Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Japonya'nın 2012 yılında tüm dünyada 122 milyar dolar doğrudan yatırım gerçekleştiren bir ülke olduğunu belirterek, "Ancak Japon yatırımcıların Türkiye'ye karşı biraz cimri olduğunu paylaşmak durumundayım. Aslında Türkiye'ye bu kadar az yatırım yapmakla sadece cimri olarak kalmıyorsunuz, çok ciddi fırsatları kaçırıyorsunuz" dedi.
Bakan Çağlayan, Japonya'nın Ankara Büyükelçisi Kiyoshi Araki ile Japon firmaların CEO'larıyla bir araya geldiği yemekte, Türkiye'de yatırım yapan ülkelerin büyükelçilikleriyle koordine edilen toplantıların beşincisini gerçekleştirdiklerinin anlattı. Daha önce Almanya, Hollanda, ABD ve İngiltere firmalarının temsilcileri ile görüştüklerini, Mayıs ayının ilk haftasında Japonya Başbakanı Shinzo Abe'nin Türkiye'ye geleceğini dile getiren Çağlayan, "Umuyoruz ki iki ülke başbakanının yapacağı görüşme, ülkelerimiz arasında var olan siyasi ilişkilerimizi daha fazla geliştirecek, daha fazla artıracak" dedi.
Çağlayan, Türkiye ile Japonya arasında önemli ama Türkiye aleyhine dengesiz bir ticaret hacmi olduğunu belirterek, iki ülke başbakanının görüşmesinin, iki ülke arasındaki ikili ticaret hacmini artıracağı umudunu taşıdığını söyledi. "Bugün bu toplantıya katılan Japon firmaların yaklaşık dünya cirosu 425 milyar dolar" diyen Çağlayan, bu şirketlerin toplam istihdamının da 880 bin kişi olduğunu belirterek, Türkiye'nin Japonya ile dostluğunun tarihi ve köklü bir dostluk olduğunu, iki ülke arasında geçmişte yaşanan dayanışma ve yardımlaşma örnekleri olduğunu anlattı.
Zafer Çağlayan Türkiye-Japonya ekonomik ilişkilerinin, dostluk ilişkileri kadar gelişemediğinin altını çizerek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Japonya 2011 yılında tüm dünyaya 114,4 milyar dolar, 2012 yılında da tüm dünyada 122 milyar dolar doğrudan yatırım gerçekleştiren bir ülke. Ancak Japon yatırımcıların Türkiye'ye karşı biraz cimri olduğunu paylaşmak durumundayım. Aslında Türkiye'ye bu kadar az yatırım yapmakla sadece cimri olarak kalmıyorsunuz, çok ciddi fırsatları kaçırıyorsunuz. Sözlerimi çok net ve iş dünyasının anlayacağı şekilde söylerim. Yeni teşvik yatırım sistemimizin olduğu bir ortamda, böylesine önemli lokasyona sahip bir ülkede, yapmadığınız her yatırımdan sizin hissedarlarınız bir gün gelip, 'Neden Türkiye'nin öneminin daha fazla farkında olmadınız' diye sizden hesap sorabilir."
Bunlara rağmen, 2002 yılından 2013 yılının Şubat ayına kadar Türkiye'ye gelen Japon uluslararası yatırım tutarının 1,1 milyar dolar olduğunu belirten Çağlayan, Japon yatırımcıların bu yılın Ocak-Şubat döneminde ciddi bir atağa geçtiğini, bundan da memnuniyet duyduğunu söyledi. Çağlayan, 2013 yılı Ocak-Şubat döneminde gerçekleşen uluslararası sermaye girişlerinin yüzde 37'sinin Asya ülkesi kaynaklı olduğuna işaret ederek, Japonya'nın 303 milyon dolarlık yatırımla ilk sırada yer aldığını söyledi.
Global krizde Türkiye'de yaşanan gelişmelere değinen ve Japonya-Türkiye ticaretinde olması gereken ticaret hacminin gerisinde olunduğuna işaret eden Çağlayan şunları anlattı:
"İki ülke arasındaki toplam dış ticaret hacmi maalesef 4 milyar dolara yaklaşmıştır, maalesef derken bunu yetersiz bulduğum için söylüyorum. Ve aramızdaki bu ticaret hacminde Türkiye aleyhine yoğun bir dengesizlik var. 2012 yılında Türkiye'nin Japonya'ya ihracatı yüzde 12'lik bir artış kaydetti, 331,9 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdik. Aynı dönemde Japonya'dan ithalatımız yüzde 15,5'lik bir azalma gösterdi, 3,6 milyar dolar oldu. Gördüğünüz gibi, aramızda toplam yaklaşık 3,9 milyar dolar dış ticaret hacmi ama 3,3 milyar dolarlık Türkiye aleyhine bir dış ticaret açığı olduğunu ifade etmeliyim. Yani biz Japonya'ya 1 satıp karşılığında 11 alıyoruz."
İki ülke arasındaki ticaretin yükseltilmesi ve dengeli hale gelmesi gerektiğine vurgu yapan Bakan Çağlayan, 2013 yılı ilk 2 ayında yatırımlarda olduğu gibi dış ticarette de iki ülke arasında önemli değişimler yaşandığını anlattı.
Çağlayan, toplantıya katılan yetkililere Türkiye'deki yeni yatırım teşvik sistemini detaylı incelemeleri gerektiği tavsiyesinde bulunarak sözlerini şöyle bitirdi:
"Bunların ötesinde, üçüncü ülkelerde işbirliğini fazlasıyla önemsediğimin de altını çizmek isterim. Türkiye son derece pazar avantajlarına sahip, önemli lojistik avantaj sağlayan, önemli bir ülke... 2023'e giden Türkiye, önemli yatırımlar yapacak bir ülkedir. Önümüzdeki 10 yılda sadece enerji alanında 130 milyar dolar yatırım yapacağız. Ulaştırma alanında aynı dönemde 110 milyar dolardan fazla yatırım yapacağız. Ve yine önümüzdeki 10 yılda Türkiye bilgi teknolojileri, geniş bant gibi telekomünikasyon hizmetleri açısından da yaklaşık 10 milyar dolardan fazla yatırım yapacağız, dolayısıyla sadece 3 sektörde önümüzdeki 10 yılda 250 milyar dolardan fazla yatırım yapacak ve önemli yatırım pastası oluşturacak bir ülke. Bu konuyu da Japon şirketlerin en iyi şekilde değerlendireceğini düşünüyorum. Değinmek istediğim son konu da, Türkiye Japonya Serbest Ticaret anlaşmaları müzakerelerine başlama sürecidir. Müzakerelere başlama startını verecek olan ortak çalışma komitesi toplantıları sonuca ermiştir. Önümüzdeki aylarda Japonya ziyaretimizde bunu duyuracağız."