Yazdır

İşte ekonomistlerin Kıbrıs yorumu

Tarih: 23 Mart 2013 - 07:46

‘Rumlar dize gelmezse Berlin denenmemişi deneyebilir’ resti karşısında çözüme yaklaşılıyor

Brüksel’de Euro Bölgesi ekonomi ve maliye bakanlarının üzerinde anlaştığı, kendisinin de onay verdiği kurtarma paketini reddederek uçurumun kenarına gelen Güney Kıbrıs’ın eninde sonunda Avrupa Birliği’nin (AB) istediği çizgiye gelmesi kaçınılmaz görünüyor. Milliyet'in haberine göre Almanya’dan gelen “Ateşle oynuyorlar” mesajı baskıyı artırma amacından çok gerçeğin altını çizen içeriğiyle dikkat çekiyor.
Rum Yönetimi’nin Almanya başta olmak üzere Euro Bölgesi’nin beklentileriyle örtüşmeyen bir planı hayata geçirme şansı olmadığı gibi Berlin’in daha önceki ülkeler için cevaplarının teoride kalmasını tercih ettiği, “Bir ülke Euro Bölgesi’nden nasıl çıkar? Bu çıkış gerçekleşirse etkisi ne olur?” sorularını pratiğe dökme olasılığı her zamankinden daha yüksek görülüyor.
Yunanistan örneğindekinin aksine Almanya Başbakanı Angela Merkel’in Güney Kıbrıs’ın Euro Bölgesi’nde kalması gerektiği yönündeki mesajların oldukça zayıf olması ve son olarak yaptığı, “Kıbrıs öncelikle varlıklı Ruslar ve İngilizler için offshore finans merkezi olarak geleceği olmadığını kabul etmeli” açıklaması, Rum Yönetimi açısından yol haritası niteliğinde.
Bu yol haritasının izlenmemesi halinde Euro Bölgesi içindeki ekonomik ağırlığı yüzde 0.2 düzeyinde olan Güney Kıbrıs kendisini çok farklı sularda bulma riskiyle karşı karşıya kalabilir.
Yeni vergi oranı
Rum Yönetimi’nin Rusya ile Euro Bölgesi arasında seçim yapmakta zorlanması, üzerinde anlaşmaya varılan bir metnin reddedilmesine alenen katkıda bulunmasının ardından Güney Kıbrıs’a esneklik gösterilmesi, “şantajın zaferi” anlamına geleceğinden Almanya, üzerinde anlaşmaya varılan ilk metinde büyük değişiklik yapılması opsiyonuna kapıyı kapalı tutuyor.
Kapının açık tutulduğu en önemli unsuru ise Rum Yönetimi’nin, 100 bin euro altındaki mevduatları kesintiden muaf tutup bu oranın üzerindeki mevduatlarda yüksek kesintilere gidilmesi oluşturuyor. Buradaki rakamda yüzde 15’e işaret ediyor. Rum Yönetimi’nin dönüp dolaşıp bu plana razı olacağı belirtiliyor.
Euro Bölgesi Başkanı Jeroen Dijsselbloem’in, Güney Kıbrıs’ın Euro Bölgesi’nden çıkışının kaçınılmaz olup olmadığı yönündeki bir soruya, çözüm bulmaya odaklandıklarını söylemekle birlikte, “Her türlü senaryo ihtimal dahilinde” cevabını vermesi de günün dikkat çekici açıklamasıydı.
Kriz sırası Slovenya’da!
Euro Bölgesi’nde yeni sorun Slovenya’da. Ekonomik göstergelerini istikrara kavuşturamayan ve tehlike alanında yer almayı sürdüren Slovenya da kriz potasında. Ekonomide yaşanan zorlukların yanı sıra siyasette de çalkantılı bir süreçten geçen yeni bir hükümete sahip olan Slovenya’nın kurtarma paketine ihtiyaç duymama olasılığı hâlâ geçerliliğini koruyor.
