Yazdır

Piyasaları nasıl bir hafta bekliyor

Tarih: 05 Ocak 2014 - 08:00

FED'in politika değişikliği ve dünyada paranın yön değiştirilme isteği Türkiye ve diğer benzer ülkeleri en az iki yıl sürecek bir trende sokmuştu...

Piyasalar durulacak mı? Borsa ve döviz piyasalarındaki aşırı hareketlilik ne zaman sona erecek? Türkiye’nin daha çok yol alması gerektiğinin ortya çıktığını söyleyen Zaman Gazatesi Yazarı Selim Işıklar, "Piyasalar için yorum yapabilmek belki de en zor olanı" diyor. Amerika Merkez Bankası’nın (FED) politika değişikliği ve dünyada paranın yön değiştirilme isteği ve algısının Türkiye ve diğer benzer ülkeleri en az iki yıl sürecek bir trende soktuğunu söyleyen Işıklar, önemli uyarılarda bulunuyor. İşte Işıklar'ın o yazısı:

Mayıs ortasında Türkiye’nin notu yükseldiği gün piyasaların neredeyse yukarı gidecek alanı kalmamış, tahvil faizleri yüzde 4,6’da tarihi seviyeye gelmiş, dolar sinsi sinsi yükselmeye başlamıştı. Kimse kimseyi aldatmasın, süreç diğer ülkelerde de farklı işlemiyor. Brezilya örneği ortada, faizleri Türkiye’den farklı değil. Yüzde 10’a yakın üstelik enflasyonu daha düşük bu ülkenin. Aynısı Rusya’da söz konusu; faizler Türkiye’den yüksek ve merkez bankasındaki aşırı büyüklüğe rağmen, üstelik petrol ve doğalgaz gelirleri yüksek olan bir ülkeden bahsediyoruz. Türkiye not artış beklentisi ve özellikle Körfez ülkelerinin ilgisi sebebiyle cazibe merkezi konumuna gelmişti. Ancak siyasi istikrar ve ekonomik güven dikensiz gül bahçesi değildi. ‘Arap Baharı’ olarak başlayan isyan hareketleri ve tahtların sallanması, dünyada lider değişimleri için düğmeye basılması bildiğimiz şeylerdi. Özellikle Suriye başta olmak üzere dış politikada yalnızlığa terk edilen Türkiye’nin asıl meselesi halkı kutuplaştıran yaklaşımlar olmuştu.

Elbette iyi ekonomi, çok sağlıklı bir sistemle birlikte olduğu takdirde devamlılık gösterir. Ekonomiyi sadece döviz kurları üzerinden götürmeye kalkarsak hiç beklemediğimiz bir anda bir krizle karşılaşabiliriz. Türkiye’de piyasanın aktörleri yabancı. Yabancı yatırımcıların neredeyse yüzde 80’e sahip oldukları bir sistemde ne zaman ne olur bilinmez. Eğer istediğimiz bağımsız bir oyuncu olmak ise piyasalarımızı dış sermaye ile güçlendirmek yetmeyebilir. Diğer reformlarla desteklenmezse, sadece bankacılık sisteminde reform yapmak da kayıpları önlemeye yetmez. İçinde bulunduğumuz süreç Türkiye’nin daha yol alması gereken çok yolu olduğunu ortaya koyuyor. Belki bugüne kadar biz gelişmiş ülke rolü oynadık ama unutmayalım eksen Doğu’ya kaydıkça ortaya daha büyük sorunlar çıktı.

Ekonominin temelleri sağlam ama güven kaybını ve belirsizliği aşmak çok kısa süreli olmayacak. Piyasalar hem FED’in politika değişikliği hem de son yaşanan gelişmelerden başını kaldıramadı. Önümüzdeki hafta dışarısı için FED başkanlığı seçimleri pazartesi ve salı için olumlu gözüküyor. İçeride ise Başbakan’ın toplantı ve açıklamaları önemini koruyacak. Çarşamba günü ise ABD özel sektör istihdam verileri ve cuma günü ABD işsizlik verisi ve tarım dışı istihdam verilerinin önemi büyük. Özel sektör istihdam verilerinde 215 bin kişilik artış, tarım dışı istihdamda ise 203 bin kişilik bir artış beklentisi var. Eğer siyasi açıdan gerilim biraz düşer ve yapıcı söylemler söz konusu olursa toparlanma yaşanır. Aksi halde seçimlere kadar sürekli kâbus senaryoları görmeye devam edebiliriz. Türkiye’nin yeniden rotasına girmesi için bölgedeki kaosun sona ermesi ve yeniden AB çıpasını gündeme alması gerekebilir.

2014 en uzun yıl olmaya aday

Son günlerde yaşanan ve piyasaları da aşırı kayıplara uğratan gelişmeler, Türkiye için 2001’den bu yana en uzun ve en belirsiz bir yıl vaat etmek üzere. Aslında meseleyi salt Türkiye’ye indirgediğimizde piyasaların FED politika değişikliği ile bozulmasını tercih ederdim. Zira bu bozulma belirsiz bir süreç ortaya koymayabilir ama temkinli olmayı gerektirirdi. Son gelişmeler sonrası zaten kırılgan ülke pozisyonuna sokulmak istenen ülke, ters algı döneminde daha büyük zorluklarla karşı karşıya kalmak üzere. Açıkçası dolar/lira paritesini yorumlarken FED politika değişikliği sebebiyle böylesi bir yükseliş bekliyordum. Zira sadece Türkiye değil diğer gelişmekte olan ülkelerde de para birimleri değer kaybediyor. Son günlerde Brezilya Reali de dolar karşısında değer kaybediyor. Faizler konusunda Türkiye bence hata yaptı. Zira ABD 10 yıllıkları yüzde 3’e dayanmışken hatta bir iki yıl içinde yüzde 5’e kadar yükselecekken, enflasyonu yüzde 7 olan Türkiye’nin politika faizi yüzde 4,5 olmamalıydı. Sonuç olarak 2001 yılından sonra bankacılık sistemini güçlendirerek krizleri atlatan Türkiye’nin FED politika değişikliği girdabına az sorunla girmesi mümkün olamadı. Bu sebeple 2014 yılı politik kasırgaların etkisiyle sert başladı. Dolar, lira karşısında beklediğim seviyeye yaklaştı ama özellikle Brezilya Reali konusunda benzer kaygılar taşıyorum. Real 2001’deki zirvesine yol alırsa durum ciddileşebilir. Türkiye için hayırlısı neyse o olsun inşallah.
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/piyasalari-nasil-bir-hafta-bekliyor/404880