Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, sosyal paylaşım ağı Twitter'ın mevzuatta yer alan hapis cezaları sebebiyle Türkiye'de veri merkezi kurma konusunda çekinceleri olduğunu belirterek; bu çekinceleri gidermek üzere çalışma yaptıklarını ve ilgili  düzenlemelerin yeni yasama döneminde TBMM gündemine geleceğini söyledi.
Gazetecilere dün verdiği iftar yemeğinde soruları yanıtlayan Yıldırım, BTK yetkililerinin Twitter yöneticileriyle ABD'de ana konusu evrensel suçlar, hakaret-nefret suçu, çocuk istismarı ve sahte hesaplar olan bir görüşme gerçekleştirdiğini; amaçlarının ise veri merkezlerinin internet değişim noktalarının Türkiye'de kurulmasını sağlamak olduğunu belirterek şöyle konuştu:
"Görüşmeden sonra sahte hesapların kapatılması gibi birkaç evrensel suç olayında daha duyarlı olmaya başladılar. Daha hızlı hareket ettiklerini söyleyebilirim. Ama endişeleri var; yer sağlayıcıların Türk hukukuna göre suç sayılabilecek bir işleme karışması halinde hapis cezasının adil olmadığını, altyapıyı kullananlar sebebiyle hizmet sağlayıcının hapis cezası almaması gerektiğini düşünüyorlar.
Endişelerini dikkate alıyoruz, bunu giderici tedbirler alıyoruz. Hapis cezasından ziyade para cezasına dönüştürülmesi yönünde çalışmamız var. Bu, Meclis'in yeni yasama döneminde gündeme gelecek bir konu. Kimin kiminle ne konuştuğu asla bizim ilgilendiğimiz işler olamaz; biz evrensel suçlar başta olmak üzere işbirliklerini öneriyoruz.
"İnternet medyasının yasal altyapısı olmadığını hatırlatan Yıldırım, bu alanda da düzenleme yapılması  gerektiğini ifade ederek, "Sosyal medya önemli bir özgürlük alanı, anonim bir haberleşme alanı olacak; ama insanların hayatını karartan, suç işlemeye teşvik eden bir mecra da olmayacak" dedi.
Türk Telekom'un Digitürk'e ilgisi
Türk Telekom'un Digitürk'ün yüzde 53 hissesiyle ilgilendiği açıklamasına da değinen Yıldırım, "Türk Telekom, faaliyetleri çerçevesinde çeşitli firma alım satımlarına giriyor. Digitürk ile de ilgilenmek üzere Yönetim Kurulu bir karar aldı. Bu karar çerçevesinde bağlayıcı olmamak üzere ilgileniyorlar" dedi.

Yıldırım, Türk Telekom Genel Müdürü Tahsin Yılmaz'ın, şirketin Digitürk'le ilgili 23 Temmuz'da yaptığı açıklamasından bir gün önce kendi namına şirket hissesi satın almasını etik bulup bulmadığı sorusunu ise, "Türk Telekom yöneticilerinin hisse alması yönünde genel uygulaması var. Yasal bir engel yoksa, bence bir mahsuru yok. Şirkete önce kendisi güvenecek ki başkaları da yatırım yapsın" diye yanıtladı.
Kanal İstanbul ve köprü-otoyol özelleştirmesi
Bakanlığın projeleri hakkında da bilgi veren Yıldırım, Kanal İstanbul Projesi'nde çalışmaların devam ettiğini ve hedeflerinin bu sene içinde adım atmak olduğunu kaydederek, "Proje, sadece bir ihaleye bağlı bir konu değil. Model hakkında çalışıyoruz. Kanalın güzergahındaki yolların düzenlenmesi gibi çalışmalar da var. Birkaç koldan çalışılıyor. Güzargah da bu sene içinde belli olur" diye konuştu.
İşletme hakkı devri şeklinde gerçekleşen ihalenin iptal edildiği ve yeni özelleşme metodunun halka arz yöntemi olması beklenen "İstanbul 1. ve 2. köprü ve bazı otoyollar" özelleştirmesi ile ilgili olarak da Yıldırım, "Bununla alakalı mevzuat değişikliği hazırlıkları bitti, Meclis'e de gönderildi; yeni yasama döneminde meclis gündemine gelecek. Ondan sonra uzun sürecek bir şey yok;  uygulama çok kısa bir sürede gerçekleştirilebilir" dedi.
Özelleştirmenin halka arz yöntemiyle gerçekleştirilmesi için önce Karayolları Kanunu'nun ilgili maddelerinde düzenleme yapılarak varlıkları bünyesine alacak bir şirket kurulması ve halka arzın bu şirket üzerinden gerçekleştirilmesi gerekiyor.