Vurgun büyük, bilanço ağır: 22 milyon TL!
Tarih: 27 Ağustos 2013 - 17:53
İzmir Gümrüğü’ne gelen bir ihbar, son yılların en büyük şeker kaçakçılığının yapıldığını ortaya çıkardı
İzmir'de yapılan bir ihbar son yılların en büyük vurgunlarından birini gün yüzüne çıkardı. Hürriyet'ten Dinçer Gökçe'nin haberine göre; Konya merkezli bir firma son üç yılda, iç piyasada satmamak şartıyla, Şeker Kurumu’ndan 10 bin 425 ton şeker aldı. Söz konusu şekeri piyasa fiyatının üçte birine aldı. Verilen taahhüt, söz konusu şekerleri kullanarak toz içecek yaparak ihraç etmekti. Ancak şekerler paketlenerek iç piyasada satıldı. Toz içecek ihracatı yapılıyor diye gösterilen konteynırlarında ise yüzlerce ton içme suyu çıktı. Yolsuzluğun parasal boyutu 22 milyon lira seviyesinde.Piyasada ‘C Şekeri’ olarak anılan, bir başka ifade ile iç piyasaya satılamayacak olan toz şeker ile ilgili büyük çaplı yolsuzluk, Ege Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğüne bağlı İzmir Gümrük Muhafaza Kaçakçılık ve İstihbarat’a 13 Temmuz günü gelen bir telefon ihbarı sonrası ortaya çıktı. Telefondaki kişi, Gümrük görevlilerine ayrıntılı bilgi verdi. T. Hububat Ambalaj Gıda Makine ve Sanayi A.Ş. isimli şirketin büyük bir hayali ihracat daha yapmak üzere olduğunu bildirdi. Söz konusu kişi aynı firmanın geçtiğimiz haziranda da benzer yöntemi kullanarak işlem yaptığını, son işlemin ise 14 Temmuz’da yapılacağını bildirdi.
‘TOZ İÇECEK YERİNE İÇME SUYU ÇIKTI’
Gümrük Muhafaza görevlileri, söz konusu malların bekletildiği limana gitti ve incelemelere başladı. Anılan firmaya ait 14 konteyner malın olduğu, ihracatın Almanya ve İngiltere’ye yapılacağı belirlendi. Söz konusu mallara ilişkin beyannamelerde, ihraç edilmek üzere olan malların 1.5 ton su 22.950 kilogram da toz içecek olduğu bilgisi yer alıyordu. Konteynırlar birer birer x-ray cihazından geçirildi.
TOZ İÇECEK DENİLDİ İÇME YÜZLERCE TON İÇME SUYU ÇIKTI
Ancak, elde edilen görüntülerde söz konusu malların tek cins olduğu anlaşıldı. Daha sonra konteynır kapıları açıldı ve fiziki incelemeye başlandı. Beyannamede belirtildiği gibi toz içecek değil, tüm malların içme suyu olduğu anlaşıldı. Çeşitli büyüklüklerde toplam 372 bin 360 litre su olduğu anlaşıldı. Konu İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık Bürosu’na bildirildi. Savcılığın talimatı ile piyasa değeri 1,1 milyon lira olan suya el konuldu.
İMALATTA KULLANMAK ÜZERE ALDI
Sıra, bir yandan firma sahiplerine ulaşmaya, bir yandan da firmanın geçmiş dönem işlemlerinin incelenmesine geldiğinde çarpıcı bilgiler ortaya çıktı. Konu ile ilgili Türkiye Şeker Kurumu’na yazılan yazı sonrası gelen cevapta anılan firma sahiplerinin 2010’dan bu yana 10 milyon 425 bin 510 kilogram C şekeri satın aldığı belirlendi. Şirketin bu şekerleri imalatta kullanarak elde edilen ürünleri ihraç etmesi gerekiyordu. Ancak, şirketin Konya Selçuk’taki merkezinde yapılan aramada, şekerlerin 5’er kiloluk paketlere konularak piyasaya sürüldüğü anlaşıldı. Şeker Kurumu’nda piyasanın üçte biri fiyatına alınan şeker, piyasaya sürülerek milyonlarca lira haksız kazanç elde edilmiş oldu. Şirketin Selçuk’taki adresindeki 6 bin 220 kilo şekere el konuldu. Üstelik şirketin anılan adresinde şekerli ürün elde edebilecek makine ve teçhizatının da olmadığı anlaşıldı.
