Türkiye'de mevduatta güvence olan 50 bin TL'nin yükseltilmesi isteniyor. TMSF Başkanı Şakir Ercan Gül, 50 bin TL olan güvence tutarının 100 bine çıkartılması için çabalıyor. Milliyet'ten Kadife Şahin'in haberine göre, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Başkanı (TMSF) Ercan Şakir Gül, vatandaşın banka mevduatlarında 50 bin TL olan devlet garantisinin Avrupa Birliği (AB) standartlarına çıkarılması gerektiğini söyledi.
TMSF, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) ve Merkez Bankası’na ilettiği mevduat sigortasının artırılması görüşünü Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’a da iletmiş. Türkiye’deki banka mevduatına olan sigorta garantisinin 100 bin TL'ye  çıkarılması devlet garantisinin 50 bin TL’den 100 bin TL’ye yükselmesi anlamına geliyor.
Mevduat büyüklüklerine göre sisteme sigorta primi ödemesinde bulunan bankacılık sektörünün konuya yaklaşımı ise sıcak değil. Mevduat garantisinin artırılmasında bankaların ödeyeceği prim oranlarında da artış yönünde değişiklik olursa, sektör düzenlemeye karşı çıkacak. Bu yönde görüş belirten bankacılık kesimi temsilcileri, görüşlerini şöyle ifade ettiler: “Tek tek banka bazında daha fazla prim ödenir. Yeni maliyet demek. Böyle bir riskimiz yoksa niçin artırılıyor?”
‘Dünya şartları zorluyor’
Mevduat sigortası tutarının artırılmasının herhangi bir riskten ve olumsuzluktan kaynaklanmadığını ifade eden TMSF Başkanı Gül ise kurumun toplumun algısında yer alan güven unsurunun sorumluluğunu taşıdıklarını, mevduat sigortacılığı faaliyetlerinde mevcut şartlar ve beklentiler doğrultusunda yeni aksiyonlar aldıklarını söyledi. Gül, “50 bin TL olan mevduat sigortasının limit tutarının değiştirilmesine yönelikte çalışmalarımız var. 2004 yılından itibaren uyguladığımız 50 bin TL’lik sigorta limiti tutarını, ülkemizin makro ekonomik şartları ve Türkiye ekonomisinin ekonomik gelişimini dikkate alarak gözden geçirmenin faydalı olacağı kanaatindeyiz” dedi.
TMSF’nin 2013’e ilişkin hedeflerini açıklayan Gül, küresel finans piyasalarında yaşanan gelişmeleri yakından takip ettiklerini, bu kapsamda mevduat sigortacılığı alanında gereken uygulamaları zamanında hayata geçirdiklerini söyledi.
TMSF Başkanı Ercan Şakir Gül, “Amacımız sürdürülebilir finansal gelişmeye katkıda bulunmak ve Türkiye’nin 2023 hedeflerine ulaşmasında üzerimize düşen görevleri hızlı ve sağlam adımlarla yerine getirmek. Bu amaç çerçevesinde, TMSF olarak halihazırda devam eden uygulamalarımızı ulusal ve küresel gelişmeleri de dikkate alarak revize ediyoruz. Mevduat sigortacılığı alanında gerçekleştirdiğimiz faaliyetlerin dünyada en iyi uygulamalar arasında gösterilmesinde, TMSF’nin proaktif yönetim anlayışının etkisi bulunmaktadır” dedi.
Sigortalı mevduat 175 milyar
Eylül 2012 itibarıyla bankacılık sektöründe faaliyet gösteren 31 mevduat bankası ve 4 katılım bankası bulunduğunu hatırlatan Gül, mevduat ve katılım fonlarının toplamının 738 milyar TL’ye olduğunu ve bunun yüzde 24’ünün sigorta kapsamında olduğunu ifade etti. Gül, “Sigorta kapsamındaki mevduat ve katılım fonları, 175 milyar TL seviyesine yaklaşmıştır. Önümüzdeki dönemde 50.000.-TL’lik sigorta limiti tutarını da gözden geçirmenin faydalı olduğunu düşünüyoruz. Bu yaklaşımımız ülkemiz açısından bir risk öngörüsü değil, muhtemel risklere karşı güvence sistemini güncelleme ve güçlendirme düşüncesinden kaynaklanmaktadır. Ayrıca, ticari mevduatında mevcut limitler dahilinde kapsama alınması yönünde çalışmalarımız var” şeklinde konuştu.
Fon’un 2013’te asli görevi olan mevduat sigortacılıını yerine getirirken çalışma alanına yeni enstrümanlar da eklemek için araştırmalar yaptığını bildiren TMSF Başkanı şunları söyledi:
“Çözümleme alanındaki faaliyetlerimiz başarılı şekilde sürüyor. TMSF olarak hedefimiz, finansal krizlere bağlı olarak ortaya çıkan kamusal maliyeti azaltmak. Yeni dönemde asli fonksiyonumuz olan mevduat sigortacılığını yerine getirirken, çalışma alanına yeni enstrümanlar eklemenin uygun zemini araştırıyoruz. TMSF’nin geçmiş deneyimlerini yeni alanlarda kullanmasının ülkemiz finansal sistemine katkıda bulunacağını düşünüyoruz.
2013 yılının TMSF’nin mevcut uygulamalarını revize ederek güçlendirdiği ve finansal istikrara katkı yapan faaliyet yapısını daha da geliştirdiği bir dönem olsun istiyoruz.”