Yazdır
Bankanın 2013 yılı ilk altı aylık finansal sonuçlarını değerlendiren Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil, “Son dönemde Amerika Merkez Bankası’nın likidite politikalarına ilişkin açıklamaları özellikle gelişmekte olan ülke piyasalarını etkiledi. Bu etkilenme sadece ülkemizle sınırlı değil, tüm dünyada bu açıklamaların etkisi görüldü. Ülkemizin makroekonomik göstergeleri bugün hala birçok gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeden daha iyi. Türkiye güçlü ve dinamik iç pazarı, güçlü bilançolara sahip özel sektörü, mali disiplini ve sağlam bankacılık sektörü ile orta ve uzun vadeli hedeflerinde ilerlemeye ve çıkışını sürdürmeye devam edecektir. Ülkemizin geleceği parlak ve büyüme potansiyeli yüksek. Akbank olarak yatırım yapmaya ve ülkemizin atılımları için gerekli olan finansal desteği sağlamaya devam ediyoruz. Yılın ilk yarısında toplam aktiflerimiz yüzde 8’in üzerinde bir büyümeyle 176 milyar TL’yi geçti. Nakdî ve gayri nakdî kredilerimizle ekonomimize ve müşterilerimize sağladığımız destek 2012 yılsonuna göre yüzde 13’ün üzerinde artarak 126 milyar TL’nin üstüne çıktı.” dedi. Binbaşgil ayrıca, Akbank’ın toplam nakdî kredilerinin ilk defa 100 milyar TL’yi aştığının da altını çizdi.
Açıklamalarında Akbank’ın 2013 yılı ilk altı ayında 2 milyar 437 milyon TL brüt kâr elde ettiğini kaydeden Binbaşgil, “Brüt kârı üzerinden 612 milyon TL vergi karşılığı ayıran Akbank’ın konsolide net kârı 1 milyar 825 milyon TL oldu.” dedi. Bankanın öz sermayesinin 21 milyar TL’nin üzerinde olduğunu ve takipteki kredi oranının da yüzde 1,2 olduğunu söyleyen Binbaşgil, Akbank’ın kârının arkasında güçlü sermaye ve kaliteli aktiflerinin bulunduğuna işaret etti.
“Reel sektörümüze verdiğimiz krediler toplam nakdî kredilerimizin yaklaşık üçte ikisini oluşturuyor.”
Piyasalardaki dalgalanmaların finansman maliyetlerini etkilediği yılın ilk yarısında, Türkiye’nin 2023 hedeflerinde kilit rol oynayan KOBİ’lerin ve şirketlerin yanında yer almaya devam ettiklerini belirten Binbaşgil, “KOBİ’lerimiz ve şirketlerimiz ülkemizin rekabetçiliğinin, inovasyonunun ve istihdam yaratımının arkasındaki itici güç. KOBİ’lerimizin ve şirketlerin rekabette öne çıkmalarını sağlamak amacıyla desteğimizi sürdürüyoruz. 2013’ün ilk altı ayında KOBİ ve kurumsal kredilerimiz yoluyla sağladığımız desteği yaklaşık yüzde 11’lik bir artışla 65 milyar TL’ye yükselttik. Reel sektörümüze verdiğimiz krediler toplam nakdî kredilerimizin yaklaşık üçte ikisini oluşturuyor.” dedi.
“Yaklaşık yüzde 22 artış gösteren tüketici kredilerimizle sektörün üzerinde büyüyerek pazar payı kazanımına devam ettik.”
Piyasalarda yaşanan çalkantı dönemlerinde de müşterilerine kredi desteğini kesintisiz sürdürdüklerini vurgulayan Binbaşgil, “Tüketici kredilerinin hemen hemen her segmentinde sektörün üzerinde büyüdük ve pazar payı kazanmayı sürdürdük. Tüketici kredilerimizi 2012 yılsonuna kıyasla yaklaşık yüzde 22 artışla 25 milyar TL’nin üstüne çıkardık. Müşteri odaklı bir biçimde büyümeye devam ediyoruz.” dedi.
Binbaşgil, aynı dönemde, kredi kartı kredileri ile sağladıkları finansman kaynağının da 14 milyar TL’ye ulaştığını söyledi.
“Sektördeki en düşük takipteki kredi oranlarından birine sahibiz.”
Bankacılık sektörünün, finans sisteminin istikrarında kilit konumda bulunduğunu kaydeden Binbaşgil, “Sektörün sağlığı için risk yönetimi kritik öneme sahip. Akbank olarak bilançomuzu sürdürülebilir ve sağlıklı bir şekilde büyütmeye devam ediyoruz. İhtiyatlı ve risk odaklı yaklaşımımızı her zaman tavizsiz sürdürüyoruz. 2012 yılsonu itibarıyla yüzde 1,2 seviyesinde bulunan takipteki kredi oranımızı 2013’ün ilk altı ayında da yüzde 1,2 olarak gerçekleştirdik. Sektördeki en düşük takipteki kredi oranlarından birine sahibiz.” dedi. Takipteki kredi karşılıklarına da değinen Binbaşgil, Akbank’ın genel kredi karşılıkları da dikkate alındığında takipteki kredilere yüzde 214 oranında karşılık ayırdığının altını çizdi.
“Yaklaşık yüzde 7 büyüyen toplam mevduatlarımız 97 milyar TL’ye yaklaştı.”
Yeni finansal ürünlerle Türkiye’de tasarruf algısının güçlendirilmesi için çalışmalarını sürdürdüklerini söyleyen Binbaşgil, “Yaklaşık yüzde 7 büyüyen toplam mevduatlarımız 97 milyar TL’ye yaklaştı.” dedi.
“Başarılı ve sürdürülebilir performansımız farklı ödül platformlarında takdir görmeyi sürdürüyor.”
2012 yılını güçlü bir büyüme ve sektörün üzerinde pazar payı kazanımları ile tamamladıklarını vurgulayan Binbaşgil, “Bu yüksek ve sürdürülebilir performans, farklı uluslararası ödül platformlarında bankamızı başarılara taşımaya devam ediyor. Akbank olarak Euromoney tarafından ‘Türkiye’nin En İyi Bankası’ seçildik. Brand Finance tarafından gerçekleştirilen ‘Dünyanın En Değerli 500 Banka Markası-2013’ araştırmasında 2,1 milyar dolar olarak hesaplanan marka değerimizle üst üste ikinci kez ‘Türkiye'nin En Değerli Banka Markası’ olduk. Geçen seneye kıyasla marka değerimizi 500 milyon doların üzerinde artırırken, uluslararası sıralamada 10 basamak artışla 86.’lığa yükseldik. Çalışmaya dahil edilen Türk firmaları arasında bu sene marka değerini en çok arttıran kurum olduk. Bunun yanında, 2013 yılında şu ana kadar 30’un üzerinde ödül kazandık.” dedi.
Bankanın başarılarının arkasında, “Kalıcı Liderlik” hedefi etrafında kenetlenen Akbanklılar’ın yüksek motivasyonu, enerjisi, özverisi ve emeğinin yer aldığını ifade eden Binbaşgil, “Tüm Akbanklılar’la hep birlikte bankamızın yüksek performansını ve başarılarını sürdürüyoruz. Çalışanlarımızın yüksek performansı bizi daha da büyük başarılara taşıyacak. Başta bankamızı rekabette öne çıkaran çalışanlarımız olmak üzere bizlere destek olan ve güvenen tüm müşterilerimize ve hissedarlarımıza teşekkür ediyorum.” dedi.