Onuncu Kalkınma Planı'na göre, 2018'e kadar uluslararası doğrudan yatırımlar 93,9 milyar dolara ulaşacak.
2014-2018 yıllarını kapsayan 10. Kalkınma Planı'nda, 2023 hedeflerine ve Plan'ın amaçlarına ulaşılabilmesi için 25 öncelikli dönüşüm programı tasarlandı.
Tasarlanan programların ayrıntıları, alt bileşenleri, uygulama faaliyet ve projeleri, bütçe ihtiyacı ve mevzuat altyapısı, 10. Kalkınma Planı'nın TBMM'de kabulünden sonra koordinatörlerin ve sorumlu bakanlıkların ortak katılım ve katkılarıyla eylem planları haline getirilecek, nihai tasarım ve uygulama usul ve esasları Yüksek Planlama Kurulu kararıyla belirlenecek. Söz konusu programlar, ihtiyaç duyulan mevzuat, idari karar ve finansman bakımından bütün kamu kurum ve kuruluşları nezdinde öncelikli olarak ele alınacak.
Öncelikli dönüşüm projeleri arasında "İş ve Yatırım Ortamının Geliştirilmesi Programı" bulunuyor. Bu programda, iş ve yatırım ortamının öncelikli sorunlarına odaklanılarak, yatırımcının karşılaştığı belirsizliklerin giderilmesi ve sorunların hızla çözülmesi, bunun için mevcut iyileştirilerek yatırımların artırılması amaçlanıyor.
Program ile özel sektör yatırımlarının GSYH’ya oranının 2018 sonunda yüzde 19,3’e çıkarılması, plan dönemi boyunca (gayrimenkul hariç) kümülatif uluslararası doğrudan yatırım tutarının 93,9 milyar dolara ulaşması, İş Yapma Kolaylığı Endeksi sıralamasında ilk 50 ülke arasına girilmesi, süreçlerin iyileştirilmesi suretiyle yatırım yeri tahsis miktarının artırılması hedefleniyor.
Dış ticaret açığının GSYH'ye oranı
Üretimde Verimliliğin Artırılması Programı'nda, verimlilik artışının önemine değinilirken, 1981-2012 döneminde yüzde 4,3 olarak gerçekleşen ortalama büyümenin yalnızca 0,2 puanının toplam faktör verimliliğinden (TFV) kaynaklandığı belirtildi.
Program ile verimlilik algısının geliştirilmesi, üretim süreçlerinin iyileştirilmesi, katma değerin artırılması ve böylelikle söz konusu hedefe katkı sağlanması amaçlanıyor. Program, sanayi sektöründe TFV'nin büyümeye katkısının yüzde 20'nin üzerine çıkarılması hedefler arasında yer alıyor.
İthalatta Olan Bağımlılığın Azaltılması Programı da öncelikli dönüşüm projeleri arasında bulunuyor. Bu programla yerli girdi üretiminin kullanımının teşvik edilmesi yoluyla ithalata olan bağımlılığın azaltılması amaçlanıyor. Plan dönemi sonunda dış ticaret açığının GSYH'ye oranının yüzde 9,9 seviyesinde gerçekleşmesi hedefleniyor.
Yurtiçi Tasarrufların Artırılması ve İsrafın Önlenmesi Programı çerçevesinde, plan sonuna kadar yüksek ve istikrarlı bir büyüme dinamiği sağlamak üzere en güvenilir ve kalıcı finansman kaynağı olan yurtiçi tasarrufların artırılması, bunların üretken yatırımlara yönlendirilmesi ve israfın azaltılması amaçlanıyor. Yurtiçi tasarruf oranının yüzde 19'a yükseltilmesi hedefler arasında bulunuyor.
İstanbul Uluslararası Finans Merkezi'nde büyük hedef
İstanbul Uluslararası Finans Merkezi Programı ile İstanbul'un uluslararası alanda rekabet gücüne sahip bir finans merkezine dönüşebilmesi için reel sektörün ihtiyaçlarını karşılayacak, her türlü finansal aracın ihraç edilebildiği, güçlü bir fiziksel, beşeri ve teknolojik altyapıya sahip, etkin bir biçimde denetlenen şeffaf bir piyasa yapısının tesis edilmesi amaçlanıyor.
İstanbul'un Küresel Finans Merkezleri Endeksinde ilk 25, Türkiye'nin de Finansal Gelişmişlik Endeksinde ilk 30 içerisine yer alması hedefleniyor.
Kamu Harcamalarının Rasyonelleştirilmesi Programı ile mevcut harcama programları gözden geçirilerek verimsiz harcamaların tasfiye edilmesi, bu yolla oluşturulacak mali alanın öncelikli harcama alanlarına tahsis edilmesi ve kamu faiz dışı harcama büyüklüğünün belirli bir seviyede tutulması amaçlanıyor.
Merkezi yönetim bütçesi faiz dışı harcamalarının plan dönemi sonunda GSYH’ya oran olarak yüzde 21,8, kamu kesimi borçlanma gereğinin GSYH’ya oran olarak yüzde 0,5 seviyesinde gerçekleşmesi hedefleniyor.
Kadınların işgücüne katılımı
Kamu Gelirlerinin Kalitesinin Artırılması Programı kapsamında, kamu mali sisteminin ihtiyaç duyduğu gelirlerin sağlıklı ve sürekli kaynaklara dayandırılmasının yanında, gelirlerin etkili ve ekonomik bir şekilde toplanması, gelir dağılımının iyileştirilmesi, tasarrufların artırılmasına katkı sağlanması ve yerel yönetimlerin mali yönden merkezi yönetime bağımlılığının azaltılması amaçlanıyor.
Vergilemede hizmet sunumu kalitesinin artırılması, kamu gelirlerinin sağlıklı ve sürekli kaynaklardan elde edilmesi, belediye ve il özel idarelerinin sermaye gelirleri hariç öz gelirlerinin Plan dönemi sonunda GSYH’ya oran olarak yüzde 1,7’ye çıkarılması hedefleniyor.
Hedef kitlesi işsizler, işgücü piyasası dışındaki kadınlar, kayıt dışı çalışanlar ve işverenler olan İşgücü Piyasasının Etkinleştirilmesi Programı ile işgücü piyasası daha etkin hale getirilerek, rekabetçi bir ekonominin gerektirdiği nitelikli ve insana yaraşır istihdamın artırılması, işsizliğin azaltılması, işgücü verimliliğinin yükseltilmesi amaçlanıyor. Kadınların işgücüne katılım ve istihdam oranlarının Plan dönemi sonunda sırasıyla yüzde 34,9 ve yüzde 31’e yükseltilmesi, esnek çalışma biçimlerinin yaygınlaştırılması, sosyal yardım istihdam bağlantısının güçlendirilmesi, istihdam teşviklerinin etkinliğinin artırılması öncelikli hedefler arasında yer alıyor