Ülker markasının da sahibi Yıldız Holding bünyesindeki Gözde Girişim Sermayesi, Suudi Arabistan merkezli National Commercial Bank’ın yüzde 67 ile ana hissedar olduğu Türkiye Finans’taki yüzde 11.57 hissesinin satışı için geçtiğimiz aylarda start verdi. Akşam'ın haberine göre, bankada Boydak Grubu’nun da yüzde 22 hissesi var.  Geçen yıl şubelerden logosuna kadar yeniden yapılanan, imajıını yenileyen Türkiye Finans Genel Müdürü Derya Gürerk, bu sürecin büyüme hedeflerini etkilemeyeceğini savundu.
MÜŞTERİ SAYIMIZ YÜZDE 30 ARTTI
Satış sürecinin hissedarları ilgilendiren bir konu olduğunun altını çizen Derya Gürerk, ana hissedar NCB’nin Türkiye’ye çok inanan ve büyümek isteyen bir banka olduğunu vurgulayarak, “Yeniden yapılanmayla birlikte bilançomuzu yüzde 40 büyüttük. Bana gelen talimat ‘daha da büyü’ şeklinde. Bırakın küçülmeyi, büyümemizi ‘nasıl süreli kılarız nasıl artırırız ‘diye rogram yapıyorum” dedi.
- İmaj değişikliğinin size getirisi ne oldu?
Farkındalığımız, bilinirliğimiz arttı. Müşteri sayımız ikiye katlandı. Hem bireysel hem kurumsal tarafta çıkardığımız ürünlere yoğun ilgi var. Bireysel ve KOBİ’deki artış yüzde 38-40 bandında gidiyor. Bu büyüme oranı ciddi bir rakam. Kredilerde 17 milyar TL, mevduatta 14 milyar TL civarındayız. Ağustos 2013 itibarıyla mevduatımız yüzde 33’lük büyüdü. Şube sayımız yüzde 25, müşteri sayımız yüzde 30 arttı.
ÇOK İYİ YATIRIM ORTAMI VAR
- İlk 8 ayda hedeflerinizi ne ölçüde yakaladınız?
 Türkiye Finans’ın 2013 büyüme hedeflerini Ağustos itibarıyla tutturduk. Çok da iyi bir yatırım ortamı olduğunu düşünüyorum. Yatırımcı için yatırımını yapabilme imkanı var. Bankalarda da kaynak var.  İnşallah  en iyi şekilde değerlendiririz.
BU SON DALGADA TERCİH NAKİT OLDU
- Kurlardaki hareketlilik yatırm tercihlerini  etkiledi mi?
 Geçen seneler olduğu gibi bir satış furyasını görmedik. Eskiden oynaklıklarda bankacılık müşterisinin alım-satım işlemleri daha yoğundu. Biz bu dönemde  geçen senelere kıyasla çok yoğun bir satış gözlemedik. Satış olmamasına şaşırdık. Daha önceki senelerde çok hafif oynamalarda çok yoğun satışlar oluyordu. Böyle bir dinginlik var. Bundan da piyasada bir güven olduğunu anlıyoruz. Vatandaş döviz çıkar deyip dövize de saldırmadı. Çok ilginç bir süreç yaşadık. İnsanlar likitte kalmayı tercih etti. Bankalar olarak borçlarımızı yüzde 100 çeviriyor olmamız burada bir daralmayı getirmediği gibi bir dövize hücum olmadı.
TÜRK BANKALARININ KARLILIKLARI YÜKSEK FAİZLE DÜŞÜŞE GEÇER
- Faiz çıkışı sektörün kârlılığını nasıl etkiliyor?
Mayıs ayında referans fiyatlar yüzde 6.70’ler civarındaydı, bir anda yüzde 10’un üzerine çıktı. Biz havuz yönetimi yaptığımız için fiyatların ani düşüş ve çıkışına hem aktif hem pasif tarafı piyasaya göre gecikmeli tepki veriyor. Bankalar menkul kıymetlerden muhteşem kârlar elde etti. Katılım bankacılığının gecelik borçlanma gibi bir enstrümanı yok. Sonuçta kâr edeceğiz ama giderek kârlılık azalacak.