Hakkari’nin Yükseova İlçesi’nde Mezopotamya Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Derneği (MEYA-DER) üyelerinin, PKK’lılara ait mezarların tahrip edildiğini öne sürerek yaptığı basın açıklamasının ardından başlayan olaylar bir süre sonra büyüdü.

Polisle göstericiler arasında çıkan çatışmada 34 yaşındaki Veysel İşbilir ile 32 yaşındaki Mehmet Reşit İşbilir ağır yaralandı ve kaldırıldıkları hastanede öldü. Ölenlerin amca- yeğen oldukları belirtildi.

HASTANEDE OLAYLAR ÇIKTI

Ölüm haberinin duyulması üzerine de ölenlerin yakınları hastaneye akın etti. İlçede gerginlik daha da tırmandı, ve hasta çevresinde önlem alan polislerin gitmesini istedi. Polis buradan ayrılmayınca kalabalığın tepkisi saldırıya dönüştü. Güvenlik güçleri göz yaşartıcı bomba kullanınca hastanede ve çevredekiler zor anlar yaşadı. Atılan taşlar ve polisin müdahalesi sırasında hastanenin camları da kırıldı.

YÜKSEKOVA DEVLET HASTANESİ BOŞALTILDI

Yüksekova’da çıkan olaylarda hayatını kaybeden Mehmet Reşit İşbilir ile Veysel İşbilir’in cenazelerinin bulunduğu Yüksekova Devlet Hastanesi’nde polis ile vatandaş arasında gerginlik tırmandı. Hastanede toplanan kalabalığı polis gaz bombası kullanarak dağıtmak isteyince vatandaşlar polise taş attı. Polis, müdahale sırasında gaz bombası kullanınca hastanede tedavi gören hastalar tahliye edildi. Çıkan olaylarda polis güvenlik odası ateşe verilirken, olayların son bulmasının ardından cenazeler otopsi için Van’a gönderildi.

BDP HAKKARİ'YE GİTTİ

Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, dün akşam Halkaların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Ertuğrul Kürkçü ve HDP’nin İstanbul Belediye Başkan Adayı Sırrı Süreyya Önder BDP İstanbul İl Başkanlığının düzenlediği dayanışma yemeğine katıldı. Okmeydanı'nda bir restaurantta düzenlenen yemekte konuşan BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Yüksekova’daki olaylarda ölen iki kişiye Allah'tan rahmet ve yakınlarına baş sağlığı diledi.

''KATLİAMA KARŞI TEPKİLERİNİ MERAK EDİYORUZ DUYMAK İSTİYORUZ''

Demirtaş, "Bu partimize, partililerimize, halkımıza, gençlerimize yönelik ilk saldırı değil, maalesef ki tanık olduğumuz ilk katliam değil. Kürt halkı onuruyla yaşamaya karar verdiği günden bu yana coğrafyamızın her metrekaresinde, her sokağında, her mezrasında tanık olduğumuz vahşetin bir parçasıdır Yüksekova’da yaşananlar. Barış için elini değil bütün vücudunu taşın altına koymuş Kürde düşen yine katliamdır. Daha birkaç gün öncesine kadar Diyarbakır çıkarmasıyla bütün Türkiye’ye barış mesajları verenlerin bu katliama karşı tepkilerini merak ediyoruz duymak istiyoruz" dedi.

''HAKKARİ’DE ANALAR AĞLIYOR''

"Hakkari’den Edirne’ye kadar artık analar ağlamıyor artık barış süreci var diyenlere buradan sormak istiyorum" diyen Demirtaş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Hakkari’de analar ağlıyor. Bu anaları bizzat sizin emrinizle işbaşına gelmiş olan kirli politikanızı uygulayanlar ağlatıyor. Eğer barşı mesajında samimimyseniz şimdi Yüksekova’da yaşanan katliama karşı hükümet olarak Başbakan olarak ne diyeceğinizi merak ediyoruz, duymak istiyoruz. Hakkari Valiliği'nin yaptığı gibi çatışmada öldürülmüş iki kişi olarak mı açıklayacaksınız, yoksa 34 ve 32 yaşında amca yeğen, Yüksekova oto sanayisinde çalışan iki işçinin katledilmesi vesilesiyle halkımızdan özür mü dileyeceksiniz. Bunu duymak istiyoruz."

