Gezi Parkı’nda başlayan fakat çok kısa bir süre içinde tüm Türkiye’ye yayılan protestolar, dövizin de ateşini yükseltti. Akşam'ın haberine göre, dolar önceki gün 1.91’e dayanırken, euro da 2.51’in üzerine çıktı. Dolardaki yukarı yönlü harekete bir süre sessiz kalan Merkez Bankası, 1.90 sınırının aşılması ve gerilimin bir türlü azalmaması nedeniyle oyuna geri döndü. En son 24 Ocak 2012 tarihinde döviz satım ihalesi gerçekleştirerek döviz piyasasına müdahil olan Merkez Bankası, doların ateşini almayı başardı. Banka tam 5 farklı ihalede 250 milyon dolarlık satış yaptı. Müdahale öncesinde 1.90’un üzerinde seyreden dolar, ihaleler sonrasında 1.89’a indi. Önceki gün de piyasaya sözlü müdahalede bulunan Merkez Bankası Başkanı Başçı’nın açıklamalarından ve Gezi Parkı gerginliğinin sona ermesine ilişkin umutların yeşermesinin ardından dövizdeki düşüş hız kazandı. Bugün dolar 1.86’ya dönerken, euro da 2.48’e indi.
YURTDIŞI KAYNAKLI
Doların yükselmesi aslında sadece Türkiye’ye özel bir durum değil. Bunun MB Başkanı da söyledi. Bugün tüm dünyada sermaye hareketleri tersine dönmeye başladı. Düşük faiz ortamında gelişen ülkelere akın eden fonlar, bugün gelen olumlu veriler ve Fed’in ‘musluğu kapatabilirim’ açıklamalarıyla birlikte evlerine dönüyor. Dolayısıyla tüm dünyada yerel para birimleri dolar karşısında değer kaybediyor.
Şirketler zora girebilir
Türkiye, enerjisini dışarıdan almak zorunda olan bir ülke. Yeni ithalata bağımlı bir ülke. Döviz ne kadar yükselirse Türkiye’nin kasasından çıkan para da o kadar artıyor. Tabii bu direkt olarak enflasyona yansıyor. Son yükselişin de enflasyona neredeyse 1 puanlık katkı yapması bekleniyor. Fakat dövizdeki yükselişten en çok zarar görecekler dolar ya da euro borcu olanlar. İşte bu açıdan baktığımızda Türk şirketlerini gerçekten zor bir dönem bekliyor. Bunun nedeni de düşük dolardan borçlanan şirketlerin neredeyse yüzde 5 daha borçlu hale gelmiş olması...