Ziyaretinin amacını "Türkiye-Irak ilişkilerinin her alanda önünü açmak rahatlatmak ve gelişmesine katkıda bulunmak istiyoruz. Özetle Türkiye'nin çıkarını korumak için Irak'a gidiyoruz" şeklinde açıklayan Kılıçdaroğlu gazetecilerin sorularını yanıtladı.
İşte Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının satır başları:
Dışişleri Bakanlığı ziyaretiniz konusunda güvenlik açısından uyardı. Güvenlik adına kaygılarınız var mı helalik istiyor musunuz?
Takdiri ilahi, ne söylenebilir ki. Dışişleri Bakanlığı bu tür açıklamalar yapabilir ama ben kaygı hissetmiyorum. Güven içinde gidip, güven içinde geleceğim.
Daha önce de benzeri ziyaretler yaptınız, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Görüşmeler devam ediyor. Daha önce Çin'e gittik, şimdi de Irak'a gidiyoruz. İşadamlarıyla beraber gidiyoruz. Dış politikanın ülkelerin ortak çıkarlarına göre düzenlendiğini biliyoruz. Türkiye'nin çıkarlarını bütün siyasla partiler ortak koruyacağız. Türkiye bölgesinde güçlü bir devlet olmalı. Türkiye'nin çıkarları çok önemlidir. Biz barışı, komşuluğu herkese duyurmak istiyoruz.
BÜLENT ARINÇ'A SERT ELEŞTİRİ
Hacı Bektaş Veli'yi Anma Töreni'nde yaşananlar hakkında ne düşünüyorsunuz?
Sayın Bozdağ konuşması sırasında protesto edildiği zaman bunu nasıl durdurabiliriz diye konuştuk ama durmadı protestolar. Daha sonra ben kürsüye çıktığımda kendi konuşmama "İncinsen de incitme" sözüyle başladım. Ve Hacı Bektaş Veli etkinliğinin yapıldığı meydanın barış, dostluk ve kardeşlik meydanı olması gerektiğinin altını çizdim.
Bozdağ'ın şiddete maruz kaldığını öğrendim ve gazeteci arkadaşlarıma bunu kınadığımı ifade ettim. Hem gazeteler yazdı hem televizyonlar gösterdi.
Ama dün Bülent Arınç'ı anlamakta gerçekten zorluk çektim. Bir insanın gözü var görmüyorsa, kulağı var duymuyorsa ve sadece dilleriyle konuşuyorsa o adamdan hükümet sözcüsü olmaz. Benim ne söylediğimi bilmiyor. Kınadığımı da bilmiyor. Kınamayı da sadece Hacı Bektaş'ta yapmadım, bir politikacıya şiddet uygulanmasının doğru olmadığını söyledim.