Finansal İstikrar Kurulu’nun (FSB)raporuna göre, büyüklüğü 2002-2007 döneminde 26 trilyon dolardan 62 trilyon dolara fırlayan, 2008'de ise hız kesen gölge bankacılık sistemi geçtiğimiz yıl G20 ülkelerinin ekonomisinin yüzde 111’ne ulaştı.
ABD’de gölge bankacılığın büyüklüğü 2011 yılında 23 trilyon dolar oldu. Euro Bölgesi’nde gölge bankacılık 22 trilyon dolar, İngiltere’de ise 9 trilyon dolar varlık büyüklüğüne ulaştı. ABD’nin gölge bankacılık içindeki payı ise 2005 yılındaki yüzde 44 düzeyinden yüzde 35’e geriledi. İngiltere ve Euro Bölgesi’nin payında ise artış var.
Hızla büyüyen gölge bankacılık sistemi son yıllarda özellikle merkez bankalarının bankaları kurtarmak için büyük bir çabaya girmesi ile iyice başıboş kaldı. Krizin tetikleyicisi olarak görülen gölge bankacılık için regülatörler yeniden devreye girmeye hazırlanıyor.
Geleneksel bankalar gibi bir denetim mekanizmasına tabi olmayan gölge bankacılık Davos ile yeniden gündeme taşınırken, sıkı bir denetimin başlatılması için kolların sıvandığı bilgisi kulislerde kulaktan kulağa yayılmaya başladı.
Gölge bankacılığın sektör için kabul edilmesi gereken bir gerçek olduğunu belirten piyasa uzmanları yatırımcının geleneksel sermaye sağlayan araçların alternatifini aradığını bu sayede de sektörün geliştiğine dikkat çekiyorlar.
FSB’nin önümüzdeki sonbaharda G20 zirvesinde açıklayacağı raporda sektörün karanlık yüzü olarak lanse edilen gölge bankacılık için düzenleyici önerilere yer vermesi bekleniyor.
Özellikle Çin’de 2 trilyon dolarlık bir sektör haline gelen gölge bankacılık ile ilgili tartışmalar alevlenirken görüşlerde çeşitli. 7 milyar dolarlık fonu yöneten Hony Capital CEO’su Jonh Zhao, gölge bankacılığın karalanmasının doğru olmadığını belirtiyor. Pek çok insanın sistemi anlamıyor oluşu ile sistemin kötülendiğini kaydeden Zhao, Çin ekonomisinin çok hızlı geliştiğini farklı finansman olanaklarının göz ardı edilmeyeceğini dile getiriyor.