Türkiye’de Salı günü yapılan 10-yıllık tahvil satışında getirilerin yüzde 10,05’e ulaşması, yükselen piyasalardaki bozgun ile baş etme kabiliyeti konusunda yatırımcıları iknada karşılaştırdığı zorlukların son kanıtı olarak” değerlendirilirken “Türkiye’nin yıldızının söndüğü” gibi savlar dile getiriliyor.
ABD’nin borsa ve iş dünyasının gazetesi Wall Street Journal, “Türkiye, yükselen piyasalardaki bozgun ile baş etme kabiliyeti konusunda yatırımcıları ikna etmekte zorlanıyor. Bunun son kanıtı ise, kamu borçlanma maliyetlerinin üç yılın en yüksek düzeyine çıkmasıdır” sözleriyle girdiği haberinde Türkiye’nin Salı günü sattığı 10 yıllık tahvillerin getirilerinin Nisan 2010’dan bu yana en yüksek düzeyini oluşturan yüzde 10,05’ye çıktığının altını çizdi.
“TÜRKİYE, BAŞKA ÜLKELERDEN ÇOK ARTIRMAK ZORUNDA KALDI”
WSJ, Türkiye’nin tahvilleri ihraç edebilmek için Endonezya ve Macaristan gibi benzer durumlarda olan ülkelerden daha çok artırmak zorunda kaldığına da işaret ettiği haberinde ABD Merkez Bankası’nın (FED) politikasını sıkılaştırdığında “en kırılgan” ülkelerin Türkiye gibi geniş cari işlemler açığı olan ülkeler olacağı görüşüne de yer verildi.
“YÜKSELEN BİR YILDIZ İDİ, TALİHİ HIZLA AZALDI”
Türkiye’nin Mayıs ayında ikinci “yatırım yapılabilir” notunu aldığını, piyasaların rekor düzeylere tırmandığını, kamu tahvil maliyetlerinin de rekor düşük düzeyine indiğini anımsatırken “Ülke yükselen piyasalar arasında yükselen bir yıldız idi” sözünü de kullanan gazete, ancak Türkiye’nin “talihinin hızla azaldığı”nı savunarak şöyle devam etti:
“Hala, güçlü bir GSYH büyümesi var, aslında ikinci çeyrekte yüzde 4,4 idi ve tüm yıl için yüzde 3.5 olarak tahmin ediliyor. Ancak siyasi belirsizlikler ve protestolar, yükselen piyasalardaki satışlara denk düştü. Kaygılara ayrıca komşu Suriye’deki artan şiddet ekleniyor.”
WSJ, yaz aylarında yabancı yatırımcıların Türkiye’den 3 milyar dolara yakın kaynağı çekerken cari açığının Haziran ayında zirve yaptığını, liranın çöktüğünü de kaydettiği haberinde Merkez Bankası’nın ise devreye soktuğu politika araçları ve verdiği mesajlarla “piyasaları yatıştırmadığını” savundu.