BDP Van Milletvekili Özdal Üçer ile eski Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Meclis Genel Kurulu'nda yumruklaştı. Kavganın, Üçer’in daha önce kızını tedavi etmediği için doktorla yaptığı tartışma kaynaklı olduğu öğrenildi. Üçer, tartışma sonrası gazetecilere, “O maganda adam, terbiyesiz, yanımdan geçerken bana tahrik edici davranışta bulundu” dedi.
BDP’li Üçer, "Yumruk atmadım. Çok terbiyesiz bir adam. 3 yaşındaki kızım trafik kazası geçirmişti. Doktora müdahale etmediğim halde ettiği bilgisini sızdırdı, kamuoyuna ettiğimi söylüyor. Terbiyesiz, maganda adam benimle ilgili çarpıtılmış bilgileri kamuoyu ile paylaştı. Ben de o doktordan faşist yaklaşımından hesap soracağım" dedi.
Eski Bakan Akdağ’ın tahrik edici bir tutumla Genel Kurul salonunda yanından geçtiğini iddia eden Üçer, ‘’Ben de kendisine kızıma, aileme ve eşime yaptığının ahını bulacağını söyledim. Aynısının onun ailesinin başına geldiğinde benim ne hissettiğimi anlayacağını söyledim.
Anneme dua etmesini söyledim. Terbiyesizlik yaptı. Zaten terbiyesiz bir adam. Bana onun yüzünden siyasi linç uygulandı.
Kendisine 3 yaşındaki kızımın trafik kazası geçirdiğini ama doktorun faşist bir tavırla eşimi, kızımı ölüme terk ettiğini, bana saldırdığını söyledim.
Ama artık Bakan’ın da doktorun da canı cehenneme. Bana haksızlık yapan 3 yaşındaki kızımın üzerinden beni siyasi linçe sokan her kimse diliyorum ki onların da başına bunlar gelmesin’’ diye konuştu.
Üçer’in muhalefet kulisinden ayrılmasından sonra eski Bakan Recep Akdağ kulise geldi ve gazetecilerin sorularını yanıtladı ve olayı şöyle anlattı:
"Genel Kurul’da BDP’li Milletvekili Sırrı Sakık ile sohbeti ettiğim sırada adını zikrettiğiniz adam yanıma geldi.
‘Ben size beddua ediyorum’ dedi. ‘Çocuğum yaralandığında size doktorun tavrını anlatmıştım’ dedi. Kendisi doktora tokat atmıştı. Ben de kendisine ‘Beddua iki yönlü bir şeydir. Haklıysanız bana, değilseniz size döner’ dedim. ‘Anneme dua edin, böyle olmasaydı sizi de Başbakan’ı da vururdum’ dedi ve üstüme geldi.
Arkadaşlar tuttular. Ben de adam vurmanın bu kadar kolay olmadığını söyledim. Bütün olup bitenleri söz konusu vekilin ruhsal durumuna bağlıyorum."