Yazdır

Erdoğan'dan itiraf!

Tarih: 17 Şubat 2013 - 07:21

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yerel seçimlerinin süresini 5 yıldan 4 yıla indirmekle büyük bir hata yaptıklarını itiraf etti

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Bir yanlış yaptık 5 yıl olan seçim süresini 4 yıla indirdik, o zamanki bizimle cumhurbaşkanlığı seçimleri, seçimlerin 5 yıldan 4 yıla indirilmesi gibi muhalefette olan bir partinin teklifini, biz bunlar 'ciddidir dürüsttür' diyerek, ona aldandık, ona kandık ve maalesef 4 yıla indirilmesiyle ilgili değişikliği yaptık. Yanlış yaptık, çünkü 4 yıl bir hizmet süresi için yeterli değil.” dedi. 24 Ocak tarihinde kabinede değişiklik yaptıklarını ifade eden Erdoğan, bu yenilenmeyle Mardinli olan Muammer Güler’in İçişleri Bakanlığı’na getirildiğini kaydetti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Hilton Garden Otel'deki İl Danışma Kurulu toplantısında yaptığı konuşmada, parti olarak sandık esaslı çalışmayı gaye edindiklerini belirtti. Milliyet'in haberine göre, Büyükşehir belediyesi statüsüne kavuşacak Mardin’de seçimin kazanılması gerektiğini ifade eden Erdoğan, şu uyarıda bulundu: “Eğer Diyarbakır’ın başına gelenler Mardin’in başına gelmesin istiyorsak, bizim almamız lazım. Diyarbakır rezil. Hiçbir alt ve üst yapı yok. Belediyecilik verilmiyor. Bu zihniyetle bir yanlışlık olursa Diyarbakır bundan sonra çok daha büyük felaketler bekliyor.”
Terörle mücadele konusunda sandık esaslı çalışmanın önemine işaret eden Erdoğan, 2014 yerel seçimlerinin Mardin için çok önemli bir yere sahip olduğunu söyledi.
Büyük başarıların, tarihi rekorların elde edildiği bir 10 yılı geride bıraktıklarını kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti: “Bugünden 10 yıl öncesine baktığımızda Türkiye’nin bu kadar mesafe kaydedeceği böyle bir netice alacağını hiç düşünmüyorduk. Sandık esaslı bir çalışma. Türkiye genelinde toplam sandık sayısı 200 bin. Bu ne demektir Türkiye genelinde bizim toplamda 1 milyon 8 bin bir kadroya ihtiyacımız var. Her sandıkta 9 tane görevlimiz olacak. Demek ki bizim Mardin’de yaklaşık olarak toplamda bin 800 kadroya ihtiyacımız var. Bununla beraber bizim Mardin seçimlerinde kardeşlerim sandıkları asla boş bırakmamamız lazım. Bir sandığa gidildiği zaman, 'burada AK Parti'nin üyesi var mı yok mu?' Böyle bir soruyu dahi sormamamız lazım. Biz bileceğiz ki bu sandıkta 9 üyemiz var. Ve bu 9 üyeden bir tanesi sabah erken saatte gelmediği için o sandığın başkanı olabilecek. Belirlenen saatte sandık başkanı gelmemişse ilk önce oraya gelen kimse o sandığın başkanı olur. Olur ki memur dahi olsa gelmeyebilir gelemediği takdirde orada sandık kurulu üyelerinden ilk gelen kimse o sandık başkanı olmaya adaydır. Bunu başarabilir miyiz? Başarabiliriz. Diğer üyelerimiz, ana kademde her sandık için 3 kişi dedik. Kadın kollarından 3 kişi, gençlik kollarından da 3 kişi.”
