Mavi Marmara krizinden sonra İsrail ile ilişkiler bir türlü rayına giremedi. Zorlu Grubu ise gözünü İsrail’in Leviathan bölgesindeki 450 milyar metreküp doğalgaza dikti.
Vatan'ın haberine göre, Hidrokarbon aramalarının sonucunda önemli doğalgaz kaynaklarına ulaşan İsrail bu kaynaklarını Avrupa’ya ulaştırmanın yollarını ararken, Zorlu Enerji İsrailli şirketlerle birlikte bu kaynakları Türkiye’ye taşıyan boru hattının yapımı ve 10 milyar metreküplük gaz ithalatı için yürüttüğü görüşmeleri hızlandırdı.
Kamu ve özel sektör kaynakları, görüşmelerin iki ülke özel sektör şirketleri tarafından yürütüldüğünü belirtirken, masadaki opsiyonlar arasında 3.5 milyar dolar maliyeti olan boru hattı döşenme işi olduğunu da vurguladılar.
Çok iyi bir güzergah
Görüşmelere yakın üst düzey bir yetkili, “Zorlu Grubu, İsrail’den 10 milyar metreküp doğalgaz getirmek için görüşmeler yapıyor. Bu proje yavaş ilerliyor ancak ileride olumlu sonuçlanabilir” dedi. Zorlu Holding CEO’su Ömer Yüngül ise Türkiye’nin İsrail gazı için çok iyi bir güzergah olduğunun altını çizerek, “Hatta bunun en iyi güzergah olduğunu söyleyebilirim” dedi ancak görüşmeler yaptıklarını teyit etmedi. Bazı kaynaklar, İsrail’de bir enerji santralinde yüzde 25 paya sahip durumdaki Zorlu Grubu’nun İsrail’den doğalgaz getirme konusunda daha şanslı olduğunu belirtiyorlar. Zorlu’nun yanısıra başta Turcas olmak üzere bazı Türk grupların da İsrail gazı ile ilgilendiği biliniyor.
İsrail gazını taşıması öngörülen hattın bir kısmının deniz altından geçmesi ve Türkiye’nin güneyinden başlayarak ortasına kadar ulaşması öngörülüyor. Boru hattı olmadığı takdirde gazın sıvılaştırılmış şekilde CNG tankerleri ile taşınması da opsiyonlar arasında. İsrail enerjide dışa bağımlıyken ısrarlı aramalarla çok önemli gaz rezervlerine ulaşmıştı. Zorlu’nun ilgilendiği bölgede 450 milyar metreküp tespit edilmiş doğalgaz rezervi bulunuyor.
Politika enerjiyi değil enerji politikayı izler
İsrail Başbakanı Netenyahu Mavi Marmara krizin sonrası özür diledi ancak Türkiye tarafının Gazze ve tazminat isteğine henüz yanıt vermedi. Bu yüzden de ilişkiler çok düşük seviyede ilerliyor. Bir yetkili görüşmelerle ilgili olarak “Türkiye’den hükümetin onayı/oluru olmadan böyle bir projenin hayata geçmesi mümkün değil. Güney Kıbrıs gazı da masada. Orada da politik gelişmeler belirleyici olacak. İsrail’in ardından Güney Kıbrıs/Yunanistan ile de sıkıntılı alanlarda bazı adımların atılması gerekiyor. Önce politik ilerleme ardından enerji projelerinin ilerlemesi mümkün olur. Bu bölgedeki gazla ilgili olarak politika enerjiyi değil enerji politikayı takip edecek.” yorumunu yaptı.