Turkcell'deki atamanın perde arkası
Tarih: 12 Mart 2013 - 13:27
Gece yarısı yapılan atamaların detayları belli oldu
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) dün akşam uzun süredir ortakları arasında yaşanan anlaşmazlıklar nedeniyle yönetim karar mekanizmasının tıkandığı Turkcell'e kritik bir atama gerçekleştirdi. Hürriyet'ten Eren Güler'in haberine göre, SPK, Turkcell’de ihtilaflı taraflardan 3 yönetim kurulu üyesini görevden alarak yerine eski bakanlardan Atilla Koç ile Mehmet Hilmi Güler’i ve Bezm-i Alem Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ahmet Akça'yı atadı.
Gelişmeleri değerlendiren uzmanlar, yönetim tıkanıklığını aşması açısından hamlenin yerinde olduğunu ancak hükümete yakın üç ismin bağımsız üye olarak atanmasının hem çok ortaklı şirketin bağımsızlığı hem de yabancı yatırımcıların algısı açısında sorun yaratacağı değerlendirmesinde bulundu.
'TASARRUF SAHİBİ AÇISINDAN OLUMLU'
Sermaye Piyasası Yatırımcıları Derneği (SPYD) Başkanı Arif Ünver ise, yapılan atamaların Turkcell'deki tasarruf sahipleri açısından olumlu olduğunu söyledi. SPK'nın başbakanlığa bağlı olduğunu ve dolayısıyla yapılan atamaların sürpriz olarak algılanmaması gerektiğini ifade eden Ünver, şunları söyledi:
"Yatırımcı açısından bakınca bu atamalar temettü konusunda çözüm olabilir. Sonuçta Turkcell yapması gereken atamaları uzun süredir yapamamıştı ve SPK da ilgili tebliğe bağlı olarak atamayı kendisi yaptı. Yatırımcıların Turkcell'in kârından hak ettiği payı alabilmeleri adına olumlu bir gelişme olduğunu düşünüyorum."
'TURKCELL'IN BAĞIMSIZLIĞINA DARBE'
Hürriyet Yazarı Erdal Sağlam yönetime adanan isimlerle ilgili sert eleştiride bulunarak, yeni bağımsız üyelerin tamamen hükümetin isteğiyle atandığını ve bunun özel sektöre müdahale olarak değerlendirilmesi açısından çarpıcı bir örnek oluşturduğunu belirtti.
Sağlam, "Turkcell’e atanan bağımsız üyelerin SPK’nın tercihi olduğunu sanmıyorum. Tümüyle hükümetin isteği ile atanmış kişiler olduğu açık. Bu da SPK’nın bağımsızlığına vurulmuş büyük bir darbe olduğu gibi, hükümetin ekonomideki rolünü, bir özel sektör şirketine eski bakan atayacak kadar, ileri taşıdığını göstermesi açısından da çok çarpıcı bir örnek" dedi.
SPK tarafından atama yapılmasının nedeni ise şirketin ortakları arasında bağımsız üye konusunda anlaşma sağlanamamış olmasına bağlayan Sağlam şöyle devam etti:
"Daha önce yıl sonuna kadar verilen süre dolmasına rağmen, ortaklar arasındaki hukuki anlaşmazlık sürecinin bitimi beklendi ama bu süreç bir türlü tamamlanamadı. Bu atamaların yapılıp, yönetim kurulu’nun çalışmaya başlaması, ortakların işine geliyor da olabilir. 2 yıldır kardan temettü dağıtımı kararı verilemezken, önümüzdeki aylarda yapılacak genel kurul toplantısında da yine kar dağıtımı gerçekleşmeyecekti. Bu atamalarla önümüzdeki genel kurulda kar dağıtımı kararının verilmesi, dolayısıyla ortakların ciddi miktarda birikmiş alacaklarını tahsil edeceği tahmin ediliyor. Ancak burada da tartışmalı hisse oranlarından hangisine göre kar dağıtımı kararı alınacağı tartışma yaratacak."
'YATIRIMCIYI TEDİRGİN EDEBİLİR'
Sağlam, hükümet tarafından atanan üyelerin Turkcell'i etki altına almasının küçük yatırımcıları tedirgin edeceğine de dikkat çekerek şöyle devam etti," Ortaklar arasındaki uluslararası alandaki hukuki sürecin tamamlanmasına kadar atanan bu yönetim kurulu üyelerinin görevine devam edeceğini, ortaklık yapısı netleştikten sonra bağımsız üyeler konusunda ortak karar alınmasıyla bu geçici sürecin biteceğini tahmin ediyorum. Bu atamaların özellikle uluslararası alanda yaratacağı algının kötü olacağı kesin. Hükümetin Turkcell’i etkisi altına almasının, şirketteki hisse sahibi küçük yatırımcılarda tedirginlik yaratması kaçınılmaz. Şirket yönetiminin bu süreci nasıl yöneteceği de hisse sahibinin davranışı açısından belirleyici olabilir".
