Yazdır

Borsayı nasıl bir hafta bekliyor?

Tarih: 14 Nisan 2013 - 11:40

Bir yandan not artışı beklentisi bir yandan da çözüm sürecine ilişkin gelişmelerle Avrupa'dan olumlu ayrışan borsayı nasıl bir hafta bekliyor

Avrupa'dan olumlu ayrışarak haftayı yüzde 3'ün üzerinde bir kazançla kapatan borsayı önümüzdeki hafta neler beklediğini Zaman'dan Selim Işıklar bu haftaki köşe yazısında değerlendirdi. İşte bu hafta borsanın gündemi...
Piyasalarda ilgi çekici gelişmeler devam ediyor. Bir yandan Borsa yine yurtdışından olumlu ayrışan bir görüntü çizerek yükseliş eğilimini sürdürüyor, öte yandan yüzde 7’yi aşan bir mart ayı TÜFE verisine rağmen tahvil fiyatları rekor denilecek şekilde 5,7 seviyelerini aşağı zorluyor.
Döviz kurları ise kısa süreli bir yükselişin ardından gerilemiş durumda.
Öncelikle piyasaların satın aldığı en önemli gelişmenin çözüm süreci olduğunu peşin olarak kabul etmeliyim. Zira cari açık konusunda çok da iyimser bir tablo yok ortada. Nitekim Türkiye’nin notunu yatırım yapılabilir ülke kategorisine çeken Fitch’in bu konuda, “Çözüm sürecine bakmıyoruz, cari açığa bakıyoruz.” demesi Fitch’in yeni bir artışa yanaşmadığını, dahası bu notu yeterli bulduğunu gösteriyor. Standart Poor’s’un geçen ay notumuzu artırması gecikmiş bir karar olduğundan en önemli beklenti Moody’s’e işaret etmekte. Piyasalar da bu not artışını gözeterek bono ve Borsa’da alıcı pozisyonlarını sürdürüyorlar. Moody’s, hafta içinde çözüm sürecinin başarılı bir şekilde yürümesi halinde not artıracağının sinyalini verdi. Düşüşe geçen Borsa bir anda dirilerek hızla yukarı döndü. Not artışı beklentisi devam ettiği sürece piyasalar beklenti satın almaya devam edecektir. Bu noktada 86.700 puanı geçmesi durumunda endeksin dolar bazlı rekoruna göz dikeceği aşikâar gözüküyor.(91.500-92.000) Ancak notumuzun artırılması durumunda sonuç ve beklenti yer değiştirerek ters hareketleri beraberinde getireceğinden not artışı halinde yabancıların erken kâr satışlarına dikkat etmek gerekebilir.
Borsa gurusu Mark Mobius, “Gelişmekte olan piyasalar için rallinin başlarında olabiliriz.” dedi. Ancak Mobius, 2011 yılındaki yükselişte bunun tam tersini savunuyordu. Dolayısıyla bu tip görüşlerin çok aydınlatıcı olduğunu düşünmüyorum. Elbette Türkiye’nin ayrı bir hikâyesi var ve belki de 100 yılda bir görülecek bir eşikten geçiyoruz, ancak korkum halen arzın talepten kat kat yüksek olması ve önceki rekorlara kıyasla en sevimsiz yükselişini yaşayan Borsa’nın yine birkaç endeks yükselten hisse ile bu rekoru kırarak avunması olacaktır.
Borsa İstanbul’un (BIST) daha verimli, daha kazançlı bir borsa yapısını oluşturabilmesi bu borsaya güçlü şirketlerin düşük fiyat ve büyük beklentilerle girmesine bağlı. Yabancı kurumsal fonların seçtiği hisselerin dışında kalan küçük ölçekli, kötü yönetilen ve pahalı olan şirketlerin artık kolaylıkla açılamayacağı bir borsanın yeniden yerli yatırımcıları Borsa’ya çekebileceğini düşünüyorum.
Yorulan altın, tepe taklak
Uluslararası piyasalarda altın ons fiyatı adeta tepe taklak oldu. Geçen haftaki analizimizde bu gelişmenin yaklaştığını vurgulayarak altın ons fiyatının 1527 dolar/ons seviyesinin altına gerilemesi durumunda 1480 dolar/ons seviyelerine kadar gerileyebileceğini öngörmüştük. Kıbrıs Rum kesiminin 400 milyon dolarlık altın satacağı haberlerinin hemen ardından yaşanan bu sert düşüşün ana sebebi aslında farklı. Altın 2001 yılından bu yana hemen her yıl en fazla kazandıran yatırım aracı durumuna gelmiş ve neredeyse 10 yılda 2001 yılından 2011 yılına kadar dolar bazında 8 kat kazandırmıştı. Tarihî zirve olan 1900 dolar/ons seviyesi ise belki de uzun yıllar görülmeyecek bir zirve noktası olarak tarihe geçmişti. Yaklaşık 17-18 ay önce rakipsiz görünen altındaki yüzde 22’lik kaybın arkasında yorgunluk yatıyor. Yorgunluktan kastım, artık ev hanımlarının bile eşlerine ‘bak altın yükseliyor, yatırımımızı altına yöneltelim’ dediği ve spekülasyonun tepe yaptığı 2011 yılı Ağustos’unda altın fiyatları iyice yorulmuş ve değerlenmişti. O tarihten sonra birkaç kez yükselmeyi denediyse bile yönünü aşağı çevirdiği belli olmuştu. Geçen cuma 1527 dolarda önce tutundu ancak daha sonra bu seviyenin altına gerilediği andan itibaren çok hızlı bir düşüş kaydederek 1480 dolardaki diğer bir desteğe geriledi. Bundan sonra neler olabilir, düşüş devam eder mi sorularına şu cevap verilebilir: Evet altın 1900 dolar/ons seviyesinden 1480 dolara kadar gerileyerek büyük bir düzeltme yapmış denilebilir. Bu aşamadan sonra FED’in duruşu, Avrupa Merkez Bankası’nın faiz politikaları, altına yön verecektir. Artık düşüş bu noktadan itibaren hız kesmeye başlayabilir. 1480 dolarda tutunulursa yön tekrar yukarı dönecektir. Aksi takdirde düşüş 1420-1330 dolara kadar sürebilir. Yükselişlerde ise 1527-1560 kısa ve orta vadeli hedefler olacaktır. Sonuç olarak önemli bir düzeltme yaşayan altın, FED politikaları ile ya 1330 dolara gerileyecek ya da bu noktada kısa vadeli bir yükselişe geçecektir.
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/borsayi-nasil-bir-hafta-bekliyor/377830