Bankaların özkaynak ve sermaye yeterliliğinin ölçülmesine ilişkin Basel III kuralları ile uyumlu değişiklikler bugün Resmi Gazete’de yayımlandı.
 Türk bankacılık sisteminin yüksek sermaye yeterliliği, güçlü risk yönetimi, etkin denetim ve iç kontrol sistemi, sağlam özkaynak yapısı, yüksek likidite düzeyi, düşük kaldıraç oranı ve mevduat kaynaklı fonlama yapısı sebebiyle Basel-III kararlarının uygulanması sürecinde sorun yaşamayacağını düşündüklerini belirten analistler, Türk bankalarının sermaye yeterlilik rasyolarının hali hazırda yüksek olması dolayısıyla, Basel-III kriterlerine hazır ve uyumlu olan bankacılık sisteminin reel ekonomiyi destekleyerek ülkenin sürdürülebilir kalkınmasına sağlıklı bir ivme kazandıracağını belirtiyor.
İş Yatırım Bankacılık Sektörü Analisti Kutluğ Doğanay konuya ilişkin değerlendirmesinde, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun, (BDDK) Basel III kurallarına geçiş sürecinde bankaların sermaye, kaldıraç ve temettü dağıtımı kurallarına ilişkin bir dizi taslak değişikliğini kamuoyuna daha önce sunduğunu ve bir takvim düzeninde hayata geçirileceğini bildirdiğini anımsattı.
Resmi Gazete'de yer alan değişikliklerin ana sermaye yeterliliği oranının asgari yüzde 6 ve çekirdek sermaye yeterliliği oranının asgari yüzde 4,5 olarak tutturulması gerekliliği getirdiği bilgisini veren Doğanay, bu yönetmeliklerle birlikte uygulamaya 2014'ün başında geçileceğini kaydetti.
Doğanay, Basel III'e kademeli olarak geçişin 2018'e kadar devam edecek bir süreç olduğunu belirterek, Türk bankalarının sermaye yeterliliklerinin Basel III kurallarına göre oldukça kuvvetli olduğunu söyledi.
Banka yöneticilerinin verdiği bilgilere göre, Basel III kurallarının bankaların günlük iş akışını ve organik büyüme planlarını etkilemeyeceğini ifade eden Doğanay, değişikliklerin bankacılık sektörü hisseleri üzerine bir etkisi olacağını düşünmediklerini aktardı.