Dev şirketler yatırımcısını mutlu etti
Tarih: 02 Mart 2014 - 07:53
Son 10 yılda borsaya gelen ve 2 milyar TL’nin üzerinde piyasa değerine sahip şirketler yatırımcısına kazandırdı
Siyasi gerilim ve 30 Mart yerel seçimleri nedeniyle piyasalarda hareketlilik artarken, şirketler bilançolarını açıklamaya devam ediyor. Bilinçli yatırımcılarsa pozisyon alacağı hisseleri seçerken kademeli alımda bulunuyor.
Zeynep Aktaş'ın Milliyet'teki haberine göre yatırımcı tercihlerinde ilk öne çıkan ise büyük şirketler. Kurumsallaşmış olmaları, piyasa değerlerinin yüksek ve likit olması, şeffaflığı öne çıkarmaları ile bu şirketler, özellikle piyasada ağırlığı olan yabancı yatırımcıların dikkatini çekiyor. Son 10 yılda borsaya gelen ve piyasa değeri 2 milyar TL’nin üzerinde olan 11 şirket var. Türk Telekom, Halk Bankası, Bim, Coca Cola İçecek, bu şirketler içerisinde 10 milyar TL ve üzerindeki piyasa değeriyle dikkat çeken firmalar arasında. Bu şirketlerden Türk Telekom ilk işlem gördüğü günden bu yana BİST 100 Endeksi’nin üzerinde kazandırdı. BİM, endeksin yüzde 838 üzerinde kazandırırken Coca Cola, endekse göre yüzde 280 prim yaptı.
Halk Bankası % 9.6 primli
Halka arz edildiği günden bu yana gerçekleştirdiği prime göre kazandıran firmalardan olan Halk Bankası ise 2007’de işlem görmeye başladı. Hisse, geçtiğimiz mayıs ayından bu yana ciddi bir gerileme yaşamasına karşın endeksin yüzde 9.67 üzerinde primli olmaya devam ediyor. Ancak reel olarak yatırımcısına kaybettirdiğini hemen hatırlatmak isteriz.
17 Aralık operasyonuyla birlikte ismi çok sık tartışma konusu olan banka, bu süre zarfında da değer yitirmeye devam etti. Bununla birlikte hâlâ aracı kurum tavsiyeleri arasında yerini alıyor. Yatırımcılar, Bankaya ilişkin gelişmeleri yakından takip etmeye devam ediyor.
Endeksi katlayan getiriler
Borsada kazanmayı garantiye almak isteyenler, kurumsal ve büyük firmaları tercih ediyor. Ancak her büyük şirket yatırımcısına kazandıracak diye genelleme yapmak mümkün değil. Şirketlerin kârlılıkları gözönünde bulundurulduğunda fiyat/kazanç oranları düşük kalıyorsa, bu durum performanslarına olumlu yansıyacaktır.
Portföy seçim programı queenstocks’la yaptığımız analizde büyük ve ucuz şirketlerin uzun vadede kazandırdığını görüyoruz. Piyasa değeri 300 milyon TL’nin üzerinde olan ve fiyat/kazanç oranı en düşük 10 hisseye yapılan yatırım, 10 yılda endeksin üzerinde getiri sağladı. Endekse yatırılan 100 TL, günümüzde 266 TL oldu.
Piyasa değeri yüksek ve fiyat/kazanç oranı düşük 10 hisseye yatırılan 100 TL’nin ulaştığı değer ise 1.140 TL oldu. Kazanmak için karışık formüle gerek yok. Temel bir yatırım stratejisi dahi, uzun vadede endeks karşısında yüksek getiri sağlayabiliyor. Piyasa değeri yüksek ve fiyat/kazanç oranı düşük olan şirketler, belki yüksek riskli küçük hisselerin zaman zaman gerçekleştirdiği çıkışları göstermeyebiliyorlar. Ancak daha az riskle endeksten daha iyi performans sergiliyorlar.
Borsada usulsüzlük yapana ceza yağdı
SPK, 2006-2012 dönemini kapsayan yedi yılda borsada gerçekleşen usulsüzlüklere 25 milyon TL idari para cezası kesti. Şahıs, aracı kurum, şirket, bağımsız denetim şirketlerinden oluşan toplam cezalı sayısı 569 oldu. Toplam 244 kurum ceza aldı. Para cezaları 2011’de 6 milyon TL ile tavan yaptı. Krizi fırsat bilenler için açığa satışlar, manipülatörlerin oyunları, aracı kurumların haksız işlemleri, mağduriyetleri artırınca SPK’nın kestiği cezalar arttı.
Küçükler suistimale açık
Bilgiye ulaşmada zorlanan ve yorumlamada yetersiz kalan bireysel yatırımcıların birikimleri suistimale açık hale gelebiliyor. Bir de fırsat peşinde koşma hevesi eklenince, ciddi kayıplar oluşabiliyor.
Batak bir şirketin hissesini ‘yükselir’ umuduyla alabiliyor, aylarca bekledikleri hisseyi ilk hareket ettiği noktada satabiliyor ya da zirvedeki hissenin daha da çıkacağı umuduyla alım yaparak elinde patlatabiliyorlar. SPK bu noktada eğitimin önemine vurgu yapıyor.
Ancak meselenin sadece bilgi eksikliği olduğunu söylemek de zor. Neticede yapay piyasanın oluşturulduğu, asılsız haberlerin yayıldığı ya da şirketlerle ilgili gelişmelerin zamanında açıklanmadığı veya taraflı raporların yayınlandığı bir ortamda, bireysel yatırımcının sağlıklı karar verebilmesini beklemek hayalcilik olur.
Böylesi durumda sadece SPK’nın keseceği cezalarla yatırımcıların mağduriyetinin giderilmesini beklemek zor. Cezalar belki bir nebze göz korkutabilir ama haksız kazancın her daim cazip olduğu bir ortamda sırf cezalarla sorunu çözmek mümkün değil. Esasen bu noktada her kuruma belli oranda sorumluluk düşüyor.
Her kurumun bulunduğu platformda görevini layıkıyla yerine getirmesi, piyasanın gelişmesine ve korunmasına katkıda bulunacaktır. Özellikle aracı kurumların kendileri üzerinde gerçekleştirilen şüpheli işlemlere mani olması ve bu işlemleri Kurul’a bildirmesi, bağımsız denetim firmalarının daha hassas denetimde bulunması önemli hususlar. Yatırımcı bilgiye, doğru ve zamanında ulaştığında, usulsüz işlemler kaynağında önlendiğinde, daha şeffaf ve güvenli bir piyasanın oluşması da mümkün olacaktır.
2014 yılında cezalar arttı
2014 yılının ilk ayıyla birlikte piyasada gerçekleşen usulsüzlüklerle alakalı para cezaları gelmeye devam etti. Ocak ayında kesilen idari para cezalarında; Kombassan, Tekstil Yatırım ve AnadoluYatırım alt sınırdan ceza alırken; Galip Öztürk üst sınırdan para cezası aldı. Kurul, piyasanın daha sağlıklı bir şekilde işleyebilmesi için caydırıcı tedbirlerin yanı sıra cezalandırıcı tedbirlerin de devreye girmesi için hareket halinde olduğunu gösteriyor.
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/dev-sirketler-yatirimcisini-mutlu-etti/408841