İşadamı Cem Boyner’in sahibi olduğu Boyner Büyük Mağazacılık A.Ş., basına kendileri hakkında gerçek dışı açıklamalarda bulunmakla suçladığı Yeni Karamürsel Mağazaları’nın ortakları Harun ve Saruhan Tan kardeşlere 26 bin TL’lik ‘manevi tazminat’ davası açtı.
Ünlü işadamı Cem Boyner’in sahibi olduğu Boyner Büyük Mağazacılık A.Ş., Yeni Karamürsel Mağazaları’nın (YKM) ortakları Saruhan ve Harun Tan kardeşlere dava açtı. 4 avukat tarafından İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’ne açılan davanın dilekçesinde, davalıların, haftalık yayın yapan Ekonomist Dergisi’ne verdikleri röportajlarında, davacı şirketin kişilik haklarına saldırıda bulundukları iddia edildi. Dava dilekçesinde, davacı şirket ile YKM’nin yüzde 63 hissesini ellerinde bulunduran hissedarlar Lale Güven Tuğlu, Ali Fethi Ağralı, Fuat Turgay Ağralı, Nuşin Oral ve Murat Emir Kunt ile 24 Şubat 2012 tarihli “Pay Alım ve Satım Sözleşmesi” imzalandığı belirtildi.
Boyner şirketi, davalıları, verdikleri röportajlarında, söz konusu satış işlemine ve kendilerine yönelik gerçek dışı beyanlarda bulunmakla suçlayarak, Tan kardeşlerin, “..Bu işlemde pek çok etik ve hukuk dışılık söz konusu. Öncelikle Boyner, yürüttüğü görüşmeleri tüm paydaşlarından gizleyerek, şirketin kurucu hissedarı olarak sadece bizi değil, kendi küçük yatırımcısını, SPK’yı ve ihale sürecine kalan fonları da şaşırttı... Zira son derece borçlu bir şirket olan Boyner, YKM’nin güçlü mali yapısı ve müşteri portföyünü alarak görüntüsünü düzeltmeye çalışıyor. Ancak ödemeyi borçlanarak yapacağı için zaten yüksek olan borç yükü daha da artacak. Bu durum bizim YKM için planladığımız büyüme alanlarına ve yeni yatırımlara uygun değildi. Boyner’in YKM’ye verdiği fiyat, kendi şirket değerinin çok daha üzerinde, iki misli çarhan değerine ulaşıyor. Şirketleri birleştirip, YKM markasını da yok ederek pazarın hakimi olma niyeti var... Markayı alamayacağına göre, öncelikli amacının YKM’yi büyütmek değil, yok ederek piyasada tekel oluşturmak istediği gayet açık” sözlerinin ticari itibarlarını zedeleyici, ilgili mevzuata uygun şekilde yürütülen hise alım işleminin hukukiliğine saldırı ve kendilerini 3’ncü kişiler nezdinde zan altında bırakacak nitelikte olduğunu iddia etti.
Boyner: Son derece borçlu bir şirket değiliz!
Boyner şirketinin, kurulduğu 1981 yılından bu yana başarı ile faaliyet yürüttüğünün savunulduğu dilekçede, “Davalılar, yürütülmekte olan işlem süreçlerine hiçbir zaman taraf olmamıştır. Buna rağmen, davacı şirkete itibar kaybettirmek ve sözleşmenin geçerliliğini üçüncü kişiler nezdinde şüpheye düşürmek maksadıyla dava konusu açıklamaları yapmışlardır. Bu açıklamalar, halka açık bir kuruluş olan şirketimizin borsa değerini de olumsuz yönde etkilemektedir” görüşü savunuldu. Davalıların, “Son derece borçlu bir şirket” iddiasının gerçeği yansıtmadığını öne süren davacı şirket, “Manevi zararlarımızın telafi edilmesi amacıyla, fazlaya dair haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 26 bin TL’lık tazminatın, yasal faizleriyle birlikte tahsilini istiyoruz” denildi. Mahkemeden, davalıların sözlerinin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğunun tespit edilmesini isteyen davacı şirket, zararlarının da bilirkişilerce hesaplanmasını talep etti. Davanın görülmesine önümüzdeki günlerde başlanacak.
Hukuk savaşı büyüyor!
Tan Ailesi, “Dedemizin şirket ana sözleşmesine ön alım maddesi koyarak yansıttığı iradeye bağlı kaldık. Ön alım hakkı gereği bu teklifin tarafımıza yapılması gerekiyordu. Ama haberimiz bile olmadı. İkinci dava da marka davasıydı. Bu dava da şirketin markasının gelecekte korunması ve sonraki kuşaklara taşınmasını amaçlayarak, YKM markasını kendi adına tescil ettiren kurucumuz Nuri Güven’in iradesinin yansıması. Marka payları veraset yoluyla Tan ve Tuğlu Aileleri’ne geçtiği için bizim onayımız olmadan markayı alması mümkün değil” iddialarıyla mahkemeye başvurup, Boyner Grubu’na ‘ön alım hakkı’ ve ‘marka’ davaları açmıştı. Vatan
Yazdır