Gerekçe bankacılık sektörünün ülke ekonomisindeki boyutu. Güney Kıbrıs’taki oran gayrisafi yurt içi hasılanın yüzde 800’üne ulaşırken Slovenya’da bu oran yüzde 135 seviyesinde. Buna rağmen Uluslararası Para Fonu (IMF) en azından üç banka için müdahalenin gerekli olabileceği görüşünde. Bu üç bankada da devlet payı önemli yer tutuyor. IMF, Slovenya’nın bu yıl içinde 3 milyar euro seviyesine ulaşan bir düzeyde borçlanmaya ihtiyaç duyabileceğini hesaplıyor.
EKONOMİSTLER NE DİYOR?
Güney Kıbrıs’ın çözüm için süresi gitgide daralıyor
Geçtiğimiz hafta hem ABD hem Avrupa borsaları son 4 yılın zirvelerinde işlem görürken, hafta sonu Güney Kıbrıs krizi ortaya çıktı. Avrupa piyasaları bu haberle sarsılırken Avrupa Merkez Bankası, kurtarma paketi için Güney Kıbrıs’a üç günlük süre verdi. Pazartesi gününe kadar sorun çözülmezse, Avrupa Merkez Bankası, yapacağı yardımı keseceğini açıkladı.
AB ekonomisinin yüzde 0.2’sini oluşturan Güney Kıbrıs’ın ayakta kalabilmesi için tek çarenin mevduatların yardım planına dahil edilmesi görülüyor. Ekonomistlerin kurtarmaya yönelik olası senaryoları şöyle:
‘Senaryo çok ama Güney Kıbrıs’ın eli kolu bağlı’
Şant Manukyan
İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Müdürü
“Senaryo sayısı çok olsa da Güney Kıbrıs’ın eli kolu bağlı. Avrupa Merkez Bankası bir anlaşma olmaması durumunda acil likidite desteğini durduracağını söyledi. Bu durumda bankacılık sistemi batacağından mevduatların da tamamı kaybolabilir. Bunun yerine zaten sigortalı olan 100 bin euro altına dokunmadan üstündeki tasarruflara odaklanacaklar gibi görünüyor. Zayıf bankaları iyi-kötü banka olarak ayırıp 100 bin euro üstü tasarruflar kötü bankanın varlıkları ile desteklenecek. Bu durumda % 30-40 zarar olabilir. Anlaşma olmazsa G. Kıbrıs ya Kıbrıs Poundu basacak veya barter ekonomisine geçmek durumunda.”
‘İyi senaryo vergi uygulanır, kötüsü euro’dan çıkar’
Tufan Cömert
Garanti Yatırım Stratejist
“Güney Kıbrıs’ın AB’den alacağı yardımın önkoşulu olan 5.8 milyar euro’yu nereden bulacağı konusunda yine Almanya ağırlığını kullanıyor. Muhtemelen mevduat sahipleri Almanya’nın isteği doğrultusunda bu rakamı karşılayacak. İyi senaryoda G. Kıbrıs mevduat vergisini uygular ve yardıma hak kazanır. Kötü senaryoda ise şart yerine getirilmez, Rusya yardım sağlamaz ve G. Kıbrıs Birlik’ten çıkıp yeniden kendi para birimine döner. Bu senaryo bankaların iflası demek ve bu sadece G. Kıbrıs ile sınırlı kalmaz. Sorunlu ülkeleri de etkiler.”
‘Eurogroup çözümün çabuk gelmesini istiyor’
Burak Demirpehlivan
Saxo Capital Uluslararası Piyasalar Uzmanı
“Açıklamalar yileştirmede 100 bin euro’nun altındaki bakiyelerin kullanılmayacağı ancak yine mevduat vergileri ile fonlama yolunun tercih edileceği bir çözümü muhtemel kılıyor. ECB’nin yardımın sağlanamaması durumunda, günlük fonlama kanallarını kapatacağını duyurması da piyasanın çözümün bu hafta sonuna kadar bulunma isteğini gösteriyor.
Eurogroup’un tavrı da çözümün çabuk ve G. Kıbrıs’tan gelmesi yönünde. Fonlamanın bulanamaması durumunda nasıl bir gelecek ile karşılaşılacağını kestirmek zor. G. Kıbrıs’ın birlikten çıkma ihtimali de tartışılmakta.”

Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/iste-ekonomistlerin-kibris-yorumu/375145