Salondaki parti üyelerini görmek istediğini belirten Erdoğan, salonun dışında kalan ana kademe parti üyelerinin salona girmesini istedi. İl ve ilçe ana kademlerinin ayağa kalkıp kalkmadığını soran Erdoğan, şöyle devam etti: “İl ve ilçe kadın kollarının icrası ayağa kalksın. İl Kadın Kolu başkanı kaç kişi olması lazım? Gençlik Kolları'nı, İcra Kolları'nı göreyim. Gençlik Kolları dökülüyor, sefalet. İl Danışma Meclisi'nin, kimin katılamayacağı belli. Değerli kardeşlerim bir defa toplan bin 800 kişi olması lazım. Bu bin 800 sandıkların tümüne sahip olacak. Sandıklarda bu ekibin kuş uçurtmaması kazım. Sandıklara öyle sahip çıkacağız ki akşam sayım saati geldiğinde sandıklarda sayımı siz yapacaksınız. Sayım yapıldı, ondan sonra bakkal defteri tutar gibi notları almak yok. Resmi tutanağı alacağız. Biliyorsunuz sandık görevlisi olan arkadaşın resmi tutanağı alma hakkı var. Bu arkadaşlarımız hemen ilçesine, ilçesinden de iline buradaki resmi neticeyi bildirecek. Bunu neden söylüyorum. Televizyonlar, şunlar bunlar neticeyi açıklamadan bu ciddiyetle çalışsın. Resmi neticeler belli olmadan parti teşkilatımız bizim Mardin’de ne kadar oy aldığımızı tespit etsin. Bu il kayıtlarımız anında düşer. Bu zor değil. Bunu gerçekleştiren bir il başkanı olarak söylüyorum.”
AK Parti olarak 10 yıl önce hayal edilmeyen sıçramayı gerçekleştirdiklerini anlatan Erdoğan, “Biz buralara durup dururken gelmedik. Bir emeğin neticesinde geldik. Son 10 yılda gerçekten de 10 yıl önce hayal edilemeyen bir sıçramayı bir kalkınmayı gerçekleştirdik. Köklü reformlarımızla, sessiz devrimle deyim yerimdeyse ülkemize çağ atlattık. Ancak 50 yılda oluşabilecek Türkiye’yi 10 yılda inşa ettik. Gerek hükümet gerek yerel yönetimler bazında halkımızın emanetini yere düşürmedik. Bu emaneti layıkıyla taşıdık, daha da yükselttik. Bunun neticesinde güvenimiz arttı. Gördüğümüz her seçimde halkımız bize çok daha güçlü destek verdi.” şeklinde konuştu.
"SEÇİMLERİ 5 YILDAN 4 YILA İNDİRMEK HATAYDI"
Gelecek yerel seçimlerin çok hassas olduğunu belirten Erdoğan, söz konusu yerel seçimlerle yeni bir güven tazeleyeceklerini kaydetti. Seçimlere fazla bir zaman kalmadığını, 13 aylık gibi kısa bir sürenin kaldığını hatırlatan Erdoğan, seçim süresini 5 yıldan 4 yıla indirmekle hata yaptıkları itirafında bulundu.
Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdü: “Bir yanlış yaptık 5 yıl olan seçim süresini 4 yıla indirdik, o zamanki bizimle cumhurbaşkanlığı seçimleri, seçimlerin 5 yıldan 4 yıla indirilmesi gibi muhalefette olan bir partinin teklifini, biz bunlar 'ciddidir dürüsttür' diyerek, ona aldandık, ona kandık ve maalesef 4 yıla indirilmesiyle ilgili değişikliği yaptık. Yanlış yaptık, çünkü 4 yıl bir hizmet süresi için yeterli değil. Hâlbuki seçimlere ilk girdiğimizde 5 yıldı. Olan oldu. Şimdi ise 13 ay çok çabuk geçecek. Seçime girmiş sayılırız. Aktif çalışmalıyız.”
"MARDİN’İN DİYARBAKIR GİBİ OLMAMASI İÇİM MARDİN’İ KAZANMALIYIZ"
Mardin’i bu haliyle görmek istemediğini, ileri dönemde daha farklı görmek istediğini dile getiren Erdoğan, “Mardin kadim bir medeniyetin müstesna şekillerinden bir tanesi ve bu müstesna şehir o kadim medeniyetin geleceğe yönelik bir yansıması olarak devam etsin. Mardin Büyükşehir Belediyesi'ni AK Parti'nin kazanması lazım. Bunun için çok çalışmamız gayret göstermemiz lazım. Burada bir yanlışlık olursa burada yanlış bir netice alınırsa çok ‘ah, vah’ ederiz. Eğer Diyarbakır’ın başına gelenler Mardin’in başına gelmesin istiyorsak bizim almamız lazım. Diyarbakır rezil. Hiçbir alt ve üst yapı yok. Belediyecilik verilmiyor. Bu zihniyetle bir yanlışlık olursa Diyarbakır bundan sonra çok daha büyük felaketler bekliyor. Çünkü bu zihniyetin hizmet diye bir anlayışı yok. Bunların anlayışında bütün imkânları alsınlar ondan sonra arzu edilmeyen o PKK'ya göndersinler. Bizim derdimiz ne? Hizmet. Biz çünkü insanımızı hakkımız seviyoruz. 