Yunanistan, Güney Kıbrıs, İspanya, Portekiz ve İspanya'nın borçlarını finanse edebilmek için yardım istediği ve bu yardım karşılığında ağır şartlarla karşılaştığı bir ekonomik ortamda Avrupalı ülkeler iflâs etmenin sonuçlarını hafifletmeye çalışıyorlar.
Avrupa'nın bir çok ülkesinde yasalar iflâs eden girişimciye ağır yaptırımlar getirirken, seçimlerde oy hakkını kaybetmek veya yeni bir iş kurmaktan men edilmek bu yaptırımların bazıları.
Wall Street Journal International'da Deborah Ball imzasıyla yayımlanan makaleye göre henüz kreditörlerden yardım istemeyen İtalya'da bile geçtiğimiz yıl yaklaşık 100,000 firma iflâsını açıkladı.
Creditreform tarafından açıklanan verilere göre borçlarını ödeyemeyen şirket sayısı Avrupa'da 2007 yılında 130,910 iken bu rakam 2011 yılında 174,917'ye yükseldi. Borçlarını ödeyemeyen şirket sayısında yaşanan bu artış ise Avrupa'nın borç düzenleme yasalarında değişikliğe gitme ihtiyacı doğurdu.
Öte yandan ABD'de Lehman Brothers'ın iflâsını açıklamasıyla patlak veren krizin ardından bir çok firma iflâs yasalarından yararlanmayı seçti. General Motors Corp. ve Chrysler LLC gibi büyük firmalar da bu yasalardan yararlanırken, iflâs seçeneğini tercih ederek diğer bağlantılı kollarını kurtardılar.
Cleary Gottlieb Steen & Hamilton'ın Londra'daki ofisinde avukatlık yapan Andrew Shutter, Ball'a verdiği röportajda "Avrupa'da tekrar borç düzenlemesine hak kazanabilmenin tek yolu borç ödeyemeyeceğinizi gösteren adımlar atmamaktan geçiyordu. Oysa ki ABD'de borçların yeniden düzenlenmesi için ilk önce iflâs yasalarına başvuruluyor. ABD'de iflâs edenlere daha az leke sürülüyor" ifadelerini kullandı.
Avrupa'nın iflâsla baş etmeye çalışacağı yeni dönemde ABD'nin iflâs yasalarından yola çıkarak yeni bir reform yapmayı planladığı söyleniyor.