Yazdır

'IMF topla tüfekle gelmedi ki'

Tarih: 08 Mayıs 2013 - 10:40

Eski Merkez Bankası Başkanı Yılmaz, konferansta önemli açıklamalarda bulundu

Ekonominin tamamı ulusal para cinsinden olursa, gönüllü vergilendirmelerin hepsinin ülke hazinesine gittiğini anlatan Yılmaz, "Ama siz bunun yerine doları, sterlini, euroyu kullanırsanız, bu gelir Amerikan, Alman, Fransız, İngiliz hazinesine gider. Dolayısıyla bu dolarizasyon son derece önemli. Biz henüz ekonomiyi dolarizasyondan kurtarma ameliyatını tamamlamış değiliz. Paramızdan sıfır attık ve bununla övünüyoruz" dedi. Yılmaz, fiyat istikrarının önemine işaret ederek, önümüzdeki dönemde fiyat ve finansal istikrarın merkez bankalarının görevleri arasında yer alacağını anlattı.
"İDEAL DÖVİZ KURUNU ORTAYA KOYAN NOBEL ÖDÜLÜ ALIR"
Konuşmasının sonunda katılımcıların sorularını da yanıtlayan Durmuş Yılmaz, ideal döviz kurunun ne olduğu sorulunca, "İhracatçılar diyor ki, 'Kur rekabetçi olmalı, ideal döviz kuru Türkiye 'nin rekabetini koruyan kur olmalı'. Bu genel anlamda doğru fakat ekonometrik anlamda döviz kurunun ne olduğunu bilen yok. Eğer birisi bugün bunu ispat eder, yaparsa, ortaya koyarsa herhalde Nobel Ödülü'ne aday olur" dedi.
Yılmaz, siyasi ve mali istikrarın bozulması sonucunda Merkez Bankası 'nın (MB) bağımsızlığını kaybedip, kaybetmeyeceği sorusuna, "Merkez Bankası'nın bağımsızlığı nedir? Bağımsızlık, hükümete rağmen bağımsızlık değildir. Merkez Bankası bağımsızlığının gerekli şartı, parlamento, siyasetçi tarafından MB'ye bu yetkinin verilmesi ve kanunla bunun yazılması. Dolayısıyla siyasi destek var burada. Siyasetçi, parlamentoda kanunu yaparak, MB'ye bağımsızlığı verir, gerekli şart bu. Ama bir de yeterli şart var. Yeterli şartı da, kendisinden bekleneni ortaya koyması. Eğer bunu yaparsa, MB bağımsızlığının arkasında toplum duracaktır" diye konuştu.
"IMF BU ÜLKEYE TOPLA, TANKLA, TÜFEKLE GELMEDİ"
IMF ile ilgili soru üzerine Yılmaz, "Bu borcun ödenmesi güzel bir iş. Ülkemizi, kendimizi tebrik ederim. Ama tebrik ederken de şu soruyu soralım; biz niye IMF'den borç aldık. Bu sorunun cevabı bence şu; biz kendi kendimizi, ekonomimizi yönetemedik, kaynaklarımızı etkin kullanamadık ve dolayısıyla bankacılık sistemimizde önemli sorunlar ortaya çıkardık ve bir noktada duvara gelip, tosladık. O noktada başkalarından, IMF'den yardım istemek zorunda kaldık. Yardımı istedik, onlar da bize iyiliklerini, yani IMF, Dünya Bankası'na standartlarına göre uygulanması gereken ekonomik politikları reçete olarak yazdılar ve bunun adına da 'güçlü ekonomiye geçiş programı' dedik 2001 yılında" diye konuştu. Yılmaz, Türkiye'nin kendi kendini yönetir bir ülke durumuna geldiğini ve bunu koruması gerektiğini belirterek, "IMF bu ülkeye tankla, topla, tüfekle gelmedi. Biz kendisini davet ettik. O da kendi bildiğini söyledi, biz de yaptık. Ben bir yanlışları olduğunu düşünmüyorum. Yanlışı biz bankalarımızın içini boşaltarak, ekonomimizi doğru yönetmeyerek yaptık. O yanlış bir şekilde düzeltildi. Ama bir bedeli vardı. O bedeli de ödedik."

Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/imf-topla-tufekle-gelmedi-ki/380532