''YÜKSEKOVA’DA OLACAĞIZ''

Yüksekova Devlet Hastanesi acil servisine polislerin gaz attığını iddia eden Demirtaş, "Hastanenin camlarını çerçevesini indirip oradaki cenazeleri zorla alıp kaçırıp Van’a götürüyorlar. Biz çıkıp ne güzel süreç var analar ağlamıyor diyeceğiz. Kusura bakmayın biz iki yüzlü değiliz. Barışa canımız feda ama bu zulme karşı da karşınızda göreceğiniz şey 7’den 70’e direniş için söz vermiş Kürt olacaktır. Karşınızda başka şey göremeyeceksiniz. Kısmet olursa yarın (bugün) Yüksekova’da olacağız. Hem cenazelerimize hem halkımıza sahip çıkacağız. Barışa ve sürece sahip çıkmak isteyenleri de Yüksekova’da yaşanan katliam vesilesiyle seslerini yükseltmeye davet ediyoruz" dedi.

"Analar ağlamıyormuş. Sadece Gezi olaylarında 7 kişinin anasını ağlattınız. Medeni Yıldırım’ı Lice’de katlettiniz anasını ağlattınız" diyen Demirtaş sözlerini şöyle tamamladı:
"Orada operasyonları durdurmuş ama polis her yerde halka saldırıyor. Yüksekova Devlet Hastanesi aciline kar maskeleriyle özel harekat polisleri baskın düzenliyor. Bir halk cenazelerine sahip çıkacak buna bile tahamül gösteremiyor. Bunlar barış istemiyor mu merak ediyorum. Hakkari Valisi, İçişleri Bakanı, Başbakan oradaki o polislerden hesap soracak mı sormayacak mı merak ediyoruz. Orada provakasyon varsa bu polisler size bağlı değilse kime bağlıysa onu ortaya çıkarıp hesabını soracaksınız. Hangi yüzle hangi inançla süreçle ilgili barışla ilgili konuşacağız. Biz bu katliamın üstünün örtülmesine asla müsaade etmeyeceğiz"

HAKKARİ'DE KEPENKLER AÇILMADI

Hakkari merkez başta olmak üzere Çukurca, Yüksekova ve Şemdinli ilçelerinde esnaf sabah saatlerinden itibaren kepenk açmadı.

CENAZELER VAN’DAN YÜKSEKOVA’YA GÖNDERİLDİ

Hakkari’nin Yüksekova İlçesi’nde çıkan olaylar sırasında ölen Mehmet Reşit İşbilir ve Veysel İşbilir’in cenazeleri yapılan otopisi ardından Yüksekova’ya gönderildi. Yüzüncü Yıl Üniversitesi Dursun Odabaşı Tıp Merkezi’nde yapılan otopisi ardından Sebze Hali Camii’ne getirilen cenazeler burada Yüksekova Belediyesi’ne ait cenaze aracına yerleştirilerek BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın da aralarında bulunduğu konvoy eşliğinde Yüksekova’ya götürüldü.

OTOPİSİ RAPORLARI TAMAMLANDI

Olaylarda ölen Mehmet Reşit İşbilir ve Veysel İşbilir’in Yüzüncü Yıl Üniversitesi Dursun Odabaşı Tıp Merkezi’nde yapılan otopsisi sonucunda ateşli silahla öldükleri belirlendi. Ön otopsi raporunda Mehmet Reşit İşbilir’in vücudunun çeşitli yerlerine 6 kurşun, Veysel İşbilir’e ise tek kurşun isabet ettiği, bunun sonucunda meydana gelen iç kanamadan öldükleri rapor edildi.

