'İran büyük hayal kırıklığı'
Tarih: 01 Haziran 2013 - 09:12
Irak’tan İran’a ve Suriye’yi değerlendiren Başbakan Yardımcısı Babacan’dan net mesajlar verdi
Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’dan Suriye’den İran’a, Erbil’den Bağdat’a kritik dış politika yorumu… Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) toplantıları çerçevesinde İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali’nin ev sahipliğinde gittiğimiz Paris’te Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’la da bir araya geldik…
Akşam'ın haberine göre, gündemimiz ekonomi politikaları ve bankacılık sektörü olsa da sohbet bir anda Türkiye’nin dış politikada yaşadığı hareketliliğe doğru kaydı…
Özellikle İran ve Suriye konusunda oldukça net mesajlar veren Babacan, İran’ın Suriye konusundaki tutumunun hayal kırıklığı olduğunu söyledi ve ekledi: ”Suriye rejimine verdikleri desteği anlamak mümkün değil. İran rejiminin, İran devriminin kodlarına bakıyoruz; Bir İslam cumhuriyeti…
AMA nasıl oluyor da kadın, çocuk demeden her gün sivilleri katleden bu rejime destek veriyorlar hayret ediyoruz doğrusu.
BÜYÜK bir hayal kırıklığı. Çünkü biz İran’a çok destek çıktık. Bütün dünyada neredeyse avukatlığını yaptık. BM’de AB’de ve ABD’de sürekli savunduk. Niye? Çünkü komşumuz…”
PROBLEMİN ÖZÜ BAĞDAT’TA
BAŞBAKAN Erdoğan’ın ABD ziyaretinde de gündeme gelen Kuzey Irak-Türkiye ilişkilerini de yorumlayan Babacan şunları söyledi: “Kuzey Irak’ta bizim ticari çıkarlarımız var. ABD’nin en büyük petrol şirketleri de orada. Onlar orada iş yaparken Türkiye’nin bu işin dışında kalması düşünülemez. Kuzey Irak’la ilgili projeler, Kuzey’i Güney’den ayrıştırıcı bir hal alırsa bunu en başta biz istemeyiz. Irak’ın toprak bütünlüğünü savunuyoruz. Bir yandan Erbil’le ilişkilerimizi daha da geliştirmeyi istiyoruz. Ama bunun Erbil’in Bağdat’tan daha fazla uzaklaşmasına sebep olmamasını da diliyoruz. Problemin özü Bağdat’ta. Çünkü Maliki hükümeti son derece mezhepçi Irak’ın tümünü değil sadece kendi kesiminin refahı peşinde. Dileriz ki seçimlerden sonra daha temsil gücü yüksek bir hükümet kurulur. Maliki’nin bugüne kadar izlediği politikalar Irak’ı istikrarsız bir ülke haline dönüştürdü.”
‘Bankalar yüksek kâr etmiyor’
BANKALARA ilişkin yeni düzenlemelerin tartışıldığını hatırlatan Ali Babacan, “Eline düşen müşteriden azami nasıl yararlanabilirim yaklaşımı hiçbir sektör için doğru olmaz. Buna karşıyım” dedi ve ekledi: “Şu da var bankacılık teşvikin hiç olmadığı bir sektör. Reel sektör, vergiden çalışana kadar teşvikler alabiliyor ama bankalarda bu durum yok. Sermayelerine bakıldığında ben “bankalar aşırı kar elde ediyor” diyemem...”
Ankaralı milletvekilleri geldi ‘at imzayı’ dediler, atmadım!
BÜYÜK altyapı projelerinde Hazine garantisi yöntemini tercih etmediklerini anlatan Ali Babacan, “Daha önceki hazine garantileri borca kefil olmaktı. Bizim dönemimizde Hazine ödeyemeyeceği göz göre göre belli olan hiç kimseye kefil olmadı” dedi ve Ankara Belediyesi’nin metro projesiyle ilgili ilginç anekdotu paylaştı: “Ticaretten de bildiğimiz, ödeyemeyeceğini bildiğin kişiye kefil olmazsın. Hazine’nin yaptığı bu. Ankara Belediyesi Metro projesini bu yöntemle yapmak istedi. Bana dediler ki, “1 imza atsanız yürüyecek.” Bütün Ankaralı bakanlarımız, milletvekillerimiz çağırdılar beni. Ne için olduğunu da bilmiyorum. “Yetki sende” diyorlar. Bir imza… “At imzayı bütün metrolar yürüyecek.” “Mümkün değil” dedim.
