Kurban Bayramı’nın yaklaşmasıyla birlikte kurbanlıklarla ilgili önemli bir sorun gün yüzüne çıkmaya başladı: Hayvan kaçakçılığı. Kaçakçılık özellikle Suriye ve Irak sınırında yoğunlaşıyor. Türkiye’nin en büyük beş firmasından biri olan Şahbazlar Besi İşletmesi’nin yönetim kurulu başkanı Mehmet Şahbaz’ın verdiği bilgiye göre daha çok Suriye’den sağlıksız 4-5 yaşlarındaki koyunlar yurda sokuluyor. Sınırdan geçtikten sonra kaçakçı ya da koyunları alanlar ‘benim koyunum, unutmuş, küpelendirmemişim’ diyerek veteriner hekimlere küpe taktırıyor. Onlar da hayvanın kaçak olup olmadığına bakmaksızın işlem yapıyor. Ancak bu hayvanların çoğu hastalık riski taşıyor, hatta şap virüsü getiriyorlar. “Onun için bölgemiz şaptan kurtulamıyor.” diyen Şahbaz, bir de uyarıda bulunuyor: “Ucuz kurbanlıklara şüpheyle bakılmalı.”
    Hatay Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Hikmet Çivi de ilde kayıtlı ve kayıt dışı hayvan sayısında büyük fark olduğunu belirtiyor. Şehirde 100-115 bin arasında kayıtlı hayvan bulunduğunu, kayıt dışı hayvan sayısının ise 300 bine yaklaştığını ifade ediyor. Suriye’den getirilen kaçak hayvancılığın boyutunu ise şu sözlerle dile getiriyor: “Bazen günde 2 bin hayvan girerken bazen hiç geçmiyor. Bu, hayvan fiyatlarını olumsuz etkiliyor. 2 yıl önceki hayvan fiyatları neredeyse yarı yarıya indi. Bu düşüşün nedeni kaçak hayvanlar. Duyumlarımız, piyasadaki ucuz kurbanlıkların kaçak hayvanlar olduğu yönünde.”
    Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı yetkilileri ise hayvanların sınırda yakalanmadığı müddetçe kaçak sayılamadığını vurguluyor. “Küpe varsa sorun yok.” diyen yetkililer, “Yurda giren hayvan kaçak olmaz. Geçtiğimiz yıl kaçak hayvan ihbarlarını değerlendirdiğimizde küpeli hayvanlar karşımıza çıktı. Bunların kimisi Van, kimisi Batman, kimisi ise Şırnak küpeliydi. Hayvanın kulağına küpe takılıyorsa ona kaçak denilmez.” ifadelerini kullanıyor. (EBUBEKİR KORAN – ZAMAN)