Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, cezaevlerinde 152 bin 212 tutuklu ve hükümlü olduğunu söyledi.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, yüksek müşavirlik görevine atadığı kardeşi Ünal Bozdağ ile ilgili TBMM Genel Kurulu’nda bir milletvekilinin sorusuna, "Kardeşim ben bakan olduğum için önemli görevlere gelemiyor" dedi.

TBMM Genel Kurulu’nda kamuoyunda ’Yargı Paketi’ olarak bilinen Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı görüşmelerinde, Adalet Bakanı bekir bozdağ, milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Cezaevlerinde kaç tutuklu ve hükümlü var yönündeki soruya Bozdağ, "Cezaevlerinde şuan 20 bin 736 tutuklu, 11 bin 410 hüküm özlü, 120 bin 66 hükümlü bulunmaktadır. Toplam 152 bin 212 kişi cezaevlerinde bulunmaktadır. Ayrıca uyuşturucuyla alakalı rakamlar sorulmuştu. Uyuşturucuyla ilgili tutuklu 7 bin 52 kişi, hükümlü ise 20 bin 702 kişi. Toplam 27 bin 54 kişi uyuşturucuyla ilgili tutuklu ve hükümlü olarak cezaevinde bulunmaktadır" dedi.

Cezaevindekilerin sıkıntı içinde olduğunu belirten Bakan Bozdağ, "Cezaevindekiler hakikaten orada sıkıntı içindeler. Biz görüşmelerimizin tamamının da bunlarla ilgili de Gündem maddesi yapıyor ve bu konuda cezaevleriyle ilgili konularda da adli işbirliğine önem veriyoruz" diye konuştu.

BAKAN BOZDAĞ: KARDEŞİM BEN BAKAN OLDUĞUM İÇİN ÖNEMLİ GÖREVLERE GELEMİYOR
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, yüksek müşavirlik görevine atadığı kardeşi Ünal Bozdağ ile ilgili TBMM Genel Kurulu’nda bir milletvekilinin sorusuna, "Kardeşim ben bakan olduğum için önemli görevlere gelemiyor" dedi.

TBMM Genel Kurulu’nda kamuoyunda ’Yargı Paketi’ olarak bilinen Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı görüşmelerinde, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Bir milletvekilinin kardeşinin yüksek müşavirliğe atanmasıyla ilgili soruyu, "Benim kardeşim hukuk mezunudur. 28 Şubat sürecinde sınava girmişti, hakimlik, savcılık kazanmıştı. O günden bugüne kadar da meslektedir. Benim kardeşimle ilgili sanki bir torpil geçilmiş gibi bir noktaya getirirseniz işi ona çok üzülürüm. Benim kardeşim çok çalışkan, zeki, başarılı bir insandır. Hayatı da ortadadır. Bakan olunca kardeşimi pasif bir göreve aldım. Bilirsiniz ki yüksek müşavirlik görevi bir kızak görevdir. Ben kardeşimi kızağa çektim, doğrusunu yaptım. Takdir beklerken eleştiri alınca üzüldüm. Kardeşim, onunla iftihar ediyorum, daha büyük görevleri hak ediyor. Kardeşi bakan olduğu için önemli görevlere gelemiyor, bu da onun kaderi" diye cevapladı.