Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Suriye’de Esad rejimine muhalif “Suriye Türkmenleri Meclisi’nin” kuruluş toplantısında, Türkmenlerin diğer Esad karşıtı unsurlarla da dayanışma içinde olması gerektiğini belirterek, “Gerek Türkmen kardeşlerim gerekse muhalif güçler içinde kim olursa olsun hepsiyle dayanışma içinde elbirliğiyle güç birliğiyle öncelikle bu zalim diktatöryal rejime karşı mücadeleyi sürdürmemiz gerekiyor” dedi. 
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Dedeman Otel’de düzenlenen Suriye Türkmenleri Meclisi Kuruluş Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, Suriye Türkmenleri’nin Suriye Devlet Başkanı Esad’ın uyguladığı şiddet politikasına karşı sürdürdüğü mücadelenin hatırlanacağını ifade etti. 
Türkmenlerin Suriye’de yaşanan “mezalime” direnişinin özgür ve demokratik Suriye’nin inşasına önemli katkı sağlayacağını belirten Erdoğan, yürütülen mücadelenin büyük bir özveriyle devam ettiğin belirterek, “Bu noktada şunu asla unutmamak gerekir: sahada verilen mücadele siyasi alandaki birlik ve dayanışmayla perçinlenir ve çok daha büyük bir anlam kazanır. Sizin bugün vermiş olduğunuz mücadele, inanıyorum ki, özgürlüğün temin edildiği gün inşa edilecek demokratik Suriye’nin temel taşlarını oluşturacaktır. Yeni demokratik Suriye’de Türkmen kardeşlerimizin ülkenin asli unsurlarından biri olarak hak ettiği konuma sahip olabilmeleri için geniş, kapsayıcı ve sesini duyurabilen bir siyasi oluşum çerçevesinde hareket etmelerinde fayda vardır. Suriye Türkmenlerinin sesi ve vicdanı olan bir Meclis kurulması çalışmalarını destekliyorum” dedi. 
“ADİL TEMSİL” VURGUSU
Suriyeli Türkmenlern iradesinin de tecelli etmesini sağlayacak bu oluşumda Suriye’de Türkmenlerin yaşadığı bölgelerin “adil temsilinin” büyük önem taşıdığını belirten Erdoğan, “Böyle bir meclisin ilanı Suriye Türkmenlerin aynı amaç etrafında birleşemeyeceğini iddia eden Suriyeli Türkmenlerin geleceğin Suriyesinde hak ettiği yeri almalarını engelleme çabasını güden çevrelerin hesaplarını da boşa çıkaracaktır. Türkmen kardeşlerimizin birlik ve beraberliğini bir kez daha güçlü şekilde ortaya koyacaktır” ifadelerini kullandı. Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: 
“Şunu tüm kalbimle ifade etmek istiyorum. Sizin sıkıntılarınız bizim sıkıntılarımızdır. Şundan emin olmanızı istiyorum, bizler sizin acılarınızı yüreğimizin derinliklerinde hissediyoruz. Biz şuna inanıyoruz: Bizler bir vücudun azaları gibiyiz. Uzuvlardan biri acı çektiği zaman vücudun bütünü o acıyı hisseder. Biz bu olaya bu gelişmeler bütünüyle böyle bakıyoruz.” 
“KİMİN NE KADAR DOST OLDUĞUNU GÖRME İMKANI BULDUK”
Türkiye’nin Suriyeli Türkmenlerin acılarını dindirmek için elinden gelen çabayı gösterdiğini bildiren Erdoğan, dün akşam da bu konuyla ilgili dar kapsamlı bir toplantı yaptığını ve ilgililere gerekli mesajları verdiğini bildirdi. Tüm sorunların bir anda çözülemeyeceğini kaydeden Erdoğan, “Biliyorsunuz, dost gibi görünenlerin bile bir kısmı bu sürece sessiz kaldı. Sadece bazı dostlarımızın bu süreçte dertli olduklarını gördük ve kimin ne kadar bu işte dost olduğunu da içeride ve dışarıda yakından tespit etme imkanını bulduk. Sizden istirhamım kendi içinizdeki insicamı birlik ve beraberliğin en önemlisi de uhuvvetin bozulmasına izin vermemenizdir. Türkmen halkı adına gerçekleştireceğiniz başarılarla biz de Türkiye olarak iftihar etmeye devam edeceğiz. Desteğimizin süreceği konusunda asla ve asla şüpheniz olmasın” diye konuştu. 
“TEK MESELE OTOKRATİK REJİMDEN KURUTULMAK OLACAK” 
Türkiye’nin Suriye’deki Türkmenlerin karşı karşıya olduğu istibdat karşısında sessiz kalmasının düşünülemeyeceğini kaydeden Erdoğan, ister Türkmen Haber Ajansına destek sağlamak olsun ister Suriye’de kurtarılmış bölgelerde Türkçe eğitim alt yapısının geliştirilmesi olsun, desteğe devam edileceğini vurguladı. “Çobanbey Gümrük Kapısından Türkmen ihtiyaç sahiplerine yardım malzemelerinin ulaştırılmasında kolaylık sağlanması noktasında da Türkiye Cumhuriyeti Devleti tüm imkanlarını seferber ederek yanınızda olmaya devam edecektir” diyen Erdoğan, Suriye muhalefetinin son bir ay içinde önemli ölçüde toparlanmasının ve uluslararası alanda meşruiyetini pekiştirme imkanı bulmasının “son derece sevindirici gelişmeler” olduğunu belirterek şunları söyledi: 
“İstanbul’da geçici hükümet başkanının seçilmesi, muhalefetin kurumsallaşma sürecini bir ileri aşamaya taşıma noktasında bir mihenk taşı oldu. Koalisyon attığı bu adımla aslında otoritesini güçlendirdi. Bu otoritesini Suriye halkının ihtiyaç ve beklentileri doğrultusunda Suriye sınırları içindeki faaliyetlerini geliştirmede kararlı olduğunu göstermiştir. Önümüzdeki dönemde oluşturulması beklenen kabinede Türkmen kardeşlerimizin temsil imkanı bulması son derece önemlidir. Buradaki tek mesele Suriye halkının zaferi ve bu otokratik rejimden kurtulmak olacaktır. Bu otokratik rejimden kurtulmak suretiyle Suriye halkı özgürlüğüne ve gerçek bağımsızlığına kavuşmuş olacaktır.” 
“DİĞER ULUSLARARASI ÖRGÜTLER İÇİN DE EMSAL”
“Suriye sandalyesinin Arap Ligi Zirvesi münasebetiyle 26 Mart tarihinde Suriye halkının meşru temsilcilerine devredilmesi önemli bir dönüm noktası olmuştur” diyen Erdoğan, bu gelişmenin diğer ilgili bölgesel ve uluslararası örgütler için bir emsal teşkil ettiğini ifade etti. İlan edilecek Suriye Türkmen Meclisi’nin birlik anlamında önemine dikkat çeken Erdoğan, “Gerek Türkmen kardeşlerim gerekse muhalif güçler içinde kim olursa olsun hepsiyle dayanışma içinde el birliğiyle, güç birliğiyle öncelikle bu zalim diktatöryal rejime karşı mücadeleyi sürdürmemiz gerekiyor” dedi. Erdoğan sözlerini “Hakk’a kul olanların inanıyorum ki bu zulüm karşısında zaferi yakındır” diye sonlandırdı.