Olayda yoktu. Kimseyi hedef alarak ateş etmiş değilim. Sonra silahı arkadaşım Oğuz Kartal’a  geri verdim. 15 dakika orada takıldıktan sonra evime gitmek için ayrıldım. Ben giderken arkadaşım Oğuz’un yanına biri yaklaşıyordu. Daha sonra evime gittim. Suçlamayı kabul etmiyorum.”