Dün saat 24.00’de yerin 5.5 kilometre altında 3.2 büyüklüğünde bir deprem oldu. Merkezi Kuşadası Körfezi olan bu sarsıntıdan sonra, 24 deprem daha oldu. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü’nün saat 12.10’da kaydettiği son deprem 3.4 büyüklüğünde oldu.
Jeoloji Mühendisi Prof.Dr. Ahmet Ercan,yer sarsıntılarının Denizli’den başlayıp Kuşadası Körfezi’ne iki yönlü gelen kırıkların arasındaki ’Göçüntü depremleri’ olduğunu söyledi. Prof.Dr. Ercan, bölge tarihte 7.2 büyüklüğünde deprem ürettiğinin bilindiğini, bu büyüklükte bir depremin şaşırtıcı olmayacağını, sadece zamanının bilinmediğini kaydetti. Prof.Dr. Ercan, şöyle dedi: "Denizli’den başlayıp kuzeyli, güneyli gelen kırıklar var. Bir kolu Buharkent, Kuyucak, Nazilli, Sultanhisar, Aydın, Germencik üzerinden İzmir’in Selçuk ilçesine iniyor. Güneyde ise, Sarayköy, Yenipazar’ın güneyi, İncirliova, Koçarlı üzerinden Kuşadası Körfezi’ne inerek Sisam Adası’na uzanıyor. İkisi arasında göçüntü kırıkları mevcut. Bunlara ’Göçüntü türü depremler’ diyoruz. Geçmişte bu bölgede 7.2 şiddetinde depreme tanık olunmuş. Bunun anlamı gelecekte 7.2’lik bir deprem şaşırtıcı olmayacaktır. Depremler tekrarlanır"
TANSİYON YÜKSELİYOR
Depremlerin büyük bir kriz öncesi gerilim boşalması olduğunu söyleyen Prof.Dr. Ahmet Ercan, annesinin Kuşadası’nda kısa süre önce ölümüne atıfta bulunarak, "Annemin vefatı öncesi tansiyonu yükseldi büyük bir krize neden oldu. Bu bölgede aynı şey yaşanıyor; ’Büyük bir gerginlik var, tansiyon yükselmiş. Bu gerginliği küçük küçük boşaltıyor veya büyük bir krize neden olacak. Bu gerginlikler mutlaka büyük bir depremin habercisidir’ demek doğru olmaz. Ama orada bir sorun olduğunu gösteriyor. Eninde sonunda o gerginlik bir gün boşalacak" dedi.
BÜYÜK DEPREM DENİZDE OLUR
Bölgede büyük depremin Sisam Adası’nın kuzeyinde olabileceğini anlatan Prof.Dr. Ercan, "Bölgede çok kırık var. Bölgede beklenebilir yer tam körfezin Sisam Adası ile kesiştiği yer. Denizde büyük bir deprem olabilecek yer. Karada olursa Ortaklar’da olabilir. Selçuk’un güneyi ile Söke-Davutlar bölgesi olabilir" dedi.
Olası bir depremin Kuşadası’nda büyük bir tahribata yol açacağını ifade eden Prof.Dr. Ahmet Ercan, şöyle devam etti: "Ben yaz aylarımı Kuşadası’nda geçiriyorum. Kuşadası’nda yapı niteliği çok değişik. Yazlıkların olduğu Karaova sahilindeki yapılarda tuzlanma, ıslanma, paslanma var. Beton kalitesi çok düşük. Kuşadası kurulurken geçmiş depremlerden ders alınarak kent sağlam olan yamaca kurulmuş. Sonrasında ise, çok sayıda kırığın olduğu sahillere, tehlikeli bölgelere kaydırılmış. Felaket haberciliği yapmak istemiyorum ama, özellikle yaz aylarında bir deprem olursa resmen katliam olur. Üzüldüğüm şey ise Türkiye’nin her yerinden bana davetler geliyor, gidip bilgilendirmeler yapıyorum. Yaşadığım Kuşadası ise, bugüne kadar beni davet edip neler oluyor diye sormadı."