AYILANA GAZOZ BAYILANA LİMON!
Şirketin daha önce yaptığı ihracat işlemlerine yönelik inceleme de çarpıcı bilgiler ortaya koydu. 1 Ocak 2010 ile 16 Temmuz 2013 arasında, şüphelilere ait iki şirket adına 472 ihracat beyannamesi düzenlendiği anlaşıldı. Söz konusu beyannamelere göre 10 milyon 695 bin 050 kilogram limon veya elma aromalı toz içecek, 909 bin 776 litre su ve 1,5 ton sade gazoz ihraç edilmiş gibi gösterilmiş. Gümrük kaynakları, söz konusu beyannamelerin de gerçek dışı olduğu kanaatinde.
‘UŞAK’TAYIM’ DEDİ YURTDIŞINA KAÇTI
Gümrük görevlileri bir yandan da, şirket yetkilileri ve ihracat işlemlerini gerçekleştiren gümrükleme şirketinden yetkililerin ifadelerini aldı. Kaçakçılık suçlaması ile karşı karşıya olan şirket ortaklarından Adil Salih K., gümrük müşaviri ile 15 Temmuz günü yaptığı konuşmada “Uşak tarafındayım bir saat sonra ordayım (İzmir)” dedi. Ancak, K.’ya bir daha ulaşılamadığı gibi anılan gün yurtdışına kaçtığı belirlendi. Şirketin bir diğer büyük ortağı Mehmet K.’nın ise 25 Haziran’da yurtdışına gittiği anlaşıldı.
‘GÜVENDİK MALA BAKMADIK’
Mehmet K.’nın babası ve kardeşinin alınan ifadelerinde ise, söz konusu işlemlerden haberleri olmadığını şirkette yüzde 2’lik hisselerinin olduğunu söyledi. Şirketin gümrükleme işlemlerini yapan Ç. Gümrükleme şirketinden Şentürk A. ve Bülent B. ise, söz konusu şirketle 14 yıldan beri çalıştıklarını, firmaya güvendikleri için sundukları bilgilere itibar ettiklerini öne sürdü. Ancak gümrükleme şirketine yapılan aramda 15 firmaya ait sahte kaşe ele geçirildi. Anılan kaşeler ile düzenlenen ihracat beyannameleri de incelemeye alındı. Şeker kaçakçılığı ile ilgili de 4’ü şirket yetkilisi 6 kişi hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunuldu. Ege Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürü Kaptan Kılıç, kaçakçılık faaliyetlerine karşı etkinliklerini arttırdıklarını, yasal ticaretin kolaylaşmasını amaçladıklarını kaydetti. Kaptan Kılıç, haksız kazanç girişimlerine karşı operasyonlarının süreceğine işaret etti.
ÜÇTE BİR FİYATA ALINIYOR
İzmir’de ortaya çıkan ve parasal boyutu 22 milyon lira olarak hesaplanan şeker yolsuzluğuna konu C şekerinin iç piyasada satılması yasak. Söz konusu şeker, ihracatçı ve imalatçı şirketlere şekerli ürün üretmeleri için veriliyor. Üstelik iç piyasadaki fiyatın üçte bir fiyatına. Burada işleyen yöntem ise şöyle: Şirket C şekeri kullanarak elde edilen ürünü ihraç eder. Bu ihracatını bağlı bulunduğu İhracatçı Birliği’ne bildirir. Buradan bir Hak ediş Bilgi Formu alır. Bu formun bildirimi sonrası Türkiye Şeker Kurumu tarafından, C şekeri tahsisat belgesi onaylanır. Ve firma da söz konusu şekerini alır.
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/vurgun-buyuk-bilanco-agir-22-milyon-tl/392771