BELEDİYE yapamıyorsa metroyu devlet olarak biz yapacağız. Ödeyemeyeceğini bile bile kefil olup da bu borç üzerinize kalacağına biz yaparız dedik, kanun çıkardık ve üstlendik. İstanbul’da da durum böyle, metroları Ulaştırma Bakanlığı yapıyor.”
Otoyollar ve Köprüler A.Ş.
KOÇ-ÜLKER’İN 5.7 milyar dolarla en yüksek teklifi vermesi sonrası iptal edilen köprü-otoyol ihalesindeki son süreci değerlendiren Babacan şu bilgiyi verdi: Otoyollar ve Köprüler A.Ş. adlı bir şirket kuruyoruz. Gelir ve işletmeyi de bu şirkete devrediyoruz. Sonra halka arz edeceğiz. Devasa bir büyüklük. Blok olarak sattığınızda 25 yıllığına veriyorsunuz ve 5 milyar dolar alıyorsunuz. Aslında çok daha fazla eder ama yatırımcılar bir çırpıda o kadar yüksek parayı veremiyor. Halka arz ettiğinizde ise daha yüksek bir rakamı tutturmak mümkün oluyor.”
‘İşe’ dokunur model geliştiriyoruz
İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, dev yatırımların Türk bankalarca rahatlıkla finanse edilebileceğini söylemişti... Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Adnan Bali’nin değerlendirmesiyle ilgili şunları söyledi: “Yatırımı planlarken, yatırımcının finansmana kolay erişebileceği modeller kurguluyoruz... Örneğin üçüncü havalimanı ihalesinin öncesinde gece saat 2’ye kadar Binali Bey’le (Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım) model üzerinde çalıştık...
Kamu, yatırıma 1 lira harcıyorsa özel sektör 4 lira harcar. Oran budur... 2012’deki cari fiyatlarla yatırımlar kamuda 54.7 milyar lira. Özel sektör ise 233 milyar lira civarında. Dev projelerin toplam maliyeti ise 30-35 milyar euroyu bulmuyor. Bir de bu yatırımlar yıllarca sürecek işler. Dolayısıyla finansman zamana yayılacağı için de hiçbir sıkıntı olmaz.”
Üniversite mezunu kadına ayrı teşvik
HAZIRLIKLARI son aşamaya gelen ‘çocuk teşvikleriyle’ ilgili de küçük ipucu veren Babacan şunları söyledi: “ Farklı gruplara hitap edebilecek programlar olması gerek. Gruplar içine baktığımızda en az çocuğa sahip grup üniversite mezunu çalışan kadınlarda. Teşviklerin tüm ayrıntılarını Başbakanımız açıklasın istiyoruz.”
2023’e uyumlu 5 yıllık plan...
BABACAN, önceki hafta sonu İstanbul’daki bir toplantıda 10’uncu 5 Yıllık Ekonomik Plan’ hazırlığında olduklarını söylemişti. Planla ilgili de sorularımızı yanıtlayan Babacan, “Önemli ölçüde tamamlandı. Ağırlıklı olarak önümüzdeki dönemin yapısal reformları ve makroekonomik çerçeve var. Detaylı bir çalışma. 2023’te ulaşacağımız hedeflerle de uyumlu olmak zorunda. Önümüzdeki günlerde Başbakanımızla görüşüp kendisinin onayına sunacağız. 25 bin dolar kişibaşına düşen milli gelire uyumlu bir ilk 5 yıllık plan olacak” diye konuştu.
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/iran-buyuk-hayal-kirikligi/383435