Van Baro Başkanı Avkat Murat Timur, M. Reşit İşbilir’e kurşunlardan 2’sinin göğüse, 1 tanesinin kaburga, 1 kurşunun boyun bölgesine, 2 kurşunun ise ellere isabet ettiğini söyledi. Timur, Veysel İşbilir’e bir kurşunun isabet ettiğini, bu kurşunun da sol yanaktan girip, sağ omuzundan çıktığını kaydetti. Avukat Timur, otopsi işlemleri ardından bir raporla birlikte ekspertiz raporu hazırlanacağını söyledi.

Kurşunların uzun namlulu silahtan çıktığını belirten Timur, şöyle konuştu:
"Bu nitelikli dosya, ciddi bir şekilde soruşturulmalıdır. Bu olayı işleyenler malesef ceza almadan kurtuluyor. Bu da bir sonraki suça karışmalarına olanak sağlıyor. Bu tür suçlular, ciddi biçimde soruşturulup, failler yargı önüne çıkarılmalıdır. Ben bundan sonra da yine ilgililerin çıkıp, 'Konuyu en ince ayrntısına kadar soruşturacağız' diyeceklerini düşünüyorum. Bu olayın diğer bir çok olayda yapılan açıklamalar gibi havada kalmamasını umuyorum. Toplum vicdanının rahatlatılması için bu kez bu suçluların bir an önce ortaya çıkmasını bekliyoruz. Bu dosya da diğer dosyalar gibi kapanmamalıdır."

HASTANE TEMİZLENDİ

Dün gece polis ile bir grup arasındaki gerginlik nedeniyle camları ve çeşitli odaları tahrip edilen Yüksekova Devlet Hastanesi’nde durum normale döndü. Olaylar ve kullanılan gaz bombaları nedeniyle boşaltılan hastane temizlendikten sonra yeniden hasta kabul etmeye başladı.

YÜKSEKOVA’DA GERGİNLİK ÇIKTI. GERGİNLİĞİ BDP'LİLER ÖNLEDİ

Mehmet Reşit İşbilir ve Veysel İşbilir’in cenazelerinin Yüksekova’ya getirilişi sırasında olaylar çıktı. BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın da aralarında bulunduğu uzun bir konvoyla getirilen cenazeler, binlerce kişi tarafından ilçe girişinde karşılandı.

Cenazelerin karşılanması sırasında bölgede önlem alan polisler ile toplanan grup arasında gerginlik görüldü. Gerginlik sırasında polis basınçlı su ve plastik mermi kullandı. Buradaki olaylar BDP’li yöneticilerin devreye girmesi ile yatıştırıldı. Cenaze aracının yoluna devam etmesi üzerine olaylar sona erdi.

Olaylar sırasında konvoyda bulunan BDP Genel Başkanı Demirtaş’ın aracına bir minibüs koruma yapması da dikkat çekti. Mehmet Reşit İşbilir ve Veysel İşbilir’in cenazeleri ise Orman Mahallesi’nde bulunan Kışla Camii’ne getirildi. Burada kılınacak cenaze namazı ardından amca-yeğen, ilçedeki Akalın Mezarlığı’da toprağa verilecek. Cenaze törenine, Demirtaş’ın yanı sıra HDP Eşbaşkanı Sabahat Tuncer, BDP Milletvekilleri Esat Canan, Özdal Üçer ve Adil Zozani de katıldı.

Kepenklerin kapalı olduğu Van’ın Başkale İlçesi’nde ise Van’dan gelen cenazeler 100 araçlık bir konvoyla karşılandı. Sabah saatlerinden itibaren cenazelerin Van’dan gelmesini bekleyen ve aralarında Başkale BDP İlçe Başkanı Senar Yeşilırmak, Başkale Belediye Başkanı Eylem Açıkalın’ın da bulunduğu binlerce kişi Başkale belediyesi önünde sloganlar atarak beklemeye başladı. Cenaze konvoyunun ilçeye girmesi ile birlikte kalabalık Van-Hakkari yolunu trafiğe kapattı. Öcalan, posterlerini taşıyan kalabalık, sloganlar eşliğinde belediye önünden ilçe çıkışına kadar yürüyerek cenazeye eşlik etti.