Ziraat Bankası ile Halkbank’ın katılım bankacılığı yapmak istemesini prensipte desteklediklerini belirten Bank Asya Genel Müdürü Ahmet Beyaz, ancak mevcut yapıyla sektöre girmelerinin pastayı küçülteceğini söyledi. Beyaz, “Bu alanda faaliyet gösterecekler sıfırdan banka kursun” dedi.
Kamu bankalarının katılım bankacılığına girmek istemesiyle ilgili tartışmalar devam ediyor. Konvansiyonel bankaların kendi iştirakleri içinde katılım bankası kurmaması gerektiğine vurgu yapan Bank Asya Genel Müdürü Ahmet Beyaz, bu alanda faaliyet gösterecekleri sıfırdan bir banka kurması halinde destekleyeceklerini söyledi. Beyaz, sektörün büyümesi açısından yeni oyuncuların girmesi gerektiğini düşünüyor. Beyaz, “Mevcut katılım bankalarının aleyhine bir durum olur mu diye endişeliyiz fakat herhangi bir yatırımcının gelip burada iş yapması konusunda kimsenin söz söylemeye hakkı yok. Bu piyasayı büyüteceği için pozitif bir bakış açısı var” dedi. Skytürk360 TV’de Üç Nokta programına konuk olan Bank Asya Genel Müdürü Ahmet Beyaz, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ile yaptıkları görüşmede kaygılarını dile getirdiğini anlattı. “Anlaşılan o ki Hazine’nin sermayesi ile kurulacak iki katılım bankası yoksa Ziraat ve Halkbank kendi iştiraki olarak kurmayacak. Mevcut katılım bankalarının pastasından pay almaktansa bu pastayı büyütecek model olması faydalı olacak” diyen Beyaz, Türkiye’nin katılım bankacılığındaki payını giderek artırdığını dile getirdi. Beyaz, Dünya Bankası’nın kuracağı İslami Finansal Araştırmalar Merkezi’nin bölge temsilciliğinin İstanbul’a verilmesini buna örnek gösterdi. Türkiye Katılım Bankaları Birliği (TKBB) olarak bu oluşumu desteklediklerini, ciddi bir mali destek verdiklerini belirten Beyaz, “Ali Babacan’ın inisiyatifiyle gerçekleşmiş bir olgu. Bu ülkemizde ve dünyada gitgide önem kazanacak” dedi.
İstanbul’un finans merkezi konumundan dolayı İslami bankacılıkta Türkiye’nin bölgesel olarak avantajlı durumda olduğunu ifade eden Beyaz, “Çünkü biz Körfez bölgelerindeki modelden farklı olarak bu işin bireysel kısmını da geliştirdik” sözlerine yer verdi. Körfez bölgeleri ülkelerine bakarak katılım bankacılığında dünyaya model olduğumuzu belirten Beyaz, Suudi Arabistan’daki birkaç bankanın haricinde nüfusun düşük olmasından dolayı bireysel bankacılık, KOBİ bankacılığının çok gelişmediğini aktardı. Körfez sermayesinde doğrudan yatırım için olmasa bile Türkiye’de doğrusal kira sertifikalarına aracılık noktasında katılım bankasının çok ciddi bir köprü olduğuna dikkat çeken Beyaz, Türkiye’nin sukuk (faizsiz bono tahvil) ihracının Hazine tarafında artarak gelişeceğini, 2013’ün başında 250 milyon dolarlık 10 yıl vadeli sukuk ihracatını gerçekleştirdiklerini ifade etti. Beyaz, Türkiye Hazinesi olarak sukuk piyasasına girme konusunda geç kalınsa da güzel bir adım atıldığını söyledi. Sukukta ciddi büyüklükte talebin oluştuğunu belirten Beyaz, şöyle konuştu: “Biz sukuk piyasasının daha da gelişeceğine, katılım bankaları aracılığıyla daha fazla fonun ekonomiye aktarılacağına inanıyoruz. Ülkemizde ciddi altyapı projeleri gündeme geldi. Havaalanı, köprü, otoyol vs. Bunlara çok ciddi kaynaklar lazım. Bu kaynakların tesisi açısından da sukuk alternatif bir finansman.”
Bank Asya, Işık Sigorta ve A101’de hisse satışı düşünmüyoruz
Ahmet Beyaz, Bank Asya iştiraklerinden Işık Sigorta ile A101’de hisse satışını düşünmediklerini açıkladı. Beyaz, “Işık Sigorta’nın satışıyla ilgili gündeme talepler geldi. O dönem küresel konjonktürden dolayı da tatmin edici bir sonuç elde edemedik. Şirketimiz kâr ediyor, pazar payı ölçeği biraz küçük ama şirketimizden memnunuz” ifadelerini kullandı. Beyaz’ın verdiği bilgiye göre, A101’in mağaza sayısı hızla artıyor. Yıl sonu hedefi 2.500 şube. Asya Emeklilik’te şu an 95 milyon katılımcı olduğuna dikkat çeken Beyaz, fon büyüklüğünün 65 milyon lirayı geçtiğini belirtti ve ekledi: “Asya Emeklilik 1 yıl içerisinde 100 bin katılımcıya ulaştı. 2013’ün sonunda 150 binlik bir katılım hedefi var. Bizim şöyle bir avantajımız bulunuyor. Son dönemde ekonomi yönetimimizin aldığı en önemli kararlardan bir tanesi yüzde 25’lik devlet teşviki. Ekonomide temel sorun, tasarrufların azlığı. Bugün itibarıyla bankacılık sektöründe 800 milyar civarında bir tasarruf var. Kredilerimiz de 830-840 milyar liraya yaklaştı. Tüm tasarruflarımız kredi olmuş durumda.”