Esenyurt’t İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ile Esenyurt Belediyesi arasındaki ‘imar tartışması’ sürüyor. Büyükşehir Belediyesi’nin yerel yönetim tarafından hazırlanan imar planını iptal etmesiyle başlayan süreç Türkiye’nin ‘markalı konut başkenti’ Esenyurt’u derinden etkiledi.
2008’de hazırlanan plana göre çok katlı konut projesi inşa etmek için yola çıkan ve düzenledikleri reklam kampanyalarıyla binlerce müşteriye ulaşan inşaat firmaları ortaya çıkan yeni gelişmelerle adeta şaşkına döndü. 20 inşaat şirketinin 20 bin konutluk inşaat projesi bir anda ‘kaçak inşaata’ dönüşürken, ev sahibi olmayı hayal eden binlerce kişi için de endişeli bir bekleyiş başladı. Süreci endişeyle izleyenler arasında Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde örgütlü Türkiye Diyanet ve Vakıf Görevlileri Sendikası (Diyanet-Sen) mensupları da bulunuyor.
Görüştüğümüz hak sahiplerinin anlatımlarına göre her şey Diyanet-Sen ile Osmanlı İnşaat’ın 2010 yılında toplu konut yapımı için el skışmasıyla başladı. Din görevlileri ile yakınlarını uygun koşullarla ev sahibi yapmayı hedefleyen ‘Diyanet-Sen Osmanlı Evleri Projesi’ 7143 metrekare alan üzerine inşa edilecek toplam 350 daireden oluşacaktı. 2+1 ler 75 bin, 3+1 ler 85 bin liradan maketten satıldı. Ödemeler faizsiz ve aylık taksitler halinde yapılacak ve konutlar Nisan 2012’de teslim edilecekti. Ancak Esenyurt Belediyesi ile Osmanlı İnşaat arasında yaşanan ruhsat problemi yüzünden inşaat yarım kaldı.
Esenyurt Baharı herkesi yakar
Osmanlı İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Osman Bakırcı, “Bugün Esenyurt’ta 20 bine yakın konut sahibi endişeyle gelişmeleri izliyor. 80 ila 100 bin civarında insan bu süreçten olumsuz etkilendi”dedi. Bakırcı, “Esenyurt’taki kriz iyi yönetilmezse inşaat ve bankacılık sektörü sıkıntı yaşar. Ancak daha vahimi bir ev sahibi olabilmek için tüm varlıklarını ortaya koyan insanların yaşadığı travma. Bunun sosyal yansımaları olacaktır; intihar ve cinayetler hatta Esenyurt Baharı yaşanabilir.” diye konuştu.
Belediyeye hodri meydan
Osmanlı İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Osman Bakırcı, sıkıntının belediyelerden kaynaklandığını belirterek, “Burada proje yapan inşaat firmaları verilen sözler doğrultusunda adım atmış ve buna göre yatırım yapmıştır” dedi ve ekledi: “Ben akılsız mıyım, izin, ruhsat, belge almadan milyonlarca dolarlık yapayım. Ben buradan herkese ‘hodri meydan’ diyorum. İnşaat şirketlerinin sahipleriyle belediye ortak basın toplantısı yapsın. Kim haklı kim haksız ortaya çıksın.”

Başkan Kadıoğlu ne demişti?
Esenyurt Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu, ilçenin bir numaralı sorunu haline gelen imar konusuyla ilgili Cuma günü basının karşısına çıktı ve soruları cevaplandırdı. Kadıoğlu, inşaat şirketlerine Esenyurt’un 1/1000’lik imar planlarına göre izin verdiklerini, ancak firmaların “Nasıl olsa sonra alırız” diyerek kafalarına göre emsal artırımı yapıp daire sattıklarını savundu. Kadıoğlu, “Sorunun kaynağı biz veya İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ymiş gibi gösteriliyor. Oysa sorunun kaynağı inşaat firmalarıdır. Bizim burada verdiğimiz emsaller belli. Biz 1.5 emsale göre izin veriyoruz. Bu inşaat firmaları ‘nasıl olsa izin alırız’ diyerek 2.5 emsale göre proje hazırlıyorlar. Maketten ve fazladan daire satıyorlar. Bunun sorumlusu biz miyiz?” dedi.
Esenyurt Belediye Başkanı Kadıoğlu, bir gazetecinin, ”Sorun kaç vatandaşı ilgilendiriyor?” sorusuna ”Şu an itibariyle Ukra ve Fi Yapı firmalarında 700-800 kişi var. Ufak tefek arada bazı firmalar da çıkabilir. Bunlarda da 200-300 çıkarsa ilgili vatandaş sayısı 1000’i geçmez. Zaten toplamda 102 bin küsur ruhsat vermişiz. Bunların hepsi mi mağdur?” yanıtını verdi.
20 bin konut sahibi sıkıntılı
Fi-Yapı: 4000
Ukra İnşaat: 2600
Uluhan İnşaat: 2500
Osmanlı İnşaat: 2500
Özyurtlar İnşaat: 2000
Pusula İnşaat: 500
Diğer: 5000
Ufuk Şanlı/Vatan