Albaraka Türk Genel Müdürü Fahrettin Yahşi, kira sertifikası ihracı sayesinde elde edilecek fon kaynağının büyümenin finansmanı ve cari açığın azaltılması için son derece önem arz edeceğini söyledi.
Yahşi, sukuk'un tarihsel gelişimi ve geleceğe dönük ihraç hacimleri'' konusunda AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu. Kira sertifikası veya uluslararası finans ortamında yaygın şekilde ''Sukuk'' olarak bilinen enstrümanların, varlığa dayalı olmaları dolayısıyla uzun vadeli borç tahvillerinden ayrışan ve faizsiz bankacılık prensiplerine uygun olarak yapılandırılmış sermaye piyasası araçları olduğunu söyledi.
Yahşi, ''Dünya'da ilk sukuk ihracı 1995 yılında Suudi iş adamı Abdullah Salih Kemal tarafından Malezya'da 1995 yılında gerçekleştirilmiş ve 350 milyon dolarlık tahvil ihraç edilmiştir. İlk hazine ihracı da yine Malezya'da 600 milyon dolarlık ihraçla 2002 yılında gerçekleşmiştir'' dedi.
-''Sukuk piyasası Asya ve Ortadoğu olmak üzere, dünya piyasalarında önemli bir finansman kaynağı''-
Henüz 15-20 yıllık bir geçmişi olmasına rağmen, sukuk piyasasının başta Asya ve Ortadoğu olmak üzere, dünya piyasalarında önemli bir finansman kaynağı haline geldiğini anlatan Fahrettin Yahşi, ''2011 yılında dünyada 33 milyar dolarlık Sukuk ihracı kaydedilmiştir. Malezya tek başına ihraçların yüzde 70'inden fazlasını gerçekleştirirken, Körfez ülkeleri, Endonezya ve Pakistan ihraçlarda etkin diğer ülkeler olmuştur. Bu ihraçların yüzde 80'inden fazlasını "Sovereign Sukuk" olarak tabir edilen Hazine ihraçları (Kamu Kurumları tarafından gerçekleştirilen ihraçlar) teşkil etmektedir. Geriye kalan kısım ise Finansal Kurumlar ve finans sektörü dışındaki kurum ve kuruluşlarca gerçekleştirilmiştir'' dedi.
Malezya Devleti'nin periyodik ihraçlar yapması ve Murabaha Sukuk adı verilen ihraç modelinin ülkede yaygın olarak kullanılmasının, ihraçlara süreklilik kazandırdığına değinen Yahşi, ''Murabaha Sukuk diğer ülkelerde, 2. el piyasada işlem görmediği için çok fazla rağbet görmemektedir. Öte taraftan,Malezya Borsası'nda sukuk bonolarının işlem gördüğü bir platform kurularak, piyasaya derinlik kazandırılmıştır. Malezya'daki ihraçların çok büyük bir kısmının Ringit para biriminden yapıldığının da ayrıca altını çizmemiz gerekir'' diye konuştu.
2012 yılı sukuk piyasalarına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Yahşi, ''2012 yılı sukuk piyasaları olumlu seyretmektedir. Bu yılın başından beri kaydedilen ihraçlar geçen yılın aynı dönemine göre 2 kat artmış olup (15 milyar dolar civarında), sukuk ihraçlarında en etkili banka konumundaki HSBC'nin tahminlerine göre yıl sonunda toplam ihraç tutarı 44 milyar dolar seviyesinde olacaktır'' dedi.