'Biz size efendi olmaya değil hizmetkâr olamaya geldik' diyoruz. Biz istiyoruz ki Mardinimizin o bütün tarihi binaları bütün güzelliğiyle ortaya çıksın. Yeni Mardin alt ve üst yapısıyla yerel mimarıyla çok da ters düşmesin. Örneğin TOKİ’ye bile talimatım var. İstediğim neticeyi alamadım. TOKİ bile burada yaptığı yapıları yerel mimariyle örtüşecek şekilde yapmalı. Onun adeta bu asırdaki yansıması olmalı. İlla 10–15 kat binalar Mardin’e yakışmaz. Ben düşüncelerimi söylüyorum. Niye? Çünkü bu tarih kenti adeta bizim üzerimizde hakkı olan o yapılanmayı görmek istiyoruz. Bizim onu vermemiz gerekiyor. İnsan toprağa yakın yaşamalı. Toprağa ne kadar uzaksa o yaşam tarzına uzak olur. Bunu başarmamı lazım. 2014 yerel seçimlerinde bu teşkilatımızı gayretli görmek istediğimi ifade etmek istiyorum. Onun için de sandık esaslı çalışmada taviz vermemek lazım.” şeklinde konuştu.
"PARTİ OLARAK ETNİK SİYASET YAPMIYORUZ"
Parti olarak etnik siyaset yapmadıklarını dile getiren Erdoğan, “Kimlik siyaseti asla yapmayacağız. Bölge ve dinsel milletçiliğe asla yaslanmayacağız. Hiçbir tahrik ve provokasyona pabuç bırakmayacağız. Hiçbir saldırıya boyun eğmeyeceğiz. Gaziantep saldırısında Antep nasıl terörü sokmadıysa Mardin de sokmayacak terörü. Çözümsüzlükten yana değil çözümden yana olduğumuzu samimi bir mücadele verdiğimizi bir kez daha göstereceğiz. Kimseyi ötekileştirmeyeceğiz. Her kesimi kazanmaya çalışacağız. Kanaat önderlerini ziyaret edeceğiz, dualarını alacağız. Gücümüzü köklü ve kalıcı çözümler üretmekten alıyoruz. Biz gücümüzü bütün halktan alıyoruz. Diğer partilerinin böyle bir özelliği yok. İnsanları ayırmayan tek parti biziz. Herkesi her bölgeyi, her vatandaşı bütünün bir parçası olarak görüyoruz. Eserlerimiz bunun en bariz örneği. Buradaki yerler cumhuriyet tarihinde görmediği hizmetleri bizim tarihimizde gördü." diye konuştu.
"Terörün bitmesi için çalışan bizim gibi bir başka parti yok." diyen Erdoğan, "Biz ötekileştirme tanımıyoruz. Kardeşlik diyoruz, arkadaşın ötesine geçiyoruz. Karındaştan sonra en önemli yakınlık kardeşliktir. Halkımız bu meselenin AK Parti'nin çalışmasıyla çözülebileceği konusunda hem fikir. Milletimiz AK Parti'ye güveniyor. Mesuliyetimiz ortada. Ciddiyetle bu işin üzerine gidersek inanıyorum ki çözüm yolunda olumlu bir netice gelişecek. 10 yıl boyunca Türkiye’ye güzel yatırımlar yaptık. Yeterli mi? Yetmez. Daha büyük hedefler koyacağız önümüze.” ifadelerini kullandı.
"IMF'YE BORCUN SON TAKSİTİNİ MAYIS AYINDA ÖDEYECEĞİZ"
IMF’ye olan borcun 464 milyon dolarlık son taksitinin mayıs ayında ödeneceğini ifade eden Erdoğan, “Şimdi bizden borç istiyor. Nereden nereye geldik. Sizin dualarınızla bunları yakaladık. Büyükşehir belediyesi seçimleri için dağ taş demeden koşacağız. Gönülleri fethe edeceğiz ve gönüllüler kadrosu olarak bu işi bitireceğiz. Mart 2014’te bu seçimin kazanılması hiçbir seçim değişilmez. Ya tarih yazacağız ya da sayfaları kapatacağız. Onun için çok çalışmamız lazım.” ifadelerini kullandı.
 
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/erdogandan-itiraf/371129