İşte Erdoğan’ın konuşmasından satır başları:
 
Biliyorsunuz 18 büyükşehir kazandık, birinci sırada Konya ikinci sırada Kayseri. 30 Mart seçimlerini özellikle öncesinde, en son il mitingimizi Kayseri’de yapmayı planlamıştık. Takdiri ilahi, bir rahatsızlığımız sebebiyle ses kısıklığımız Konya ve Kayseri’de miting yapmamıza müsaade etmedi.
 
Zaman zaman Meclis’in yetkileri gasp edilmek istendi. Meclis milletten oluşur. Meclis seçimle gelmiş vekillerden oluşur ve milli iradenin tecelli ettiği yerdir. Ne yaptılar? 27 Mayıs 1960 darbe yaptılar. Başbakan Menderes’i ve iki arkadaşını idam ettiler. Bunun şakşakçısı kimlerdi? CHP zihniyetiydi. 12 Eylül’de yine müdahale ettiler. 28 Şubat’ta postmodern şekilde Meclis’i gölgelediler. Yine bir 27 Nisan gündeminde, Meclis’i tehdit etmek istediler. TBMM’yi korkutmak istediler. Geçmişte yaşanan acıları çok iyi bildiğimiz için, kefenimizi giyerek çıktığımız için izin vermedik. Çünkü biz kararlıydık.
 
27 Nisan bildirisiyle istediklerini elde edemeyince, cumhurbaşkanlığı seçimine müdahale etmek istediler. 367 diyerek dünyada örneği olmayan bir karar aldılar. Bir anayasa değişikliği yaptık, Meclis’te oyladık. Ardından size gittik. Siz de bu anayasa değişikliğini onayladınız. 367 garabetini ortadan kaldırdık. Kayserili bir kardeşimizi sayın Abdullah Gül’ü cumhurbaşkanı adayı yaptık, seçtik. 12’nci cumhurbaşkanımız o makama kendisi bu oyla geldi.
 
"AK PARTİ ADAYI BİRİNCİ TURDA SEÇİLECEKTİR"
 
Artık Türkiye’de cumhurbaşkanını vekiller belirlemeyecek dedik, artık asiller belirleyecek dedik. İşte şimdi 10 Ağustos’ta bu ülkede cumhurbaşkanını, yani cumhur kendi başkanını seçecek. Kayseri buna hazır mı? Birinci tur 10 ağustos, ikinci tur 24 Ağustos. Ben inanıyorum ki Ak Parti’nin göstereceği adayı birinci turda benim halkım seçecektir.
 
Şimdi CHP çıldırmaya başladı. MHP çıldırmaya başladı. Ne diyorlar? İşte cumhurbaşkanıyla başbakan kendi aralarında oturacaklarmış başbakanı seçeceklermiş. Biz öyle bir şey söylemedik. Biz istişareyle kararlarımızı hep aldık. Şimdi de en geniş anlamda istişarelerimizi yaptık yapıyoruz. Fakat CHP de MHP de bir şeyler öğrendi. Onlar da kendi aralarında bir şeyler yapıyorlarmış. Ve inşallah onlar da şimdi adaylarını gösterecek partimiz de gösterecek.
 
Tabi bundan rahatsız oldular olacaklar. Niye? Meclis’in yetkisi gasp etmek isteyenlere milletim en güzel cevabı meydanlarda verdi. Utanmadan sıkılmadan meydanlarda iktidarımızı yolsuzlukla suçladılar. Biz CHP ile MHP’nin koalisyon yapabileceğini biliyorduk ama buna bir de BDP katıldı. Yetmedi bir de Pensilvanya katıldı.
 
"BİRİLERİ NE DEMEK İSTEDİĞİMİ ANLAYACAKTIR"

Biz bunlara iyi niyetimizle davrandık. Ama bunlar arkadan vurdular. Sayın cumhurbaşkanımızı dinlediler, beni dinlediler. Genelkurmay başkanımı dinlediler. Dün söyledim bugün de söylüyorum. Anayasa Mahkemesi’nin de başkan ve üyelerini dinlediler. Herhalde birileri ne demek istediğimi anlayacaktır.
 
Geçtiğimiz yıl gezi olayları boşuna çıkmadı. Ne yapmak istediler? Zannettiler ki AK Parti iktidarını zora sokacağız. Ne oldu? Gezi olaylarında cevaplarını aldılar. 17 Aralık’ta da cevabını aldılar. Yetmedi 25 Aralık’ta da cevabı aldılar.
 
Şu Bahçeli hala konuşuyor ya. Bu ülkede millet sana gel hükümet ol dedi. Neyse koalisyon hükümetine girdin. Ne oldu? üç buçuk sene kaldın çekip gittin. Niye kaçtın? E kalsaydın ya. Bunlar Sakarya Kocaeli düzce depreminin altında kaldılar. O deprem bölgelerini öyle bıraktılar. Biz geldik inşa ettik. Biz Bingöl depremi yaşadık, bir yılda yeniden inşa ettik. Simav, Van depremini yaşadık, bir yılda inşa ettik. Biz buyuz.
 
Sadece bağırsın çağırsın. Bahçeli de öyle o da öyle. Ama şimdi Pensilvanya’da bunların bir kılavuzu var. kendisine dün yine çağrı yaptım. Eğer samimiysen dürüstsen ülkeni seviyorsan. Ne diyor? İnzivaya çekilmiş. Yahu Kayseri’den daha güzel inzivaya çekilecek yer olur mu? Gel Kayseri’ye İstanbul’a Bursa’ya Konya’ya. Niye gelmiyorsun? Pensilvanya bir inziva yeri olabilir mi ya.
 
"NE HOCAEFENDİSİ YA..."

Bir Müslüman, Müslüman kardeşini arkadan hançerlemez. Bir Müslüman, Müslümanı bırak, Müslüman olmayanı da dinleyemez, mahremine giremez. Hoca efendi, ne hoca efendisi ya? Sen başbakanı nasıl dinlersin, enerji bakanımı nasıl dinlersin, bakanların aralarındaki konuşmayı yasal olarak dinlemek de yasaktır. Ama bunlar bunu da yaptı.
 
"BABAMIZ OLSA ACIMAYIZ"
 
Dedim ya inlerine gireceğiz, inlerine. Ama akşamdan sabaha olmuyor, ama olacak. Sabırla yavaş yavaş bunları da yapacağız. Ülkem için, ulusal güvenliği tehdit eden kim olursa olsun. Babamız dahi olsa acımayız. Yolsuzluk noktasında kim olursa olsun asla affetmeyiz.
 
"DAHA NE BELGESİ ARIYORSUN"

Nerede bu paralel yapı nerede, belgesi nerede diyenler var. Bu dinlemeler belge değil mi? Daha neyi arıyorsun? Bu soruyu soranlar paralel yapıyı gizlemeye çalışanların kendileridir. Ya kendileri paralel oldukları için gizliyorlar, başka beklentileri oldukları için bu örgütle kendilerinin dayanışması olduğu için bunu muhafaza edenler var. Bak şimdi CHP birbirine düştü. Niye? Biz niye bunlarla dayanışmaya girdik.