Sukuk'un finans sektörüne ve devletlere sağladığı faydalara da değinen Yahşi, şöyle devam etti:
''Türkiye, global sukuk piyasasında etkin olmuş adı geçen ülkelerin herhangi birinden en az 1,5 kat daha büyük bir ekonomiye sahiptir. Yüksek büyüme trendinin de etkisiyle, gerek kamunun gerekse de özel sektörün uzun vadeli fon talebinin yurt içindeki tasarruflarla karşılanması olanaksızdır. Türkiye gibi büyüme hızı yüksek fakat genç bir nüfusa sahip olmasının da etkisiyle tasarruf oranlarının yüzde 10'lar gibi düşük seviyelerde olduğu gelişmekte olan bir ülke için büyümenin ve cari açığın finansmanı en öncelikli konudur. Bu bakımdan, Kira sertifikası ihracı sayesinde elde edilecek fon kaynağı büyümenin finansmanı ve cari açığın azaltılması için son derece önem arz etmektedir. Bugün itibarıyla, finansal kurumların yurt dışında kira sertifikası ihraçları, ihraca kaynak olacak varlıkların sınırlı olması ve yüksek ihraç primleri nedeniyle, dünyadaki faizsiz bankacılık fonlarının çok küçük bir kısmının Türk ekonomisine kazandırılmasına olanak tanımaktadır. Bu sebeple kamu kesiminden ihraçların bir an önce gerçekleştirilerek, banka ve banka dışı diğer kurumların ihraçlarına emsal teşkil etmesi elzemdir.''
-''İMKB'de yabancı yatırımcıları cezbetme potansiyeline sahip lira cinsi ihraçlar önemli bir adım olacaktır''-
Yurt içinde lira cinsinden yapılacak ihraçların da ekonomideki faize hassas bir kısım atıl fonların uzun vadeli kaynağa dönüştürülmesine olanak sağlayacağının beklenebileceğini belirten Yahşi, ''Bilindiği gibi, uluslararası yatırımcılara yönelik ihraçların tamamına yakını, Londra ve Lüksemburg borsalarında kayda alınmaktadır. Bölgenin finans merkezlerinden biri olma iddiasını taşıyan İstanbul için, İMKB de yabancı yatırımcıları cezbetme potansiyeline sahip, lira cinsi ihraçlar bu projeyi gerçeğe dönüştürecek önemli adımlardan biri olacaktır'' dedi.
Türkiye'de Hazinenin sukuk planı hakkında ve işleyişinin nasıl olacağı konusunda da bilgi veren Yahşi, ''Hazinenin kira sertifikası ihracı konusunda çalışmaları devam etmektedir. Bu konuda hazırlanmış bir kanun tasarısının tatile girmeden önce TBMM'de kabul edileceğini ve yıl sonundan önce ihracın gerçekleştirileceğini ummaktayız'' bilgisini verdi.
Yahşi, konvansiyonel bankaların sukuk'a yaklaşımının Türkiye ve dünyadaki durumu hakkında ise, ''Dünyadaki uygulamaya baktığımızda, özellikle körfez bölgesinde, faizsiz bankaların yanında konvansiyonel bankaların da yüksek montanlı ihraçlar gerçekleştirdiğine şahit olmaktayız. Türkiye'de şu ana kadar hiçbir konvansiyonel banka bu tür bir girişimde bulunmamış olmakla beraber, biraz önce de bahsettiğimiz gibi, başarılı ve ikincil piyasada derinlik kazanmış bir hazine ihracına müteakip, finans sektöründeki tüm aktörlerin bu konudaki çalışmalarını hızlandıracağı beklenebilir'' dedi.
Yahşi, sukuk proje finansmanı konusunda ise şu görüşleri dile getirdi:
''Devletin vergiler gibi geleneksel gelir kaynaklarından finanse edemediği uzun vadeli ve yüksek tutarlı finansman gerektiren alt veya üst yapı projeleri için sukuk ihracı yoluyla finansman kaynağı temin etmesi, sukuk proje finansmanı ile mümkün. Aynı kolaylık finans dışı sektörde faaliyet gösteren özel veya kamu kesimi şirketlerin yatırım projelerinde de söz konusu olabilir. Ne var ki, yürürlükteki mevzuat uyarınca kaynak kuruluş sadece anonim şirket olarak tanımlandığı için genel ve katma bütçeli idareler dışındaki, özel (belediyeler) ve özerk (bağımsız idareler) bütçeli idarelerin kira sertifikası ihraç etmeleri mümkün değildir. Bu kaynak kuruluşun tanımının özel ve özerk idareleri de kapsayacak şekilde yapılması, özellikle belediyelerin de kira sertifikası ihraçlarının önünü açacaktır.'' AA