Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölüm Başkanı ve Uluslararası Ekonomi Uzmanı Prof. Dr. Yusuf Bayraktutan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, büyüme rakamlarının en önemli iktisadi performans göstergelerinden biri olduğunu ama geçen yıl mayısta başlayan ve aralıkta devam eden siyasi belirsizliklerin henüz geride kalmadığını söyledi.

Yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimleri ve sonrasındaki senaryoların özellikle yatırımcılar açısından belirsizlik oluşturduğuna dikkati çeken Bayraktutan, "Yerel seçimlerde alınan bu sonuçlar, iktidarın ve Başbakan'ın başarılı olduğunu tartışmasız yansıtıyor ama Başbakan, bu sonuçlardan kuvvet alarak cumhurbaşkanlığına aday olursa, ondan sonraki süreçte nasıl siyasi yapılanma olacağı gibi yeni belirsizlikler de var. O yüzden Türkiye açısından 2014 zor bir yıl" diye konuştu. 

Bayruktutan, bütün belirsizliklere rağmen Türkiye'nin iktisadi unsurlarında ciddi bozulma olmadığını vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Mesela, normalde seçim yılında bütçede ciddi bozulma olur ama Türkiye'de böyle olmadı. Ciddi bir mali istikrar var Türkiye ekonomisinde. Bu, ilk 3 ayın verilerine de yansımış durumda. Cari açığın milli gelire oranında düşüş devam ediyor... Yanı kırılganlıkları azalmış bir ekonomi olarak Türkiye ekonomisi büyüme potansiyeline sahip. Yüzde 4, Türkiye ekonomisinin çok zorlanmadan ulaşabildiği büyüme oranı olarak gözlemleniyor ama 2023 hedefleri için biraz daha fazlası lazım." 

Son birkaç yıldır gerileyen büyüme rakamlarının 2023 hedeflerine ulaşılabilmesi açısından yeniden yüzde 7'lere yükselmesi gerektiğini dile getiren Bayraktutan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bunun için içerideki ve dışarıdaki belirsizliklerin geride kalması gerekiyor. Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında genel seçim var. Hem dışarıda Türkiye'nin etrafında ve Amerika'da olup bitenlerle ilgili hem de içerideki siyasi gelişmelerle ilgili belirsizlikler sağlıklı, daha öngörülebilir hale gelirse Türkiye ekonomisi 2015'ten itibaren daha rahat koşullara kavuşabilir. Genel seçimler belki erkene alınabilir, cumhurbaşkanlığı seçimleriyle birleştirilebilir. Yani önümüzdeki 4-5 ay ,Türkiye'nin hem iktisadi hem de siyasi gelecek senaryoları açısından önem arz ediyor."