SİYASETÇİ ATANMASI HOŞ OLMADI
Radikal Gazetesi yazarı Ekonomist Uğur Gürses, Turkcell'e yapılan eski siyasetçi atamalarının hoş bir durum olmadığını ve SPK'nın bağımsız duruşunu gölgelediğini söyledi.
Gürses, "Turkcell'de bir açmaz var ve SPK bazı kurallar getirdi. Durumuna müdahale etmesine anormal demiyorum ama atadığı üyelerin siyasetçi olması hoş bir durum değil. SPK'nın Turkcell'e atadığı iki kişi eski bakan, diğeri Başbakan'ın desteklediği Bezm-i Alem Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı. Baştan tartışmalı hale getirdi SPK bu işi. Ayrıca SPK'nın bağımsız duruşunu gölgeledi. Hükümet sanki bir şirkete el koymuş gibi bir pozisyon oldu. Bu durum Türkiye'nin dışarıdaki yatırımcılara verdiği mesaj açısından da güzel değil. Türkiye'ye doğrudan yatırımla ve borsa şirketlerine ortak olarak girmek isteyen yatırımcılara, 'hükümet yeri geldiğinde el koyabilir' mesajı veriyor" değerlendirmesinde bulundu.
'GENEL KURUL ŞARTI ÖNEMLİ'
Garanti Yatırım araştırma biriminden Halil İbrahim Kahve ise, Turkcell'in Kurumsal Yönetim İlkeleri yükümlülüklerini yerine getiremediği için, SPK’nın müdahalesi ve bağımsız üye atanmasına yönelik beklentilerinin var olduğunu belirtti. Üç bağımsız üye atamasının Kurumsal Yönetim ilkelerine uyum için esas sözleşme değişikliği, temettü kararı ve yeni yatırım kararlarının önünü açabileceği için önemli olduğunu ancak yine de temettü dağıtımının genel kurulun onayı şartına dikkat çekti.
Kahve, "Turkcell'de bağımsız üye atanmasıyla ilgili bir beklenti vardı. Üç bağımsız üye ataması ile Turkcell’in 2012 yılı karından, genel kurulun onayına sunmak üzere temettü dağıtım kararı çıkabileceğini belirtti. Turkcell Yönetim Kurulu’nda Teliasonera, Alfa Telekom (Altimo) ve Çukurova Holding’i 2’şer üye temsil ederken 1 de bağımsız üye bulunmaktaydı. Ortaklar arasında yaşanan anlaşmazlıklar nedeniyle karar mekanizması kilitlenmişti.
Kahve, yeni atanan bağımsız üyelerin görevde kalma süresiyle ilgili olarak ise şu açıklamalarda bulundu, "Burada kritik olan nokta yeni bağımsız üyelerle, kurumun esas sözleşmesinde değişikliğe gidilip gitmeyeceği. Bu noktadan sonra yönetim kurulundaki üye sayısının artırılması kararı da alınabilir ve SPK tarafından, şirket ortaklarının yeni bağımsız üyeler atayınca kadar göreve getirdiği bu üyelerin görev süresi yasal süre kadar uzayabilir."
TELIASONERA, "OLUMLU KARŞILIYORUZ"
TeliaSonera Başkanı ve CEO’su Per-Arne Blomquist konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada: 'TeliaSonera'nın Turkcell Yönetim Kurulu’ndaki açmazı sona erdirmeye yönelik çabaları başarısızlıkla sonuçlandığı için, SPK’nın sorunu üç bağımsız üye atayarak çözmeye yönelik kararını memnuniyetle karşılıyoruz. SPK’nın girişiminin şirketin yerel ve bölgesel anlamdaki liderliğini geliştirmesine fırsat verecek, Turkcell’i adil kurumsal yönetişim ve etkin bir yönetim düzeyine eriştirmek yönünde atılmış adımlar olduğuna inanıyoruz’. Per-Arne Blomquist konuşmasını şöyle sürdürdü: ‘Şimdi olabilecek en yakın zamanda hissedarların şirketin ana sözleşmesine ilişkin değişiklikleri onaylayabilecekleri, yeni yönetim kurulu üyelerinin şirketin hissedarlık oranları ölçüsünde hakkaniyetli bir biçimde seçilebileceği ve finansal hesapların onaylanabileceği bir genel kurul toplanabilmesi için odaklanacağız. Böylece şirket uzun zamandır ödenmesi gereken kar payı dağıtımını gerçekleştirebilecektir.
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/turkcelldeki-atamanin-perde-arkasi/373725