Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, hobilerini ve boş vakitlerinde neler yaptığını Milliyet’e anlattı. Kitap düşkünü olduğunu ve her gittiği yerden kitap aldığını belirten Şimşek, “Böyle bir hastalık var. Kütüphane tamamen dolmuş durumda. Esra Hanım’ın bir çalışma odası vardı, orayı da işgal ettim. O da yetmedi. Garajda eve çıkmayan kitaplar var” dedi.
İngiltere’de part - time doktora yaptığını belirten Şimşek, “Londra Üniversitesi’nin ekonomi bölümünde. Zamana yayacağız onu” diye konuştu. Sabahları erkenci olduğunu 4 saat uyku ile idare ettiğini belirten Şimşek, “Tenis olmazsa olmaz. Sabah namazından sonra Tenise giderdim” dedi.

Fotoğrafçılığın büyük tutkusu olduğunu açıklayan Şimşek, şunları söyledi:

“Evde geçen yıl itibarıyla bütün ekipmanı olan iyi bir fotoğraf makinesi var. Lensleri ve her şeyi var. Geçen sene Batman’da ve Bolu’da fotoğraf çalışması yaptım. Hem bir tutkum var, hem de bir miktar yeteneğimin olabileceği kanısındayım. Dünyanın her yerinde iPhone ile de çekiyorum.”

Bilinmeyen yönlerini anlatan Şimşek, şunları söyledi:
Boş vakitlerinizde neler yaparsınız?

Tenis olmazsa olmaz. Tenis oynamam işin spor boyutu. Tenisten önce futbol oynardım, koşardım. Boş zaman olursa sinemaya gitmeyi seviyorum. Evde iyi bir DVD koleksiyonum var. Tiyatroya eskiden giderdim. Kitap düşkünüyüm. Evde artık kitapları koyacak yer kalmadı. Son dönemlerde okuyamasam dahi nereye gitsem alıyorum, böyle bir hastalık var. Kütüphane tamamen dolmuş bir durumda. Esra Hanım’ın bir çalışma odası vardı, orayı da işgal ettim.
 O da yetmedi. Garajda eve çıkmayan kitaplar var. Geçen sene uzun süredir planladığım doktorayı yapıyorum. İngiltere’de part time doktora yapıyorum. Londra Üniversitesi’nin ekonomi bölümünde. Zamana yayacağız onu. Sabahları erkenciyim. 4 saat uyku ile idare ediyorum. Sabah namazından sonra tenise giderdim. Fotoğrafçılık büyük tutkum.
 Evde geçen yıl itibariyle bütün ekipmanı olan iyi bir fotoğraf makinesi var. Lensleri ve her şeyi var. Geçen sene Batman’da ve Bolu’da fotoğraf çalışması yaptım. Hem bir tutkum var hem de bir miktar yeteneğimin olabileceği kanısındayım. Dünyanın her yerinde iPhone ile de çekiyorum.

Şimşek’in objektifinden

Bakan Şimşek, çektiği fotoğraflardan bazılarını Milliyet ile de paylaştı. Şimşek’in çektiği ve beğendiği fotoğraflardan biri Batman’ın dağlarında güneş batarken çekilen bir fotoğraf. Tarlada çapa yaparken yorulan ve dinlenen bir kişinin de fotoğrafını beğenen Şimşek’in sahilde martıları gösteren karesi de dikkati çekiyor.

İkizlerle hayatım değişti
İkizlerinize vakit ayırabiliyor musunuz?

Eşim her gün birkaç kez resimlerini gönderiyor. Onları o çerçevede takip ediyorum. Ben evdeyken yardımcı oluyorum. Bakıcılar var ama ben evde olunca gece geç saatlere kadar uyandıklarında alıyorum, mamalarını veriyorum. Altlarını değiştirmeye yardımcı oluyorum. Uyutmak için gezdiriyoruz. Sabahları erkenden kalkıp yardımcı oluyorum. Hayat inanılmaz farklı oldu. Daha önce evdeyken yaptıklarımla şimdi evdeyken yaptıklarım çok farklı. Şimdi tamamen çocuklara odaklı hayat tarzı var. Daha önce erkenden kalkar gidip sporumu yapardım. Bu aralar gittiğim andan itibaren Sara ve Azra’yla ilgileniyorum. Kendinizi hiç yorgun hissetmiyorsunuz. Bir huzur veriyor. Bazı günler bayağı ağlıyorlar ama hepsi geçiyor. Anlatılması zor bir duygu.

İsimlerini nasıl seçtiniz?

Bir tanesi bana benziyor, Sara. Önce doğan. Azra da annesine benziyor. Birer dakika arayla doğdular. Bana benzeyen biraz karakter olarak da bana benziyor. Daha sakin. Azra çok daha hareketli. Ailede olmayan bir isim seçelim dedik. Kısa olsun. 4 harfi aşmasın. Sara, HZ. İBRAHİM peygamberin eşinin ismi. Aynı zamanda prenses anlamına geliyor. Azra ise Hz. Meryem’in ikinci ismi. Ayak değmemiş kumdu galiba.